Uluslararası Katılımlı Termal Sağlık Turizmi Kongresi

Afyonkarahisar'ın termal sağlık turizminde geldiği noktayı hem yurt içi hem de yurt dışına duyurmayı amaçlayan kongrede, kentin 5 yıldızlı otellerin de tanıtımı yapılacak. Ayrıca, sektördeki yasal mevzuatlar ve jeotermal kaynakların korunmasıyla ilgili yapılması gereken düzenlemeler hakkında görüş alışverişinde bulunulacak. Sektör, kongre süresince 7 ayrı oturumda ele alınacak. AKÜ Atatük Kongre Merkezi'nde başlayan ve 9 Haziran'a kadar devam edecek olan kongreye 7'si yurt dışından, 31'i Türkiye'den bürokrat, akademisyen ve sektör temsilcisi olmak üzere toplam 38 panelist katılıyor. Afyon Kocatepe Üniversitesi’nin (AKÜ) öncülüğünde gerçekleştirilen Termal Sağlık Turizmi Kongresi’nin açılışında konuşan AKÜ Rektörü Mustafa Solak, Afyonkarahisar'ın, jeotermal kaynak zenginliği ve potansiyeli açısından dünyada ilk 7, Avrupa'da ise birinci sırada olduğunu belirtti.

Afyonkarahisar ve çevresindeki termal suların, hem debi ve sıcaklıkları hem de çeşitli fiziksel ve kimyasal özellikleri ile üstün nitelikli olduğunu ifade eden Rektör Solak, Afyonkarahisar'ın, dünyanın en zengin termal kaynakları ve tarihi dokusuyla ülke termal sağlık turizminin parlayan yıldızı olduğunu söyledi.

Üniversite yönetimi olarak, 2012 yılını ‘Termal Turizme Destek ve Hizmet Yılı’ ilan ettiklerini anlatan Rektör Solak, şunları kaydetti: “Üniversitemiz, Afyonkarahisar'da termal sağlık turizmini canlandırmak için sadece kongre yapmakla kalmıyor. Fiili olarak hem yurt içine hem de yurt dışına katma değeri yüksek sağlık hizmeti sunmak üzere Acil Yardım ve Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanesi'ni hizmete açmak üzereyiz. Ağustos ayında açılacak ve özellikle fizik tedavi konusunda uzmanlaşacak olan hastanemizde ileri teknoloji ile hasta memnuniyetini esas alan bir anlayışla hizmet vereceğiz.” Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Yüksekokulu'nun, turizm fakültesi olması için gerekli adımları attıklarını aktaran Rektör Solak, böylece sektöre daha kalifiye eleman bulunabileceğini anlattı. Rektör Solak, yine turizm sektörünün iyi yabancı dil bilen eleman ihtiyacını karşılamak üzere Yabancı Diller Yüksekokulu bünyesinde iki adet multimedya yabancı dil laboratuvarı kurduklarını, İngilizce dil eğitimi vermek üzere ABD'den 4 uzman getirdiklerini ifade etti.

Valilik, belediye ve ATSO ile birlikte 10 aylık bir hazırlık süreci sonrasında ciddi bir tempo ile çalıştıklarını anlatan Rektör Solak, kongrede Türkiye'de Termal Sağlık Turizmi Potansiyeli ve Dünya Örnekleri, Kaplıca ile Birlikte Uygulanan Fizik Tedavi ve Destek Yöntemleri, Akuatik Rehabilitasyon, Termal Sağlık Turizmi, Kaplıca Tedavisi ve Balneoterapi, Termal Turizmde Özel Konular ve Termal Sağlık Turizmi Tanıtımı ve Pazarlaması' başlıklı olmak üzere toplam yedi ayrı oturum gerçekleştirileceğini dile getirdi. Rektör Solak, “Kongremize yurt dışından üniversitemizin daveti ile Avrupa, Ortadoğu, Balkanlar, Türk Cumhuriyetleri ve Orta Asya gibi yakın bölgeler olmak üzere birçok ülkeden sayıları 100'ü aşkın termal turizm temsilcisi ile yurt içinden termal, sağlık ve turizmle ilgili profesyoneller, yatırımcılar, tur operatörleri ve seyahat acentelerinin temsilcileri ile önemli sayıda yönetici ve akademisyen katıldı” dedi.

