Yeni KHK İle Yapılan Görevden Çıkarmalar

CHP Genel Sekreteri Sındır: 'Yıllarını bilime ve eğitime adayan, bu alanlarda referans isim olmuş akademisyenlerin KHK ile ihraç edilmeleri kamu vicdanını derinden yaralamıştır. Bu kişilerin ihraç edilmelerine neden olan somut deliller varsa derhal kamuoyu ile paylaşılmalıdır. Bu durum bize, daha mürekkebi bile kurumayan Ergenekon ve Balyoz davalarındaki kumpas uygulamalarını hatırlatmaktadır'

CHP Genel Sekreteri Kamil Okyay Sındır, yeni yayımlanan Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile yapılan görevden çıkarmalara ilişkin, 'Yıllarını bilime ve eğitime adayan, bu alanlarda referans isim olmuş akademisyenlerin KHK ile ihraç edilmeleri kamu vicdanını derinden yaralamıştır. Bu kişilerin ihraç edilmelerine neden olan somut deliller varsa derhal kamuoyu ile paylaşılmalıdır. Bu durum bize daha mürekkebi bile kurumayan Ergenekon ve Balyoz davalarındaki kumpas uygulamalarını hatırlatmaktadır.' değerlendirmesinde bulundu.

Sındır, yaptığı yazılı açıklamada, son KHK ile akademisyenlerin kamudan ihraç edilmesinin, akademi tarihine kara bir leke olarak geçeceğini belirtti.

'Devlete, millete kurşun sıkan, meclisi vatandaşı bombalayanlar ile iktidara muhalif düşünceleri ifade edenler aynı değerlendirilebilir mi?' diye soran Sındır, düşünce ve ifade özgürlüğü bağlamında olan bir bildiriye imza atan akademisyenlere 'Terörist muamelesi' yapılmasını 'despotluk' olarak nitelendirdi.

Bu KHK'nın, '12 Eylül cuntasının 1402 sayılı yasa değişikliği ile gerçekleştirdiği ihraçlardan ve faşizan uygulamalardan farklı olmadığını' ileri süren Sındır, 'Bugün, 35 yıl öncesinin acı günlerini nasıl tarihimizin kara günleri olarak konuşuyorsak, bizden sonrakiler de bugünkü KHK düzenlemesini tarihimizin kara bir lekesi olarak konuşacaktır.' ifadesini kullandı.

Sındır, 'İktidarın, toplumun muhalif kesimlerini, OHAL koşulları gerekçe gösterilerek yaratılan korku iklimi altında kontrol altına almaya çalıştığı' iddiasında bulunarak, şunları kaydetti:

'Bu ihraçlar, IŞID, FETÖ ve PKK gibi terör örgütleri ile mücadeleye nasıl bir katkı sağlayacaktır? Bunu sorumluluk makamı sahibi birileri çıkıp halkımıza anlatmalıdır. İktidar kendisine muhalif düşüncede olan herkesi aşağılamakta ve rahatsız olduğu bu isimlerden her ne olursa olsun kurtulma anlayışı gütmektedir. AKP referandum hedefine de ancak bu tür baskı ve yıldırma politikaları ile erişebileceğini düşünmektedir. Bu durum hangi koşullarda sandığa gittiğimizi göstermesi açısından da çok manidardır. Bu tür uygulamalar seçim sonuçları hakkında milletimizin aklında haklı şüphelerin doğmasına da yol açacaktır. Olayların buralara kadar getirilmesi ülkemiz ve demokrasimiz için çok vahimdir.'

- 'Sessiz ve tepkisiz kalmayacağız'

Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu'nun ve çok sayıda öğretmenin ihraç edilmesinin, kamu vicdanını incittiğini savunan Sındır, şu görüşlerini paylaştı:

'Yıllarını bilime ve eğitime adayan, bu alanlarda referans isim olmuş akademisyenlerin KHK ile ihraç edilmeleri kamu vicdanını derinden yaralamıştır. Bu kişilerin ihraç edilmelerine neden olan somut deliller varsa derhal kamuoyu ile paylaşılmalıdır. Bu durum bize daha mürekkebi bile kurumayan Ergenekon ve Balyoz davalarındaki kumpas uygulamalarını hatırlatmaktadır.'

Sındır, bu tür uygulamalara sessiz ve tepkisiz kalmayacaklarını bildirdi.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile