MÜCAHİD EKER - UĞUR ASLANHAN - İş dünyası yöneticileri, "süper teşvik" olarak bilinen Proje Bazlı Teşvik Sistemi'nin Türkiye'deki yatırım iştahının pozitif olduğunu ortaya koyduğunu belirterek, bu kapsamda hayata geçirilecek yatırımların üretim ve istihdamı artıracak olmasının yanı sıra cari açığın kapatılmasına da katkı sağlayacağını düşünüyor.
Proje Bazlı Teşvik Sistemi'nden yararlanacak şirket yöneticileri, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan programı, AA muhabirine değerlendirdi.
Kibar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kibar Assan Alüminyum olarak "Direkt Soğutmalı Slab Döküm ve Sıcak Haddeleme Yöntemi ile Alüminyum Yassı Mamul Üretimi" için yatırım teşvik müracaatı yaptıklarını belirterek, "Bu kapsamda ölçek olarak Proje Bazlı Teşvik Sistemi'nden bu tören marifetiyle sertifikaların verilmesi şeklinde bir planlama oldu. Ön belgemizi aldık. Detaylı belgemizin önümüzdeki günlerde çıkacağını düşünüyorum." dedi.
Yaklaşık 900 milyon dolarlık bir yatırım planladıklarını aktaran Kibar, teşvik belgesini aldıktan sonra hızla çalışmaya başlayacaklarını ve söz konusu yatırımın 640 kişilik direkt istihdam potansiyeli olacağını bildirdi.
Ali Kibar, "Proje Bazlı Teşvik Sistemi'ni geniş kapsamlı, birçok yatırımın bir arada değerlendirildiği ve yatırım iştahının pozitif olduğu bir süreç gibi görmek lazım. Türkiye'deki birçok ekonomik gelişmenin ötesinde, böyle güzel ve farklı yatırımcı grupların yatırım yapması, istihdam, katma değer ikamesi ve değişik avantajları itibarıyla Türkiye'ye katılacak ekstra değerlerdir." değerlendirmesinde bulundu.
- "Yüksek katma değerli üretim için öncü olacak"
Sütaş Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz ise Bingöl'de hayata geçirecekleri entegre teknik büyükbaş hayvancılık tesisinin yatırım teşvik belgesini Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın elinden bizzat aldığını belirterek, üreten Türkiye için çok önemli yatırımların başlangıç noktası olan teşvik belgelerinin yatırımcılara dağıtıldığını söyledi.
Yılmaz, "Bu yatırımların Türkiye'nin hem üretimine hem cari açığını kapatma konusundaki çabalarına hem de istihdama çok büyük katkı sağlayacağını görüyorum ve buna inanıyorum. İnşallah, teşvik belgesi alan bütün yatırımlar hayırlısıyla kısa zamanda üretime geçer ve istihdam sağlar. Ülkemiz ekonomisine gerekli katkıyı vermiş oluruz." dedi.
Türkiye'nin üretimde yeni bir seviyeye geçmesi, teknoloji ve yüksek katma değerli ürün üretmesi için öncü olacağına inandığı bu yatırımların her birinde teknolojik unsurun ön plana çıktığına işaret eden Yılmaz, böylece daha yüksek katma değerli ürünler üretilerek, ihracatın değerinin de artacağını bildirdi.
Muharrem Yılmaz, bugün teşvik belgesi alan yatırımlarına değinerek, "Damızlık süt ithal eden, et ithal etmek zorunda kalan Türkiye'de bu yatırımımız özel bir önlem taşıyor. Bu yatırımla Türkiye'nin ihtiyacı olan damızlık süt sığırlarını yetiştirmek konusunda önemli bir adım atılmış oluyor. Böylece analar olunca danalar olacak, bu tesis Türkiye'nin et üretimine büyük katkı sağlayacak. Bu tür yatırımların çoğalmasına örnek olacak." şeklinde konuştu.
