Belediye Kültür Evinde gerçekleştirilen sempozyuma Vali Nuri Okutan ve eşi Demet Okutan , Belediye Başkan Yardımcısı Ahmet Al , İl Müftüsü Ramazan Tahiroğlu , İran , Irak , Suriye ' den dedeler , akademisyenler ile vatandaşlar katıldı . İlki 2008 yılında yapılan sempozyumun Şanlıurfa ' daki bölümü açılış konuşmaları ile başladı . İlk olarak kürsüye çıkan Doç . Dr . Ahmet Taşğın , Türkiye , Suriye , Irak , İran ' la bağlantılı olan Güneydoğu Anadolu bölgesinin bu entelektüel birikimin merkezlerinden biri olduğunu söyledi .
Taşğın , Vali Nuri Okutan ' ın akademik etkisi yüzyıllar sürecek bu toplantıya ev sahipliği yapmasının meseleye vukufiyetinden kaynaklandığını ifade etti . Taşğın , organizasyona ev sahipliği yapan Vali Nuri Okutan ' a teşekkür ederek , bu toplantının bir ilki oluşturduğunu ve bu toplantının Irak , İran , Suriye ' den gelenlerle bilgi paylaşımını ortaya çıkaracağını sözlerine ekledi .
Taşğın ' ın ardından Irak Şebekleri adına Dede Muhammed , Irak Kakaileri adına Pir Ali Muhammed Derviş , İran Ehlihakları adına da Muhammed Ali Sultani birer açılış konuşması yarak , sempozyumun düzenlenmesi ve böyle bir organizasyonda bulunmaktan duydukları memnuniyeti dile getirdiler . Kısas Belde Belediye Başkanı Ali Ersöz , hoşgörü ve kardeşliği yaygınlaştıran bu anlayışın önemine işaret etti . Ersöz , Anadolu Aleviliğinin Selçuklu ve Osmanlı ' ya olan katkılarından bahsetti . Ersöz , Anadolu Aleviliği ' nin
Selçuklu ve Osmanlı devletlerinin bekası ve başarısı için önemini vurgulayarak toplantının tertip edilmesinden dolayı Şanlıurfa Valisi Nuri Okutan ' a teşekkür etti .
Organizasyona ev sahipliği yapan Şanlıurfa Valisi Nuri Okutan ise , " İnsanoğlunun ilk mabedi inşa ettiği , ilk tarım yaptığı , buğday tohumunu toprakla buluşturduğu , bugüne kadar bilinen en eski medeniyet merkezine hoş geldiniz " sözleriyle başladığı konuşmasını , büyük dinlerin ortak ataları olarak gördükleri Hz . İbrahim burada yaşadığını , mesajının en önemli kısmını insanlığa buradan verdiğini , ateşe burada atıldığını , ateşin onu burada yakmadığını ; putları burada kırdığını , , tevhid mesajını buradan
verdiğini belirterek devam etti . Vali Okutan daha sonra , bu mübarek beldenin Hz . Eyüp ' ün sabır imtihanını başarıyla verdiği , Şuayb Aleyhisselamın da , Musa Aleyhisselamın da hemşerisi olmak gibi bir şerefe sahip olduğunu belirtti . Okutan sözlerini şöyle sürsürdü :
" İnsanlığın ortak inanç ve kültür mirasının en önemli kısmı bu beldede üretilmiştir . Sabiilik , Süryanilik , Yezidilik gibi çok farklı inanç gruplarına da ; Malikilik , Eşarilik , Hanefilik , Şafilik gibi mezhep gruplarına da , Kadirilik , Mevlevilik , Rufailik , Nakşilik gibi tasavvuf ve tarikat gruplarına da bu şehrin ev sahipliği yaptığını biliyoruz . Hatta Arap , Kürt , Türk gibi etnik farklılıkların burada hassaten zenginlik olarak var olageldiği hepimizin malumudur . Şanlıurfa ' nın böylesine zengin bir tarihi ve
kültürel mirasa sahip olması ile övünmemiz , gurur duymamız gerektiğini sık sık ifade ediyordum . Çok yakın bir zaman da Oğuz-Türkmen-Alevi inanç ve kültürel geleneğinin , deyim yerindeyse ' yeryüzüne dağıldığı merkez ' in burası olduğunu öğrendikten sonra , ' Şanlıurfa tıpkı buğday tohumunun ilk defa toprakla buluştuğu yer olduğu gibi , kültür ve medeniyet tohumlarının da insanlık ile buluştuğu yerdir . ' hükmünü vermekte tereddüt etmiyorum . Evet , gerçekten de küçücük bir tohum nasıl ki , tohumu olduğu ürünün bütün
özelliklerini bünyesinde barındırırsa , Şanlıurfa da insanlığın kültür ve medeniyet mirasının ortaya çıktığı veya geliştiği merkez olarak evrensel kültürel değerlerin hepsine ev sahipliği yapmıştır . Tarihte kültür ve medeniyete beşiklik etmiş olmak bir şehir için şüphesiz ki önemli bir özelliktir . Onunla övünmek o şehrin sakinlerinin ve yöneticilerinin hakkıdır . Ancak mesele bu noktada bırakılırsa , bu özellik hamasi , kuru kuruya övünmenin ötesine geçmez . Oysa böyle ciddi mirasa sahip olmak ; o şehre , haklı
bir övünme kadar , sorumluluk da yükler . Tarihsel zenginliği olanın istikbale yönelik vizyon ve misyonunun da o oranda olması gerekir . Eğer bu vizyon ve misyonu yoksa söz konusu çeşitlilik akort edilme esnasındaki orkestra enstrümanları gibi gürültü çıkarmaktan başka bir şey ifade etmez . "
Vali Okutan , Dede Garkın organizasyonunun yapılışının esas amacının Şanlıurfa ' nın tarihsel rolünü yeniden oynayacağına , burada doğan medeniyetin burada yeniden hayatiyet bulacağına , ihya olacağına olan inancı olduğunu ifade etti . Vali Okutan , " Başka bir yerde bunu yapmaya kalkıştığınızda sıfırdan üreteceksiniz . Oysa Şanlıurfa ' da küllenmiş olan kora üflenip ateş , ışık ortaya çıkarılacaktır . Şanlıurfa medeniyet doğurma alışkanlığı olan bir yerdir . Bu gün medeniyetleri buluşturmak , medeniyetler arası
ilişkileri geliştirmek çok ciddi devlet politikaları olarak yürütülmekte ve küçücük başarılar için çok büyük emekler sarf edilmektedir . İnanıyorum ki , bizim yaptığımız bu organizasyon kendiliğinden bir medeniyetler buluşması örneği olacaktır . Şanlıurfa , İslam kültüründe kutsal mekanlar olarak nitelenen Mekke , Medine ve Kudüs ' ten sonra gelen dördüncü mübarek şehirdir . Tıpkı Hz . İbrahim , Hz . Eyüp , Hz . Şuayp ve Hz . Musa peygamberler gibi , Hayati Harrani , Bediüzzaman Hemedani , Şeyh Mes ' ud Nişaburi , Sultan Dede ,
Gürgür Baba , Şazeli Ali Dede , Dede Osman Avni gibi tasavvufun öncüleri burada yaşamışlardır . Bir şehrin manevi zenginliğini , kültürel dinamiğini bu listeden daha iyi ifade edecek bir gösterge bulunamaz . Bu kadar zenginliğin bir arada bulunduğu başka bir mekan zor bulunur . Bunu fırsata dönüştüremezsek tarihi sorumluluğumuzu yerine getirmemiş oluruz . Bunu fırsata dönüştürmek , burada yaşamış her inanç ve kültürü canlandırmak , ihya etmek ile mümkün olacaktır . Çünkü burada yaratılmış olan kültür ve medeniyetin
ortaya çıkmasında , burada yaşamış olan her inanç topluluğunun , en küçüğünden en büyüğüne , çok önemli katkısı olmuştur . İran ' ın , Irak ' ın , Suriye ' nin ve Türkiye ' nin Dede Garkın ocağının ileri gelenlerini bir arada kaynaşmış olarak görmek bana çok büyük bir mutluluk veriyor . Bir yanda dört farklı ülkeden söz ediyoruz , bir yanda ortak akrabalık , inanç , kültür değerler ve duygularla bütünleşiyoruz . Kesrette vahdeti , çoklukta birliği yaşıyoruz . Bu tablo hepimize gurur vermeli ve bu dostluğu geliştirmek ,
pekiştirmek bizim insani , ahlaki ve vicdani borcumuz olmalıdır " diye konuştu .
Açılış konuşmalarının ardından " Dede Garkın " üzerine genel bir değerlendirme ve açılış konferansı veren yapan Prof . Dr . Ahmet Yaşar Ocak , 1980 ' lere kadar varlığı sadece Hacı Bektaş Vilayetnamesinde bir pasaj olarak geçen Dede Garkın ' ın 13 . Yüzyıl Anadolu ' sunun en önemli şahsiyetlerinden biri olduğunu söyledi .
" Dede Garkın 13 . Yüzyıl Anadolu ' sunun Büyük Türkmen Şeyhi Bir Ser Çeşme " isimli bir sunumu da gerçekleştiren Ahmet Yaşar Ocak , 1980 ' lere kadar Dede Garkın ' ın pek bilinmediğini , Velayetname-i Hacı Bektaş ' ta bir pasaj olarak geçmekte olduğunu ve bu döneme kadar bilgilen bundan ibaret olduğunu , akademik çevrelerin bilgilerinin dışında Dede Garkın dedelerinin geleneksel bilgilerden ibaret olduğunu söyledi .
Prof . Dr . Ahmet Yaşar Ocak ' ın Dede Garkın ile ilgili değerlendirmelerinin ardından Tebriz ' den gelen Grup Muştak , deyişlerden oluşan bir dinleti sundu . Grup Muştak , Tebriz ' deki Kırklar Cemi isimli grubun okuduğu Türkçe deyişleri tanbur ve bendir eşliğinde izleyicilere sundular .
Bu arada sempozyum , Prof . Dr . Ahmet Yaşar Ocak ' ın başkanlığında ; " Göçmenlerin Devletleri Devletlerin Göçmenleri ; Göçmenlerin Beyleri Beylerin Devletleri " konulu 1 . oturumu ile devam etti .
DEDE GARKIN KİMDİR?
Orta Asya ' dan göç eden Oğuz Türkmen Alevi boyları , tarihi İpek yolundan göç ederken Urfa ' yı , özellikle Viranşehir Derik arasında bulunan bölgeyi yerleşim yeri olarak seçmiştir . Tebriz ' e , Musul ' a Halep ' e , Anadolu ' nun iç bölgelerine oradan da Balkanlara göç eden Türkmen topluluklarının organizasyonunu yapan bir erendir . Bu örgütlenmenin sonuçlarından bir tanesi Anadolu ve Balkanların Türk ve Müslüman yurdu olmasıdır .
Şanlıurfa'da Alevi Yerleşimleri Dede Gargın 2. Sempozyumu Başladı
Şanlıurfa Valiliği tarafından düzenlenen "Güneydoğu Anadolu Bölgesi Alevi Yerleşimleri 2. Dede Garkın" Sempozyumu başladı.