Şile'deki Bot Kazası Davasında Karar

Şile açıklarında batan yük gemisinin mürettebatını kurtarmaya giden botun alabora olması sonucu 3 Kıyı Emniyeti personeli ve bir balıkçının ölümüne ilişkin 11 kişinin yargılandığı dava karara bağlandı Mahkeme heyeti, olay tarihinde Kıyı Emniyeti Genel Müdürü olan Salih Orakçı'nın da aralarında bulunduğu 9 sanığın, olayda kusurları bulunmadığı gerekçesiyle beraatine karar verdi Heyet, o dönem Kıyı Emniyeti Genel Müdür yardımcısı olan 2 sanık hakkındaki davayı da soruşturma izni verilmediği gerekçesiyle düşürdü.

Şile açıklarında 2012'de batan yük gemisinin mürettebatını kurtarmaya giden botun alabora olması sonucu 3 Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü personeli ve bir balıkçının ölümüne ilişkin "taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma" suçundan yargılanan 11 sanıktan 9'u beraat ederken, 2 sanık hakkındaki dava düşürüldü.

Anadolu 1. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuksuz 7 sanık ile taraf avukatları katıldı. Duruşmada, olayda hayatını kaybedenlerin yakınları da hazır bulundu.

Bir kısım müştekilerin avukatı Umut Seven, olayda yaralı kurtulan gemici Ahmet Kasarcı'nın beyanlarının, ölen Kaptan Cemil Özben'in sanıklar tarafından tehdit edildiğini ve denize çıkmaya zorlandığını gösterdiğini belirterek, "Oysa bilirkişiler bunu hiç nazara almamaktadır. Cemil kaptan izinli olduğu, vardiya değişikliğine rızası olmadığı halde memuriyet yetkisi kötüye kullanılarak baskı ve tehditle denize çıkarılmasına rağmen, bilirkişiler denizde karar verme yetkisinin kaptanlarda olduğunu ve kimseye etki edilmediği yönünde tespitte bulunmuşlardır. Bu da gerçeğe aykırıdır. Şikayetçiyiz. Sanıkların cezalandırılmasını istiyoruz." dedi.

Diğer müşteki ailelerin avukatı Eyüp Salih Çolak da dava kapsamında alınan bilirkişi raporları arasında çelişki bulunduğu gerekçesiyle yeniden rapor aldırılmasını talep etti.

Mahkeme heyeti, yargılamanın geldiği safahat ve mevcut tespitleri nazara alarak yeniden rapor aldırılması talebinin reddine karar verdi.

Duruşmada son sözleri sorulan sanıklar, suçsuz olduklarını belirterek, beraat talebinde bulundu.

Davayı karara bağlayan mahkeme heyeti, aralarında o dönem Kıyı Emniyeti Genel Müdürü olarak görev yapan Salih Orakçı'nın da bulunduğu 9 sanığın meydana gelen olayda kusurlarının olmadığının tespit edildiği gerekçesiyle beraatine karar verdi.

Heyet, olay tarihinde Kıyı Emniyeti Genel Müdür yardımcıları olan sanıklar Bedri Olcay Özgürce ile Ülker Acarer hakkındaki davanın, yetkili makamlar tarafından bu kişilere ilişkin soruşturma izni verilmediği gerekçesiyle düşürülmesine hükmetti.

- "Allah'ıma havale ediyorum"

Olayda hayatını kaybeden makinist Mehmet Genç'in annesi Esma Genç, davanın karara bağlanmasının ardından basın mensuplarına yaptığı açıklamada, "Evladımı kaybettim. Denizde 11 günde buldum evladımı. Evden çağırdılar, izinliyken aldılar götürdüler, gemiyi kurtaracaksın diye. Ağlaya ağlaya gönderdik çocuğumuzu. O akşam izinden gelmişti. Şimdi de beraat veriyorlar onları gönderenlere. Gitsinler rahat yatsınlar onlar evlerinde çoluk çocuğunun içinde. Allah'ıma havale ediyorum." ifadelerini kullandı.

- İddianameden

Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, 4 Aralık 2012'de Şile açıklarında yabancı uyruklu yük gemisinin battığı anlatılmıştı.

Gemi mürettebatını kurtarmaya giden Kıyı Emniyeti personelinin bulunduğu botun kurtarma faaliyeti esnasında battığı aktarılan iddianamede, olayda kaptan Cemil Özben, yağcı Turgay Sarıboğa, makinist Mehmet Genç ile balıkçı Mümin Akgün'ün boğularak yaşamını yitirdiği belirtilmişti.

İddianamede, olayda hayatını kaybeden personelin ailelerinin Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü sorumlularından şikayetçi olduğu aktarılıp, olay sırasında kriz masası oluşturarak botu görevlendiren Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü çalışanı 11 sanığın "taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma" suçundan 3'er yıldan 15'er yıla kadar hapisle cezalandırılması istenmişti.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile