Sabah saat 09.30’da Metristepe Anıtı’nda başlayan programda, saygı duruşunda bulunularak İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından askerler tarafından saygı atışı yapıldı. Daha sonra Akpınar köyündeki şehitliğe geçildi.
Akpınar şehitliğindeki program protokol mensupları tarafından anıta çelenk konulması ile başladı.
Protokol konuşmaları ile devam etti. İlk olarak Bilecikli Şehit Aileleri adına Hayati Durak tarafından konuşma yapıldı. Gazi Hayati Durak, konuşmasında, 1 Nisan’da Türk ordusunun zaferi ile sonuçlanan 2.’inci İnönü Meydan Muharebesi’nin, Türk milletinin makûs talihini de yendiği bir zafer olduğunu söyledi.
Hayati Durak, "1 Nisan da 1921 günü Türk ordusunun zaferi ile sonuçlanan 2.’inci İnönü Meydan Muharebesi sonunda Türk Milletinin makûs talihi yenilmiştir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi büyük bir irade ve kararlılık göstererek askerlik ve kumandanlık sanatının en büyük oyunu olan 2.’inci İnönü Meydan Muharebesini kazanan Albay İsmet İnönü ve kahraman silah arkadaşlarını bu muharebede şehit düşen şehit ve gazilerimizi rahmetle anıyorum" dedi.
Ardından Bozüyük Belediye Başkan Vekili Mehmet Doğan Tunç tarafından günün önlem ve önemine binaen bir konuşma yapıldı. Mehmet Doğan Tunç, konuşmasında, "Osmanlı Devletinin Kuruluşuna, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kurtuluşuna şahitlik eden bu topraklar, İnönü savaşları ile de direnişin ve kurtuluşun toprakları olmuştur. 95 yıl önce, Mehmetçikler canları pahasına makus talihimizi yenmek ve bize biçilen kefeni yırtmak için korkusuzca ölüme yürümüşlerdi. İnönü zaferi; Türk Milleti’nin, her türlü yokluğa rağmen, kadını, erkeği, genci, yaşlısı, çoluğu, çocuğu, kısacası tüm milli ve manevi varlığı ile verdiği topyekün bir dayanışma sonucu elde edilmiş, vatanın kurtuluşunda ve bu günlere ulaşmamızda hak sahibi olmuş nice isimsiz kahramanlarımızın zaferidir. Yüzlerce şehit verdiğimiz Metristepe ise; asker ve mühimmat gücünün iman gücüne yenildiği ve tarih sayfalarına altın harflerle yazılan ‘Türk’ün Makûs Talihinin Yenildiği Yerdir.’ Kurtuluş Savaşı’nın Zaferle sonuçlanması, bağımsızlık ve özgürlük inancıyla nelerin başarılabileceğini kanıtlarken, Türk milletinin gücünü ve büyüklüğünü de tüm dünyaya göstermiştir. Bu gün bizlere düşen en büyük görev, tıpkı o günlerde olduğu gibi bu gün de birlik ve beraberlik içinde olmaktır. Hangi zor şartlar altında vatan topraklarımızın korunduğunu geleceğimizin teminatı çocuklarımıza çok iyi anlatmalıyız. Şunu unutmamak gerekir ki, geçmişini bilmeyenlerin geleceği de olamaz. Bu büyük mücadelenin yıl dönümünde, başta Kurtuluş Savaşımızın önderi Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, Batı Cephesi Komutanı İsmet İnönü’yü ve İstiklal Savaşı’mızın tüm kahramanlarını rahmet, minnet ve şükranla anıyor, hepinizi sevgi ve saygılarımla selamlıyorum" dedi.
Daha sonra Türk Silahlı Kuvvetleri adına Jandarma Yarbay Yusuf Arık tarafından muharebenin askeri yönüyle ilgili bir konuşma yapılarak zaferin sebep ve sonucuyla ilgili bilgiler verildi.
İsmet İnönü’nun torunu olan Ankara Milletvekili ve İnönü Vakfı Derneği Başkan Yardımcısı Ayşe Gülsün Bilgehan, büyük milletlerin kendilerine hizmet edenleri unutmadıklarını söyledi.
