Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak’ın göreve geldiği günden bu yana üzerinde titizlikle durduğu üniversite sanayi işbirliği konusunda, Egeli bilim insanları önemli bir projeye imza attı. EÜ TEKAUM Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Gamze Süpüren Mengüç ve ekibi tarafından TÜBİTAK 1001 projesi kapsamında geliştirilen, ciltteki sinir uçlarını etkileyerek batma hissi oluşturan kumaşların yüzeylerindeki tüylerin batma kuvvetini ölçen cihazın fikri haklarını, Pro-Ser firmasını devretmesi kapsamında protokol imza töreni düzenlendi.
Törene EÜ Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, rektör yardımcıları, Doç. Dr. Gamze Süpüren Mengüç, firmanın sahipleri Cengiz Yılmaztürk ve Dr. Seven Yılmaztürk katıldı.
Protokolün üniversite sanayi işbirliği açısından büyük önem taşıdığını söyleyen EÜ Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, “Bizim istediğimiz tam da buydu. Bilimsel çalışmalar raflarda kalmamalı, katma değeri yüksek ürünlere dönüşmeli. Bu başarılı projede emeği geçenleri tebrik ediyorum. Firmamıza da üretim ve pazarlama aşamasında başarılar diliyorum” diye konuştu.
“Projeler raflarda kalmamalı"
Türkiye’de her yıl TÜBİTAK destekli onlarca proje geliştirildiğine ancak birçoğunun raflarda kaldığına dikkat çeken Rektör Budak, bunun önüne geçmek için ciddi adımlar attıklarını söyledi.
Doç. Dr. Gamze Süpüren Mengüç’ü, bilimsel bilgiyi, sanayicinin ihtiyaçlarına sunma konusunda sergilediği başarı nedeniyle tebrik eden Rektör Budak, “Pro-Ser LTD.ŞTİ. ile gerçekleştirdiğimiz bu işbirliğiyle, ideallerimize giden yolda önemli bir adım daha attık. Üniversitelerin, ülkelerin ve toplumların gelişmişlik düzeylerinde güçlü bir etkiye sahip olduğunu sık sık vurguluyoruz. Her adımımızı, bilime, ülkemize ve milletimize faydalı olma motivasyonuyla atıyoruz. Nitelikli akademisyenlerimiz; halkımızın, bölgemizin, ülkemizin ihtiyaçlarının karşılanmasında güçlü ve pozitif bir etki yaratabilmek adına canla başla çalışıyor. Bu açıdan, Ege Üniversitesi olarak akademik birimlerimizle ülkemizde pek çok alanda önemli bir eksiği kapattığımıza inanıyorum. Gelişim; içinde bulunduğumuz çağın koşullarının bilincinde olmak, gelişmeleri yakından takip etmek ve çağa yön veren unsurların bir parçası olmaktan geçiyor. Çağımıza yön veren dinamizm, hayatlarımızın her alanında köklü değişimlere yol açmaya devam ediyor. Bilim ise, yaşanan bu değişim rüzgârına adapte olmanın yegâne anahtarıdır. Geliştirdiği cihazla, değerli hocamız, üniversitemizin bu anahtarı sıkı sıkıya tuttuğunu bizlere bir kez daha göstermiş oldu. Sanayinin ihtiyaçlarının karşılanmasında sahip olduğumuz rolü sürekli geliştiriyor olmaktan dolayı gurur ve mutluluk duyuyoruz. İmzaladığımız bu sözleşmenin tüm paydaşlar için verimli sonuçlar doğurmasını diliyorum” dedi.
Objektif ölçümü sağlayan çalışma
Bazı kumaşlardaki batma hissinin, kumaşın kalitesiyle ilgili olmadığını dile getiren EÜ Emel Akın Meslek Yüksekokulu Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mengüç, bazı kumaşların insan cildindeki sinir uçlarını etkileyerek batma hissi oluşturduğunu söyledi.