Rektör Solak, 4 ay sonra açılması planlanan Uluslararası Zafer Havalimanı ile Acil Yardım ve Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanesi'nin hizmet vermeye başlamasıyla birlikte çok sayıda yabancı turistin geleceğini, kongrenin bilimsel ve akademik katkılarının yanı sıra Afyonkarahisar ve çevresindeki 5 yıldızlı otellerin tanıtımı açısından da büyük önem teşkil ettiğini belirtti.

KONGREYİ HİÇBİR TERMAL BÖLGESİ YADIRGAMAZ

Afyonkarahisar Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Yönetim Kurulu Başkanı Hüsnü Serteser ise, kongreyi Afyonkarahisar’da yapmanın gururunu yaşadıklarını belirterek, “Hiçbir termal turizm bölgesinin de bunu yadırgayacağını düşünmüyoruz. Afyonkarahisar bu konuda çok ilerlemiş durumda. Türkiye’deki en fazla termal yatak kapasitesinde Afyonkarahisar birinci sıradadır. Sekiz tane beş yıldızlı otelimiz var. Devam eden ve başlayacak beş yıldızlı yatırımlar var. Diğer termal bölgelere gelin birlikte olalım bunu daha da büyütelim mesajını da vermek istiyoruz” dedi.

Bir şehirdeki üniversitesinin bir şehre ne kadar katkı sağladığını bu kongre ile görmüş olduklarını dile getiren Serteser, “Üniversitedeki bir ilim insanları bunu çok rahatlıkla yapabiliyorlar. Bu konuda rektörümüze teşekkür ediyoruz. Sadece Afyonkarahisar’a değil, Türkiye’nin termal sağlık turizmine de oldukça fazla katkı sağlıyorsunuz” diye konuştu.

Afyonkarahisar’daki termal kaynakların dünyada yedinci sırada, Avrupa’da ise birinci sırada olduğunu anlatan Serteser, “Termal turizm sayesinde ihraç edeceğimiz hizmet turizmi ile aynı zamanda dış ticaret açığımızın kapanmasında da büyük fayda sağlayacaktır. Bu konuda sayın bakan yardımcılarımız acilen mevzuat eksikliklerini gidermeleri için çalışma yapmalarını istirham ediyorum. Türkiye termal sağlık turizmi açısından çok önemli diye düşünüyorum” ifadelerini kullandı.

Afyonkarahisar Belediye Başkanı Burhanettin Çoban da, AKÜ Rektörü Mustafa Solak’ın atandığı günden bugüne kadar özelikle sağlık alanında büyük bir gelişim yaşandığına dikkat çekti.Rektör Solak’ın öncülüğünde Afyonkarahisar Valiliği, Belediye Başkanlığı ve ATSO’nun verdiği destekle böylesine güzel bir kongre yaparken bir ilkin başarıldığını söyleyen Başkan Çoban, “Rektörümüzün katkıları ile bunun arkası gelecek ve sadece ilimiz bölgemiz değil Türkiye’nin dünya termal turizminden ve dünya sağlık turizminden hak ettiğini alacaktır” şeklinde konuştu.

TERMALİN 40 YILLIK BİR GEÇMİŞİ VAR

Orman ve Su İşleri Bakanlığı Su Yönetimi Genel Müdürü Prof. Dr. Cumali Kınacı ise, bir üniversitenin görevinin eğitim, öğretim, araştırma, geliştirme ve uygulama yapmak olduğunu söyledi.

Bu ayaklardan bir tanesi eksik olduğu zaman üniversite olma özelliğini kaybedeceğini aktaran Cumali Kınacı, üniversitelerin en yakın çevresindeki problemlerle ilgilenmesinin çok önemli olduğunu belirtti.

Afyonkarahisar’ın termal turizmin başkenti konumunda olduğunu hatırlatan Kınacı, “Termal turizm aslında termal kaynakların yoğunlaştığı bölgelerinde son yıllarda gelişen bir kavramdır. Aslında Türkiye bu konuda oldukça zengin ancak bu günkü anlamda bir turizm potansiyeli haline getirme konusunda çalışmalarımız maalesef gecikti. Bildiğiniz gibi Türkiye’de ilk Jeotermal Araştırmalar Maden Teknik Araştırma Kurumu tarafından 1960’lı yıllarda başladı.

Yani 40 yıldır bir geçmişi var. Jeotermal denilince tabi sadece sağlık açısından değil, elektrik üretimi, jeotermal enerji ısıtma gibi konularda önemli bir kaynak. Jeotermal alabilmesi için bir kaynağın 20 derece üzerinde sıcaklığı ve bir gramdan daha fazla mineral maddeye içermesi gerekiyor. Bu özelliği fazlasıyla Afyonkarahisar ilimizin taşıdığını görüyoruz. Bu da bu bölge açısından önemli bir kaynak özelliği gösteriyor” dedi

Üniversitelerin, artık bulundukları illeri bir anonim şirket gibi görüp, bunu nasıl pazarlayabilecekleri planını da yapması gerektiğini belirten YÖK Yürütme Kurulu üyesi Prof. Dr. Muhittin Şimşek, bilimsel çalışmaların, rafların süslemekten çıkarılarak katma değere dönüştürülmesi gerektiğini vurguladı.

ESKİDEN YURT DIŞINA GİDİŞ İÇİN SEYAHAT ACENTELERİ VARDI

TBMM Sağlık Aile Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Cevdet Erdöl, kongreyi çok önemsediğini belirterek, şöyle konuştu: “Böyle bir toplantıyı böyle bir kongreyi arzu ediyordum. Afyonkarahisar’da böyle bir etkinliği yapmaları sadece Afyonkarahisar için değil Türkiye içinde ufuk açıcı bir pencere olmuştur. Türkiye’nin 10 yılda vizyon değişikliğini göstermesi bakımından söylemek istiyorum ki 10 yıl önce Türkiye’den yurtdışına giden haftalar için bazı organizasyonlar vardı. O zamanlar ve Türkiye’den yurtdışına gidip böbrek nakli, karaciğer nakli olmak isteyenlere yardımcı olmak için turizm acenteleri oluşmuştu. Ben o dönemleri çok iyi hatırlıyorum. Şimdi ise Türkiye’ye yurtdışından özellikle Batı ülkelerinden yüz binlerce hasta geliyor özellikle organ nakli, kalp damar hastalıklarının tedavileri, baypas ameliyatları için ama bunların belki de en önemlisi termal sağlık turizminin Türkiye’deki hasta portresi olacaktır” diye konuştu.

TERMALİN ADI AFYON OLMASI GEREKİR

Sağlık Bakan Yardımcısı Agah Kafkas, termalin adının Afyon olması gerektiğini belirtti.

Afyonkarahisar’ın adını Türkiye’de böyle duyduklarını dile getiren Sağlık Bakan Yardımcısı Kafkas, Afyonkarahisar’ın termal konusunda dünyada da önemli bir yere sahip olmaya başladığını kaydetti.

Afyonkarahisar’daki otellerin bir çoğunu gezdiğini anlatan Kafkas, “Afyonkarahisar’ın standartları dünya standartları üstündedir ve Afyonkarahisar’ın termalin başkenti olma özelliğini bundan sonraki süreçte hep birlikte desteklemeliyiz. Afyonkarahisar önemli bir kongre merkezi haline geliyor. Dünyanın çok önemli bir kavşağında Türkiye, Afyon’da Türkiye’nin çok önemli bir kavşağında, önemli stratejik bir il, bunu da iyi kullandığının da farkındayız” diye konuştu.

