'Sahte Bir Senet Var Ve CHP'nin Adayı Bu Senetle Adamı Sıkıştırıyor'

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mehmet Özhaseki, "Sahte bir senet var ve CHP'nin adayı bu sahte senetle adamı sıkıştırıyor, tehdit ediyor ve para almaya çalışıyor. Ya bundan büyük ayıp olabilir mi?" dedi.

Özhaseki, A Haber televizyonunun canlı yayınına katılarak, seçim çalışmaları ve gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

Anketlerin sorulması üzerine Özhaseki, "Anketler hususunda kendi içimizde doğruyu bulabilmek adına yaptırdığımız anketlerde çok şükür sevindirici bir durum var. Biz CHP'nin adayı geçip yükselen bir trendle de devam ediyoruz. Meydanlara çıktıkça, konuştukça, projelerimizi anlattıkça, Ankara'ya neler kazandıracağımızı, gençler ve kadınlar için neler yapacağımızı, istihdamı nasıl artıracağımızı, Ankara'yı nasıl başka bir kent yapacağımızı anlattıkça ve projelerimizi konuştukça çok daha fazla etrafımızda bir halkalanmanın olduğunu görüyoruz. Bundan dolayı da moralliyiz." diye konuştu.

Bazı anketlerin manipüle edildiğini belirten Özhaseki, "Durmadan para alıp, dışarıda kamuoyunu yönlendirme adına yapılmış anketler. Bu da son dönemlerde CHP yönetiminin yapmış olduğu bir oyun. Bir kaç seçimdir devam ediyor bu oyun." ifadelerini kullandı.

Özhaseki, CHP'nin Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mansur Yavaş ile televizyon programına katılıp katılmayacağına dair soruya, "Mansur Yavaş buralara gelmesin, yani tartışmaya da çıkmasın. Çünkü belediyeleri bilmiyor, projesi de yok. Bizim partimizin almış olduğu bir karar var, yaklaşık 10 senedir neredeyse partimizin almış olduğu karar. Çıkıp adaylarla kavgalı bir ortamda gözükmemek. Bunu ısrarla zaten partimiz söylüyor. Bu prensibe de herkes uydu. Ben de bana sorulduğu zaman eğer partim bana özel izin verirse koşa koşa, seve seve çıkarım." yanıtını verdi.

- "Türkiye'yi terk ederim"

Mansur Yavaş ile ilgili iddiaların hatırlatılması üzerine Özhaseki, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Bizim bildiğimiz bir iş değil, karşısındaki konuştuğu insanla ilgili de zaten Mansur beyin muhatabıyla ilgili de benim bir tanışıklığım yok. Ömrümde görmedim. Bir merhabam da yok ve telefonla bile konuşmadım. Kendisinin zamanında yapmış olduğu işlerle ilgili zaten 1-2 senedir süren, devam eden davalar varmış. Onları gazeteden okuduğum kadarıyla söylüyorum, o okuduklarımız korkunç şeyler. Ciddi ciddi soru soruyor gazeteciler fakat bir tek cevap alamıyorlar. Ne yazık ki dünki basın toplantısını izleme imkanı buldum, gazetecilerin bir tekine soru sorma imkanı bile vermediler. Arkadaş eline yazılmış bir metni geldi, okudu ve bıraktı, gitti. Hayretle baktım ne diyor diye, beni suçluyor. El insaf ya...

O kızdığı birtakım ağır ithamlarla suçladığı adamı ben tanımıyorum ki kendisi tanıyor. O adamla ben bir kere ömrümde görüşmedim ki, o adamla bir çay içmişliğim yok, telefonla görüşmüşlüğüm yok. Bakın iddialı bir şey söyleyim, eğer o adamı Mansur Bey'in dediği gibi biz göndermişsek, biz konuşturmuşsak veyahut da benimle ilgili bir şey varsa, lütfen çıksınlar, söylesinler, Türkiye'yi terk ederim. Bir cümle konuştuğumu, bir kere karşılaştığımı ve bir kere telefonlaştığımı söylesinler, göstersinler, Türkiye'yi terk ederim."

Özhaseki, "Necmettin Kesgin'i kastediyorsunuz" sorusuna ise "Yani o Beyefendi'yi kastediyorum elbette ki." diye cevap verdi.

- "Sen vergi mi kaçırıyorsun"

Özhaseki, Mansur Yavaş'a yönelik eleştirilerde bulunarak, "Herkesin çok açık olarak sorduğu CHP adayına şu: Kardeşim burada sen bir avukatlık hizmeti mi yapıyorsun? Öyle olduğunu söylüyor. Vekaletini göster? Yok. Peki o zaman sözleşmeyi göster? Kocaman bir dava, 600 bin dolar az bir para değil. Sözleşme de yok ortada. Niye sözleşme yapmadın peki? 'Vergi doğar...' Ne demek ya vergi doğar? Elbette vergi doğacak. Sen vergi mi kaçırıyorsun? Böyle bir şey olabilir mi? Bunu mal varlığında göster, hayır göstermiyorsun." ifadelerini kullandı.

Mansur Yavaş ile ilgili iddiaların dava sürecinde olduğunu hatırlatan Özhaseki, şu görüşlerini paylaştı:

"Sahte bir senet var ve CHP'nin adayı bu sahte senetle adamı sıkıştırıyor, tehdit ediyor ve para almaya çalışıyor. Ya bundan büyük ayıp olabilir mi? Bunu sordukları zaman da 'rakibim var ya' diyor. El insaf, bu kadar bir insafsızlık olur mu, bu yalan olabilir mi, bu kadar ahlaksızca bir saldırı olabilir mi? Ben ömrümde adamı ne gördüm, ne ilişkisini bilirim, ne bir çay içtim ve ne bir merhabam var? Nasıl oluyor da birdenbire olayı bana getiriyorsun ya? Doğrusunu söylesen neyse insanlardan kaçırma. Ben incelediğim kadarıyla, gerekirse yarın bir gün oturacağım detaylarını tek tek, avukatım nihayetinde, inceleyeceğim. Resmen kendisine soruları soracağım ve sonuna kadar da bu sorulara cevap almak için uğraşacağım. Hiçbir soruya cevap vermiyor. Eline bir bülten tutuşturmuşlar okuyor, oradan kaçıyor. Böyle bir şey olabilir mi? İnsanların gözünden bu kaçırılamaz. Doğrusu Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayıyım diyen birisine bu yakışmıyor."