CHP –SPD ilişkilerinde yeni bir sayfa açtıklarını belirten Kılıçdaroğlu, "Geleceğe umutla bakıyoruz. Güzel bir işbirliğimiz olacak eminim. Sayın genel başkan Türkiye'ye de gelecek. Kendisini genel merkezimizde görmekten son derece memnun olacağız." dedi. SPD'nin eskiden beri Türkiye'nin AB üyelik sürecini desteklediğini belirten Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: "Genel başkan görüşmede görüşlerinin aynı şekilde sürdüğünü ifade etti. Biz AB'ye girmekteki kararlılığımızı dile getirdik ve bu konudaki görüşlerimizi aktardık. AB ile görüşmelerde belirli bir tıkanma var. Bu tıkanmanın açılması için de hükümet nezdinde girişimlerde bulunacağımızı ifade ettik."
Gabriel'e Türkiye'deki referandum konusunda ayrıntılı bilgi verdiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, Türkiye'de 48 gazetecinin gözaltında olduğunu, ayrıca bir köşe yazarının referandumdan hemen sonra işten atıldığını anlattığı aktardı.
CHP'deki değişiklikleri memnuniyetle takip ettiklerini belirten Gabriel ise şunları söyledi: "CHP içindeki bazı tartışmalar daha önce bizleri şüpheye sevk ediyordu. Bu, Türkiye'deki siyasi tartışmalardan ve Avrupa'nın bu tartışmalara bakış açısının farklı olmasından kaynaklandı. Daha önce milliyetçiliği ön planda tutan bir CHP ile karşı karşıyaydık. Ancak bu geçmişte kaldı. Yeni bir işbirliği için bugün iyi bir başlangıç yaptığımıza inanıyorum." Kılıçdaroğlu'nun CHP'sini istediğini belirten Gabriel, şöyle devam etti: "CHP'yi AB'ye açılmakta kararlı olan bir partner olarak görüyoruz. Demokrasi eksikliğinin giderilmesi, din özgürlüğü ve Kıbrıs sorununun çözümü konusunda çabaları var."
Türkiye'den gelen göçmenlerin yurdunun Almanya olması gerektiği konusunda CHP lideriyle görüş birliği içinde olduklarını ifade eden Gabriel, "Tabii ki Türkiye ile olan kültürel bağlarını kesmemeleri gerekiyor, ancak siyasi yönelimleri Türkiye'ye değil, Almanya'ya dönük olmalı. Türkiye'den gelen bazı politikacıların burada bazı şüphelere yol açtığını biliyorsunuz. İlişkilerimizde yeni bir sayfa açtığımıza inanıyorum ve Türkiye'ye Ekim ayı sonunda yapacağım ziyarete seviniyorum." diye konuştu.
Türkiye'de bir gazetecinin işten atılması konusunda ise Gabriel, "Bu bahsettiğiniz konu doğal olarak AB yolunda büyük bir engel, çünkü Almanya da AB içinde düşünce özgürlüğü olmasını ister. Sansür olmamalı ve bir gazeteci sadece düşüncelerini yazdığı için görevden alınmamalı." dedi. SPD lideri, konuyla ilgili yeteri kadar bilgi sahibi olmadığı için tam bir değerlenme yapamayacağını söyledi.
CHP'den anayasa değişikliği ile ilgili bilgiler edindiğini belirten Gabriel, referandum sırasında Almanların ve diğer Avrupalıların bakışının Türk Silahlı Kuvvetleri'nin etkisinin azaltılması üzerine yoğunlaşmış olduğunu kaydetti. Gabriel, "Ancak Türkiye'den gelen misafirim, referandum ile diğer bazı önemli konuların da bağlantılı olduğunu söyledi. Bu konuları burada düşünmemiştik, ancak bence haklı olarak bu konularda sorunlar gördüğünü söyledi." dedi. Gabriel ayrıca çifte vatandaşlığı desteklediğinin altını çizerek, sözlerini şöyle tamamladı: "Almanya birçok insanın memleketi haline geldi. Bence burada yaşayıp Türkiye'ye yönelmek hiç bir taraf için fayda sağlamayacaktır."
Kılıçdaroğlu ve Gabriel arasındaki görüşmeye CHP Genel Başkan Yardımcısı Haluk Koç, CHP Genel Sekreter Yardımcısı Gülsüm Bilgehan, SPD Berlin Eyalet Meclisi Üyesi Dilek Kolat ve eski AP Üyesi Vural Öger de katıldı.
Kılıçdaroğlu, yarın Yeşiller Partisi'nin Federal Meclis üyeleri Ekin Deligöz ve Memet Kılıç'ın da katılacağı toplantıda partinin eş başkanları Claudia Roth ve Cem Özdemir ile bir araya gelecek. Daha sonra basın toplantısı düzenleyecek olan CHP heyeti, Sol Parti Eş Başkanı Klaus Ernst ile görüştükten sonra aynı gün Türkiye'ye dönecek.
