Yalova Belediye Başkanı Salman Açıklaması

Belediye Başkanı Vefa Salman, kararın Yalova Valiliği ve İl Koordinasyon Kurulu ile ortaklaşa alındığının altını çizdi. AK Parti Yalova Milletvekili Temel Coşkun'un kendisinin yanında başka, basın önünde başka konuştuğunu öne süren Salman, "Geliyor buraya, ‘kesilmeli’ diyor. Bayramda karşılaşıyorsunuz, Vali orada, Muharrem Bey orada, ‘bunu kesmemiz lazım’ diyor. Sonra da bunlar oluyor. Bir de ihale yapıldı diye müjde veriyor. Yapma bunları Allah aşkına. Demeç veriyor, ‘Her safhasında yerel idareciler sorumlular’ diyor. Yalova Belediye Başkanı bile diyemiyor. Siyaset bir gün biter, insanlar yüz yüze bakar. Bir gün beyaz dediğine iki saat sonra siyah demeyeceksin. Söylediğinin arkasında duracaksın. Ben ağaçlarla ilgili hiç özür diledim mi? Dilemem çünkü doğruyu yaptım ben. Yarın karar alsam, yine aynısını alırım. Bir tane insan mı, trilyon tane ağaç mı? Her zaman bir tane insan. Acıyı benden iyi kimse bilemez. Gitsinler o 17 ölenin ailesinin anasına, babasına, çocuğuna sorsunlar. Öyle kolay değil bu. Burada oturan adam kararı vermek zorunda. Baro diyor ki ‘Başka çözüm bulunabilirdi'. Ne çözümü, onu söyle o zaman. Çevreciler çıktı, batçık olabilir diyor. Olmuyor kardeşim batçık. Tankerler yasaya göre batçıktan geçemiyor. Alternatif yol üretemiyorsun. O zaman boş konuşmanın manası yok. Taşımak mümkün değil. Taşırım diyen yalan söylüyor. Firmalara yazılar gönderdik. 30 santim çapını aşan ağacı taşıyacak teknoloji yok. Ben bunları araştırdım. Oradan ağacı taşıdın, tutma imkanı da yüzde 70" dedi.

Ağaçların kesilmesi ile ilgili olarak halktan herhangi bir eleştiri almadığını da dile getiren Belediye Başkanı Vefa Salman, "Yalova dışı ayrı, Yalova’nın içi ayrı bir olay. Yalova’da bugüne kadar camide, kahvede, sokakta, cadde yürüdüm. Sadece bana bir kadın, ‘Başkan ya ağaçları niye kestin?’ dedi.

Ben de ‘Ağaçları kesmeyeyim insanlar mı ölsün?’ dedim. O da ‘Peşindeyiz’ dedi.

Yalova’da böyle bir dert yok. Bunu aldılar siyasi malzeme olarak kullandılar. Buradaki sıkıntıyı A’dan Z’ye herkes biliyor. Beni burada rahatsız eden konu şu; yazışmalar sabit. Valiliğin Koordinasyon Kurulu’ndan yazdığı yazı sabit. Bunlar kamuoyunda paylaşıldı. Gelinen noktada dün karar alınmış, bugün yapılmış algısı oluşturuldu" diye konuştu.

Ağaçların kesilmesi hakkında protesto eylemi yapan çevreciler de Salman'ın eleştirilerinden payını aldı. Salman, "Benim takıldığım ikinci nokta da çevreci geçinenler. Kaç tane ağaç diktiler, su verdiler? Ben Yalova Gazetesi’nin sahibi olduğum dönemde Yürüyen Köşk’ün ağacı mantar olmuş çürüyordu. Ben bunu yazdım. Sanayiciler Derneği’nin sponsorluğunda bu ağaç kurtarıldı. O zaman Vefa Salman çevreciydi. Yalova’da taş ocakları olmadığı zaman, Paşakent’te taş ocakları açıldı, Safran Köyü’nden bin kişiyi yürüttüm. Şimdi yüzlerce taş ocağı var. O zaman ben çevreciydim. Termik santral yapılıyordu, kimse sesini çıkarmadı. Uğur Mumcu’nun önünde 4 hafta sonu dondum, böbreklerim üşüdü, 4 bin imza topladım. O zaman Vefa Salman çevreciydi. Mahkemeye verdim, davası devam eden benim. Kim çevreci? Oradaki ağaçlar rant için, birine ihale için, birinin para kazanması için, alışveriş merkezi, termik santral yapmak için kesilmedi. Kamu yararına kesildi. 3,5 senede orada ölen 17 kişinin vicdani hesabını kim verebilir? Geçsinler bunu" dedi.