Doç. Dr. Mengüç, “Bu batma hissi lüks lif içeren kumaşlarda da sentetik lif içerenlerde de olabiliyor. Bir tekstil ürününü çok pahalıya bile alsanız, kumaş sizde kaşındırma hissi oluşturuyorsa giyinemiyorsunuz. Bu çok önemli bir sorun. Bununla ilgili yapılan ölçümler şu ana kadar hep sübjektif olarak gerçekleştirildi.
Bu ölçümün objektif olarak gerçekleştirilmesini sağlayan cihazımızda, kumaş yüzeyinde bulunan ve batma hissine sebep olan liflerin oluşturduğu batma kuvvetinin çok hassas bir yöntemle ölçümü üzerine çalıştık. Firmanın da bu sürece önemli katkıları oldu. Batma kuvveti sinir uçlarına etki edebilecek düzeyde mi değil mi diye çalışma yaptık. Sonuçları karşılaştırabileceğimiz bir başka yöntem olmadığı için kumaşın dalayıp dalamadığını tespit etmek amacıyla 70 farklı kumaşı 40 kişiye sorarak onlardan dalama hissine yönelik 1 ile 5 arasında değer vermelerini istedik. Sonra bu 70 kumaşı geliştirdiğimiz 3 farklı cihazda binlerce test yaparak inceledik, yönteme yönelik bir başlık ve ölçüm optimizasyonu sağladık. Tırnak adını verdiğimiz parçalarla bu kuvveti ölçmeyi başardık. Sübjektif bir verinin objektif olarak ölçülmesiyle ilgili yapılan en başarılı korelasyon çalışmalarından birisini gerçekleştirdik” bilgisini verdi. Cihazın geliştirilmesine yönelik bir TÜBİTAK Projesi önerilmesi aşamasından itibaren; projenin yazımı, yürütülmesi, patent başvuru süreci ve lisanslanması aşamalarında EBİLTEM-TTO’dan önemli destek aldıklarını ifade eden Doç. Dr. Mengüç, projenin gerçek bir ekip çalışması olduğunun altını çizdi.
"Bu cihaz, dalamayı engelleyecek"
İstanbul merkezli Pro-Ser’in 180’den fazla tekstil kalite kontrol test cihazı üreten bir firma olduğunu söyleyen Cengiz Yılmaztürk, her aşamada destek gördükleri Ege Üniversitesine teşekkür etti. Yılmaztürk, şöyle konuştu: “İlk etapta piyasa araştırması yaptık ve tekstil sektöründeki sanayicilere böyle bir cihazın işlerine yarayıp yaramayacağını sorduk. Büyük ilgi duydular. Yetişkinler bir şekilde dalamayı hissedebiliyor, ancak çocuklar hissedemiyor ve çok ciddi sorunlara yol açıyor. İşte bu cihaz, dalamayı engelleyecek. İlk önce Türkiye pazarına sunacağımız cihazımızın, Türkiye’deki makinecilerin buluştuğu fuarlarda tanıtımını yapacağız. Ardından da Avrupa’daki fuarlarda cihazımızı dünyaya tanıtacağız." Cihazın Türk tekstil sektörü açısından önemli bir inovasyon niteliği taşıdığını ve sektörün uluslararası alandaki rekabet gücünü artırması anlamında önemli katkılar sağlama potansiyeli taşıdığına dikkat çeken Yılmaztürk, “Gerek proje aşamasında gerekse lisans devir sürecinde her zaman yanımızda olan Ege Üniversitesi yönetimine ve akademisyenlerimize teşekkür ediyorum” dedi.
Üniversite Sanayi İşbirliğinde Örnek Adım
Ege Üniversitesi (EÜ) Tekstil ve Konfeksiyon Araştırma Uygulama Merkezi (TEKAUM) Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Gamze Süpüren Mengüç ve ekibinin Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) 1001 projesi kapsamında geliştirdiği, ciltteki sinir uçlarını etkileyerek batma hissi oluşturan kumaşların yüzeylerindeki tüylerin batma kuvvetini ölçen “Kumaş Dalama Ölçüm Cihazı”nın fikri hakları, düzenlenen protokolle Pro-Ser firmasına devredildi.