2002’lerde Türkiye’nin gündeminde, kendine yetmeyen bir sağlık sektörünün olduğunu söyleyen Kafkas, “Türkiye bu dönemde, hayatın tüm alanlarında neredeyse üçüncü dünya ülkeleri kategorisindeydi. Bir tane işçi çocuğunun yurt içinde yapılamayan bir tedavisi için bir kanunun çıkarıldı. Yurt dışında tedavi olabilmesinin önünü açmıştık. Açarken de çok zorlanmıştık. Kaç kişi gider, nasıl gider, biz bunun altından kalkabilir miyiz diye düşündük. Türkiye sağlıkta dönüşümde büyük bir başarı yakaladı. Dünyada en çok akredite edilen hastane Amerika’dan sonra Türkiye’dedir. Türkiye'de inanılmaz gelişme ve alt yapıya sahiptir. Termal sağlık bu işin farklı bir yönü ve önü açık bir sektördür. Bu kongrede bunu görmüş olduk. Ancak, tek elde toplanması ve tek mevzuata bağlanması gerekiyor. Bu arızanın giderilmesi gerekiyor. Bu işin bir sahibi olmalı” diye konuştu.

BAKANLIK TARAFINDAN ÇEŞİTLİ ÇALIŞMALAR YAPILIYOR

Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Dr. Abdurrahman Arıcı, Türkiye’de sağlık turizminin geliştirilmesi, jeotermal kaynakların sürdürülebilir ilkeler çerçevesinde verimli kullanılması ve korunması anlamıyla bakanlık tarafından bir takım çalışmalar yürütüldüğünü söyledi.

Arıcı, “Sağlık turizmi alanında bakanlığımız öncülüğünde bir sağlık turizmi platformu kurulmuştur. Bu platformda pek çok sivil toplum örgütü bulunmaktadır. Bu paydaşlar ile birlikte sağlık turizmi alanında ortaya çıkan sorunlar tartışılmaktadır. İlgili kuruluşlar ile görüş alışverişinde bulunmakta ve sağlanmaktadır. Ayrıca bütün olarak sağlık turizmi ürününün tanıtımı hususunda yapılması gereken faaliyetler ve bu konuda da görev dağılımları aramızda yapılmaktadır” diye konuştu.

AFYONKARAHİSAR ŞANSLI BİR İL

Afyonkarahisar Valisi İrfan Balkanlıoğlu ise Afyonkarahisar’ın şanslı bir il olduğunu belirterek, “Bütün yolların ve medeniyetlerin kesiştiği noktadadır. Termal enerji ve termal sular Allah’ın insanlara bahşettiği güzel bir nimettir. Tamamen çevreci, doğal, daima kendisini yenileyebilen güzel bir enerjidir. Türkiye bu enerji kaynağını yeterince fazla istifade edemedi. Türkiye’nin aşağı yukarı 3 bin değişik noktasında termal enerji kaynağı var. Afyonkarahisar’da da 50 derece ile 125 derece arasında bir termal su var. Şehrimizin ve Sandıklı ilçemizin büyük bir bölümü termal su ile ısınıyor. Soğuk kış günlerinde termal suyla ısıtıyoruz. Ayrıca termal enerjimiz seracılığa hizmet ediyor” dedi.

Kongreye, Vali İrfan Balkanlıoğlu, Sağlık Bakan Yardımcısı Agah Kafkas, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Abdurrahman Arıcı, Milletvekilleri Sait Açba, Kemalettin Yılmaz, Belediye Başkanı Burhanettin Çoban, ATSO Yönetim Kurulu Başkanı Hüsnü Serteser, Tayvan Büyükelçisi, yurtiçinden ve yurt dışından gelen pek davetliler ve işadamları katıldı.