İpekkaya, sanat yaşamına ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, 1962'de çıktığı tiyatro sahnesinde ara vermeden 2004'e kadar performans sergilemeye devam ettiğini kaydetti.
Bunun dağarcığını çok zenginleştirdiğini, bol bol sahnede kaldığını ve çok çeşitli rollerde oynadığını anlatan İpekkaya, "Profesyonelliğim, Türk tiyatrosunun Türkiye'de altın dönemini yaşadığı devreye rastlar. İstanbul'da 28'den fazla perde açılırdı. Şimdilerde kaç perde açılıyor bilmiyorum ama o zaman bütün tiyatrolar dolar taşardı, yer bulmak mümkün olmazdı. Dolayısıyla 1960'lardan sonraki dönemler Türk tiyatrosunun altın dönemiydi. Ben bunu dolu dolu yaşadım. Mesela bir sezonda 4-5 piyes oynardık. İlk 4 yılım özel tiyatroydu, ondan sonra şehir tiyatrolarına geçtim. Orada da dolu dolu oynadım" diye konuştu.
Bugün Türk tiyatrosunun geldiği noktayı beğendiğini dile getiren İpekkaya, her dönem bazı sıkıntıların yaşandığını ve bunun geçiş dönemleri olduğunu belirtti.
İpekkaya, geçiş dönemlerinin olgunlukla karşılanması gerektiğini vurgulayarak, şöyle konuştu:
"Benim de 5-10 kişiye oynadığım geceler oldu. Terör patlamıştı ve 'Fatih'e bomba koyuyorlar' lafları vardı. Bunların hepsini Allah'a çok şükür geçici dönemler olarak kabul etmemiz lazım. Tiyatro başladığı grafikte yükselmedi. Başladığı grafik çok daha özgürdü, çok daha çeşitliydi ve çok daha cevap alıyordu seyirciden. Başladığı grafikten yükselmemesi, memleketin yaşadığı siyasal ve sosyopolitik dönemlerle de ilgilidir. Her yerde öyledir. Bundan ötürü ümitsizliğe kapılmamak lazım. Bugün Türk tiyatrosunu iyi noktada görüyorum. Gençler az sayıda da olsa çok özverili ve araştırmacı çalışmalar yapıyor. Buna destek veriyorum ve gençlerin ileride yine bu altın çağı Türk tiyatrosuna yaşatacağına inanıyorum."
- "İnsanımız sanatı seviyor"
Sanatçı Ani İpekkaya, Türk insanının sanatı ve sanatçıyı sevdiğini belirterek, gittiği herhangi bir yerde 30 yıl önce oynadığı bir oyunu izleyen insanlarla karşılaştığını aktardı.
Bunun aktüel bir şey olduğunu dile getiren İpekkaya, konuşmasına şöyle devam etti:
"Demek ki halkımız sanatı seviyor. Sanatçısını da çok seviyor fakat sosyopolitik ve siyasal dönemler biraz frenlemiş oluyor tiyatromuzu. Yeni gelen gençlik tiyatrodan uzaklaşmasın, birtakım akımlara kapılmasın, sanatı ve tiyatroyu sevsin ve desteklesin, içinde çalışsın. Başka türlü yaşatamayız tiyatromuzu. Köklü bir geleneğe sahip bir tiyatromuz var. Çok devreler geçirmiş. Bu devrelerde pek çok şey ziyan olmuş ama bugün onun tortusu elimizde. İnsanları yanlış yönlendirmemek gerekir, gençleri tekrar tiyatroya sevk etmek lazım. Bunu ve tiyatrolarımızın kalabalıklığını görüyorum fakat bu yeterli değil. Başladığımız noktadan bugüne geldiğimiz zaman daha çok olmalıydı. Toplum biraz huzura, refaha kavuşunca tiyatromuzun tekrar gençlerle daha geniş çapta buluşması mümkün olacaktır."
- "Allah sağlık verdiği sürece çalışmak isterim"
Tiyatro sanatçısı Ani İpekkaya, aktif sanat hayatına bir şekilde devam ettiğini, son yıllarda oynadığı bazı dizilerin çok olumlu ve iyi olduğunu söyledi.
Üretken rollerde oynadığını ifade eden İpekkaya, "Mutluydum, çevrem de mutlu oluyordu. İnşallah devamı gelsin istiyorum. Çünkü sanatın ve sanatçının yaşı yoktur. Allah sağlık verdiği sürece çalışmak isterim" şeklinde konuştu.
Tiyatro Sahnesinde Geçen 42 Yıl
Tiyatro, sinema ve dizi oyuncusu 76 yaşındaki Ani İpekkaya, 42 yılını tiyatro sahnesinde geçirdiğini belirterek, profesyonelliğinin, Türk tiyatrosunun altın dönemini yaşadığı devreye denk geldiğini söyledi.