Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, tutuklu sanıklardan eski Malatya İl Jandarma Komutanı emekli Albay Mehmet Ülger, İlker Çınar'a, "Ben Türkiye Ulusal Stratejiler ve Harekat Dairesine ıslak imzalı belge sundum mu veya yazdım mı?" diye sordu. Çınar ise "Ben senin gibi sahte belge üretemem. Gönderdiysen sendedir" yanıtını verdi.
Ülger'in JİTEM'e bağlı beyaz istihbarat birimi olup olmadığı yönündeki sorusu üzerine Çınar, böyle bir birim olmadığını, kendisinin JİTEM'le TUSHAD'a bağlı koordineli çalıştığını ifade ettiğini söyledi.
Ülger, Çınar'ın Başbakanlığa gönderdiği dilekçede JİTEM'e bağlı beyaz istihbarat birimi olduğunu yazdığını savundu.
Ülger, halk nezdinde yargılandıklarını, dinsizlikle itham edildiklerini ileri sürdü.
Ülger, Behnan Konutgan'ın duruşmaya ifade vermek üzere geldiğinde herkesi Hristiyanlığa davet ettiğini belirterek, "Papa da aynısını Mehmet Ali Ağca'ya yaptı" dedi.
Mahkeme Başkanı Hayrettin Kısa, Hristiyanların dini inançları gereği müjdeci, misyoner olduğunu ifade ederek, bir Müslüman'ın da insanları kendi dinine davet edebileceğini söyledi.
Ülger, mahkemede bunun yapılmasının doğru olmadığını savundu.
Ülger, Cüneyt Ateşman'ın kim olduğunu sorunca Çınar, "Misyonerlikle ilgili belge ver. Senin Gölcük'e genderdiğin. Bu belge harddiskte de var. Sen daha iyi bilirsin. Onun orada adı var" diye konuştu.
Ülger, Türk Silahlı Kuvvetlerinde fethullahçı olarak fişlendiğini iddia etti.
Ülger, 28 Ocak 2008'de oluşturulan bir dijital dosyayı kendisinin nasıl 11 Ocak 2007'de teslim ettiğini sorunca Mahkeme Başkanı Kısa, Ülger'e, "Sen bilgisayardan anlamıyordun değil mi?" diye sordu. Ülger, anlamadığını söyleyince Çınar da Ülger'in bilgisayardan iyi anladığını öne sürdü.
Ülger, Çınar'a kendisinin 1. çalıştay adı altında bir çalışma başlattığını nereden bildiğini sordu. Çınar da Ruhi Abat ve Haydar Yeşil'den duyduğunu söyledi.
Ülger, Çınar'a Malatya'daki çalışmaları için neden TUSHAD'dan para almadığını sordu. Çınar, sadece Malatya'da istihbari ödenekten para verildiğini, bunu de Mehmet Ülger eliyle aldığını, aynı zamanda TUSHAD'dan da para almaya devam ettiğini kaydetti.
Ülger, İnönü Üniversitesi ile ilgili çalışma yapıp yapmadığını sordu. Çınar, yapmadığını söyledi.
Ülger, kayıtlar yaptığının görüldüğünü belirtti.
Ülger, Roman açılımının ne zaman yapıldığını sordu. Çınar cevap vermeyince Ülger, "2010'da yapıldı ancak İlker Çınar bizim 2007 yılında bu açılımın aksine Romanlarla Hristiyanları işbirliği içinde gösterir maniplasyan yaptığımızı savundu" diye konuştu.
Sanık Hüseyin Yelki de Çınar'a dava dosyasında olmadığı halde Çınar'ın kendisinin telefonunda olduğunu belirttiği Mehmet Çolak'a ait telefon numarasını nereden bildiğini sordu. Çınar, bu numaranın dava dosyasında olduğunu söyledi.
Sanıklar Murat Göktürk ve Mehmet Çolak da Çınar'a sorularını yöneltti.
Mehmet Çolak'ın avukatı Aysel Bulut ise Çınar'a Mart 2012'de TUSHAD'ı ve illegal bir örgüt olduğunu öğrendiğini hatırlattı. Bulut, "Sosyal Güvenlik Kurumuna primleriniz yatmadığı için dava açmışsınız. Mağdur olduğunuzu iddia ediyorsunuz. Aradan bir yıldan fazla süre geçmiş. O kadar zamandır neden TSK'dan atılmanıza sebep olan sahte olduğunu savunduğunuz belgeler için yargıya başvurmadınız?" diye sordu. Çınar ise böyle bir dava açabileceğini belirterek, "Neden açmayayım, açarım" dedi.
Duruşmanın 76. duruşmasına yarın devam edilecek.
Zirve Yayınevi'ndeki Cinayetlere İlişkin Dava
Malatya - Zirve Yayınevi'nde biri Alman uyruklu 3 kişinin boğazının kesilerek öldürülmesi olayına ilişkin davanın 75. duruşmasının öğleden sonraki bölümünde "Deniz Uygar" kod adıyla bilinirken kimliği deşifre olan davanın tanığı ve sanığı İlker Çınar'ın çapraz sorgusuna devam edildi.