Bu yatırımla Bingöl'de doğrudan bin 90, dolaylı olarak da yaklaşık 5 bin kişinin istihdam edileceğinin hatırlatan Yılmaz, "Türkiye'nin bu bölgedeki kalkınma farkının giderilmesi, Türkiye'de barışın, huzurun kalıcı kılınması için yapılması gereken ekonomik çalışmalarda görev alacağıma, öncü olacağıma söz vermiştim. Bu sözü yerine getirmenin mutluluğunu yaşıyorum." ifadelerini kullandı.
- "Türkiye ekonomisine katma değer yaratacağız"
Dowaksa Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Berkman da Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıkladığı Proje Bazlı Teşvik Sistemi'ne dahil olmaktan büyük mutluluk ve gurur duyduklarını ifade etti.
Proje Bazlı Teşvik Sistemi'nin ülkenin ekonomik ve sosyal kalkınmasına destek olacağına, dünya ticaretindeki yerini sağlamlaştıracağına gönülden inandıklarını dile getiren Berkman, şöyle devam etti:
"Türkiye'de ilk ve tek Dowaksa tarafından üretilen karbon elyaf, dünyada havacılık, savunma, inşaat, otomotiv ve yenilenebilir enerji sektörlerinde geniş bir kullanım alanına sahip son derece stratejik bir malzemedir. Karbon elyaf 'düşük ağırlık, yüksek mukavemet' özelliği sayesinde çelik, alüminyum gibi metalleri ikame etmektedir. Katma değeri yüksek bir ürün olan karbon elyaf, Dowaksa tarafından Yalova’da yüzde 100 Türk mühendisleri tarafından geliştirilmiş ileri teknolojiyle üretilmektedir."
Berkman, "süper teşvik" programı kapsamında alacakları teşvikle Yalova Kompozit ve Kimya İhtisas Organize Sanayi Bölgesi'nde (YALKİM OSB) 535 milyon dolar tutarında bir yatırım gerçekleştirecekleri bilgisini veren Berkman, 2023 yılına kadar kademeli olarak yapacakları yatırımlarla kurulu kapasitelerini yıllık 3 bin 500 tondan 13 bin 400 tona çıkaracaklarını ifade etti.
Bu üretim gücüyle dünyada pazar paylarının yüzde 10'a ulaşacağına dikkati çeken Berkman, yeni yatırımlarla birlikte DowAksa olarak 400'ü aşkın kişiye istihdam sağlayacaklarını söyledi.
Hükümetin sağladığı teşvik sayesinde ileri teknoloji yatırımıyla hayata geçen, ticari ve savunma alanlarında karbon elyafa ihtiyaç duyan kompozit sektöründe dünyanın önde gelen üreticilerinden biri olacaklarını ifade eden Berkman, "Yeni yatırımımızla Türkiye ekonomisine katma değer yaratmaya, ülkemizin geleceğe dönük milli ve küresel çıkarları için karbon elyafı yerel olarak tedarik etmeye devam edeceğiz. Türkiye'nin ekonomisine güç katma yolundaki çalışmalarımıza destek olan, başta Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere tüm hükümet yetkililerine teşekkürlerimizi sunarız. Yeni yatırımların ülkemiz için hayırlı olmasını diliyoruz." görüşlerini kaydetti.
'Süper Teşvikler' Yatırım İştahının Göstergesi
Kibar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Kibar: 'Proje Bazlı Teşvik Sistemi'ni geniş kapsamlı, birçok yatırımın bir arada değerlendirildiği ve yatırım iştahının pozitif olduğu bir süreç gibi görmek lazım' Sütaş Yönetim Kurulu Başkanı Yılmaz: 'Bu yatırımların Türkiye'nin hem üretimine hem cari açığını kapatma konusundaki çabalarına hem de istihdamına çok büyük katkı sağlayacağını görüyorum ve buna inanıyorum' Dowaksa Yönetim Kurulu Başkanı Berkman: 'Proje Bazlı Teşvik Sistemi'nin ülkemizin ekonomik ve sosyal kalkınmasına destek olacağına, dünya ticaretindeki yerini sağlamlaştıracağına gönülden inanıyoruz'.