Somali Yardımları 400 Milyona Yaklaştı
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Somali`ye yapılan yardımlara ilişkin, ``Şu an itibariyle yardımların 400 milyon TL`ye yaklaştığını görüyoruz.
Tabii ki Kadir Gecesi ve Ramazan Bayramı`nda da vatandaşlarımızın yapacağı katkılarla bu miktar daha fazla olacaktır`` dedi.Kentte gezi ve incelemelerini sürdüren Bozdağ, Muş Belediye Başkanı Necmettin Dede tarafından Necmettin Dede Parkı`nda düzenlenen iftar programına katıldı.Kadir Gecesi nedeniyle mevlid-i şerifin de okunduğu programa, Muş Valisi Ali Çınar, Bitlis Valisi Nurettin Yılmaz, AK Parti Muş milletvekilleri Faruk Işık ve Muzaffer Çakar ile kamu kurumların yetkilileri ve vatandaşlar katıldı.Başbakan Yardımcısı Bozdağ, iftar programında yaptığı konuşmada, Malazgirt Zaferi kutlama programının bin aydan daha hayırlı bir gece olarak nitelendirilen Kadir Gecesi`ne denk geldiğini belirterek, ``Malazgirt Zaferi`nin 940. yıl dönümü bugün kutlandı. Bu kadar değerli olayın bir günde birleşmesi elbette anlamlıdır ve çok önemlidir. Daha nice Kadir Gecelerinde, nice bayramlarda birlikte olmayı dilerim`` diye konuştu.Konuşmasında Somali`de yaşanan kuraklığa da değinen Bozdağ, şunları kaydetti: ``İftarımızı rahat bir şekilde ve büyük nimetlerle açtık. Ama baktığımız zaman dünyanın başka yerinde ramazanını açamayan insanlar var. Somali`de bugün büyük bir kıtlık var, yokluk var. Tedavi edilemeyen birçok insanların göz göre göre hep ölüme koşması var. Biz millet ve ülke olarak Somali`nin yanında olduk. Büyük bir yardım kampanyası başlatıldı. Bir yandan Diyanet İşleri Başkanlığı bir yandan Kızılay, diğer yandan Diyanet Vakfı, sivil toplum örgütleri ve kamu, yardım seferberliği başlattı. Milletimiz dört bir yandan bu yardımları yapıyor. Şu an itibariyle yardımların 400 milyon TL`ye yaklaştığını görüyoruz. Tabii ki Kadir Gecesi ve Ramazan Bayramı`nda da vatandaşlarımızın yapacağı katkılarla bu miktar daha fazla olacaktır.`` Somali`deki problemin sadece açlık ve yoksullukla sınırlı olmadığını ifade eden Bozdağ, şöyle devam etti: ``Oradaki manzarayı biraz olsun dikkatlerinize sunmak isterim. Çöplere baktığımızda dağ gibi çöpler yığılmış. O çöpü kaldıracak arabaları yok. Belediyesi var ama adı var. Devlet var ama adı var. Talihsizlik orada iktidar olmuş durumda. Çocukların tedaviye ihtiyacı var. Sayın Başbakanımız, `Bu çocukları hastaneye götürün` diye söylediğinde Cumhurbaşkanı `Ambulansımız yok` dedi. 10 milyon civarında nüfusu olan bir devlet düşünün hasta olan çocukların hastaneye kaldırılması gerekirken, Cumhurbaşkanı `Ambulansımız yok` diyor. Koca ülkede 8 tane hastane olduğunu söyleniyor. 3 tanesi kapalı 5 tanesi var ama sağlık malzemesi yok. Doktor yok. İnsanlar orada büyük bir sıkıntıyla karşı karşıya. 10 çocuğu hastaneye götürmeyi biz sağladık. Ancak çocuklardan bir tanesi yolda öldü. Çocuklar, Sağlık Bakanlığımızın kurduğu sara hastanesinde tedavi oldular ve hayata tutunmaya devam ettiler.`` Somali`de çocukların basit nedenlerle öldüğünü dile getiren Bozdağ, ``Çocuklar basit bir nedenle ölüyorlar. İshalden ölen çocukların da olduğunu duyduk. Müdahale edilemediği için ölüyorlar. Burada 3 ay içerisinde 30 bin çocuğun hayatını kaybettiğini söylediler. 10 milyon civarında nüfusu olan bir ülkede yılda 120 bin çocuk hayatını kaybediyor. 6 dakikada bir çocuk hayatını kaybediyor. Ya susuzluktan ya açlıktan ya tedavisizlikten ya da bilinçsizlikten ölüyor`` dedi.Somali`ye yapılan yardımların ülkedeki bazı siyasetçiler tarafından eleştiri konusu olduğunu hatırlatan Bozdağ, sözlerini şöyle sürdürdü: ``Hani Türkiye`de bazı siyasetçiler konuşuyor. Oradan buradan laf yetiştiriyorlar. `Muş`ta da gariban var` diyorlar. `Burada da yokluk var` diyorlar. `Sizin ne işiniz var Somali`de` diye konuşuyorlar. Ben de onlara diyorum ki, Sayın Başbakanımızın ifade ettiği gibi, `Keşke bir Somali`ye yolunuz düşse de oradaki çaresizliği, yokluğu gözlerinizle bir görseniz` Örneğin Muş`ta bir insanın evinde yoksa akrabası ona yardım ediyor. Akrabasında yoksa komşusu yardım ediyor. Komşusunda yoksa devlet yardım ediyor. Ama Somali`de durum başka. Hiç kimsede yok daha da kötüsü bütün bu çaresizliklerin karşısında çare olması gereken devlette de yok. Adeta herkes yoklukta, kıtlıkta ve çaresizlikte...Bugüne kadar toplanan yardımlar hep milletimizin gönüllerden kopan, gönülden gelen, cömertlikten kaynaklanan yardımlar oldu. Şimdi milletimizin yardımı orada. Milletimizin merhameti orada, milletimizin vicdanı orada.``