Semercilik Mesleğini 85 Yaşında Sürdürüyor

MUHAMMED KAYGIN - Çankırı'nın Yapraklı ilçesinde 85 yaşındaki İsmail Yıldırım, taşımacılığın yük hayvanlarından taşıtlara geçmesiyle talebin giderek azaldığı semercilik mesleğini ilerleyen yaşına ve sağlık sorunlarına rağmen sürdürüyor.

Taşıt sayısının az olduğu, kırsalda pek çok kişinin yük hayvanına sahip olduğu dönemde altın çağını yaşayan semercilik, teknolojiyle önemini her yıl biraz daha yitirirken, son ustalarının çabalarıyla günümüzde ayakta durmaya çalışıyor.

Semerciliğin son ustalarından 85 yaşındaki Yıldırım, her sabah Camikebir Mahallesi'nde evinin altındaki atölyesine inerek dedesinden, babasından öğrendiği mesleğini yaşatmak için çuvaldızını eline alıyor.

İlerleyen yaşına ve sol gözünde oluşan görme kaybına rağmen Yıldırım, yetiştirecek çırak bulamasa da getirilen işleri yetiştirmeye çalışıyor.

- Çankırı'da tek semerci o kaldı

Yıldırım, AA muhabirine yaptığı açıklamada, küçük yaşlarda dedesinin yanında çırak olarak mesleğe başladığını söyledi.

Dedesinin ölümünden sonra babasıyla birlikte mesleği sürdürdüğünü anlatan Yıldırım, Çankırı'da geçmiş yıllarda çok sayıda semer ustası olduğunu ancak artık sadece kendisinin kaldığını ifade etti.

Semerciliğin zor ve zahmetli bir meslek olduğunu vurgulayan Yıldırım, 'Eskiden binek hayvan çok olurdu. Şimdilerde ise binek hayvanı kalmadı. Arabaların çoğalmasıyla semere ihtiyaç duyulmaz oldu. Benim dedem, babam, amcam hepsi semerciydi. Ben mesleği onlardan öğrendim ama artık yeni nesil bu mesleği öğrenmiyor.' diye konuştu.

- Hayvanın sırt ölçüsüne göre yapılmalı

Yeni bir semeri iki gün içinde bitirdiğini belirten Yıldırım, semerciliğin emek ve incelik isteyen bir meslek olduğunu, semerlerin hayvanların sırtlarının ölçüsünün alınarak yapılması gerektiğini, hayvanın sırtına tam oturmayan semerlerin ise hayvanın sırtında yaralar açtığını kaydetti.

Semer yapmak için Afyonkarahisar'dan semer otu getirttiğini anlatan Yıldırım, şöyle devam etti:

'Sıfırdan yaptığım bir semeri yaklaşık 300 liraya satıyorum. Eskiden çok yoğun işlerimiz vardı. Yılda yaklaşık 100 tane semer yapardık. Şimdi ise yılda 2-3 tane semer yaptırmak isteyen, 8-10 tane de tamir ettirmek isteyen oluyor. Benim yaptığım semerler yük taşınması için. Bir de sadece binmek için olan semerler var, onlarla yük taşınmaz. Ben yük taşınabilen semerlerden yapıyorum. Bu semer sayesinde eşeğe 100 kiloya kadar, katırlara da 200 kiloya kadar yük yüklenebilir. Ama artık kullanılmıyor. Arabalar çoğaldı semercilik öldü.'