Bilgehan Konuşmasında, “Büyük milletler kendilerine hizmet edenleri unutmazlar geçmişine saygı duymayan geleceğine de güvenemez. 95 yıl önce bu topraklarda milletin makûs talihini yenen dedelerimiz, o büyük o kahramanlar, sadece bizim ülkemizin kaderini değiştirmemişlerdir. Gerçekten bütün mazlum ülkelere o dönemde örnek olmuşlardı ışık getirmişlerdi. 95 yıl sonra İsmet İnönü’nün torunu olarak şunu açık yüreklilikle söyleyebilirim Türkiye olarak bu bölgede hala dimdik durmaya devam ediyoruz ve sizler oldukça onların torunları burada hayatlarını veren kahramanların torunları oldukça bizim yürüyüşümüz, uygarlığa yürüyüşümüz, medeniyete yürüyüşümüz, feraha, refaha yürüyüşümüz devam edecektir. Onlar sizlere güvendiler, biz de çocuklarımıza yeni kuşaklara güveniyoruz. Bizler, sizler oldukça bu yürüyüşün geriye dönmeyeceğine hep ileriye gideceğine inancım sonsuzdur. Hem İnönü ailesinin bir ferdi olarak hem Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin bir kadın milletvekili, siyasetçisi olarak bu duygularımı bugün sizlerle paylaşabildiğim için özgürce bu coğrafyada demokrasinin eşitliğin her türlü zorluğa rağmen devam edebildiği bir ülkenin temsilcisi olarak sizleri selamlamaktan gurur duyuyorum sizler gibi onların torunları olmaktan gurur duyuyorum. İyi ki buradasınız. İyi ki bizimlesiniz. Bizleri yalnız bırakmadığınız için teşekkür ediyorum” dedi.
Devamında Bilecik Vali Yardımcısı Ekrem Ballı tarafından bir konuşma yapıldı. Ekrem Ballı konuşmasında “İstiklal mücadelemiz milletimizin bağımsızlığı uğruna neleri göze alacağını, neleri başarabileceğinin en güzel örneğidir. Aynı zamanda mazlum uluslara ilham kaynağıdır. 1. İnönü savaşında yenilen Yunan kuvvetleri itilaf devletlerinin de kışkırtmasıyla 23 Mart 1921’de Bursa’dan İnönü istikametine ilerlemeye başlamıştı. Nihai hedefte Eskişehir ve Ankara vardı. Ordumuzun yüksek azim ve inançla savaşması sonucu 31 Mart 1921 akşamına kadar süren çarpışmalarda düşman İnönü’de 2. defa perişan edilmişti. 2. İnönü Zaferi’nin Kurtuluş savaşımız içerisinde özel bir yeri ve anlamı vardır. Bu zaferle geçici sanılan başarıların kalıcı olduğu gösterilmiştir. Milli kurtuluş savaşında bu zafer Gazi Mustafa Kemal’in ifadesiyle milletin makus talihini de yenen bir zafer olmuştur. 2. İnönü zaferi sadece askeri bir başarıdan ibaret de değildir. Aynı zamanda siyasi bir zaferi de hazırlamıştır. İtalya ve Fransa’nın işgal ettikleri topraklardan çekilmeye başlamasını da bu zafer sağlamıştır. Bu zafer aynı zamanda İngiltere’nin Türkiye Büyük Millet Meclisi ile ilişki kurma gayretlerini de arttırması sonucunu doğurmuştur. Bu zaferde ilham alarak şehitlerimizin ve gazilerimizin bize emaneti olan Cumhuriyetimizi daha da yüceltmek, her birimize düşen en önemli görevdi” diye belirtti.
Son olarak T.B.M.M Başkan Vekili Mücahit Durmuşoğlu ise konuşmasında, bugün hür ve bağımsız bir ülkede bizleri yaşatan ecdadımıza minnettar olduklarını söyledi.
Ayrıca Diyarbakır’da yaşanan terör saldırısını da kınayarak saldırıda hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet yaralılara acil şifalar diledi. Durmuşoğlu, konuşmasında, “Diyarbakır da düzenlenen saldırıda hayatını kaybeden kardeşlerime Allah’tan rahmet yaralılara acil şifalar diliyorum Bu güzel ülkenin huzuruna kasteden tüm terör örgütleriyle onların yerli ve yabancı destekçilerini lanetliyorum. Herkes bilmelidir ki Türkiye asla diz çökmeyecektir. Değerli konuklar hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum. 2. İnönü Zafer’inin 95. yıl dönümü vesilesiyle Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanımızı temsilen sizlerin huzurunda olmaktan büyük kıvanç duyuyorum. Bugün hür ve bağımsız bir ülkede yaşıyoruz. Bizlere bu günleri yaşatmalarından dolayı ecdadımıza minnettarız. Hepsini sevgiyle, saygıyla ve minnetle anıyoruz. Değerli konuklar 95 yıl önce verdiğimiz bağımsızlık savaşının en yakın tanığı göğsümüzü gere gere gezdiğimiz bu topraklar 945 yıl önce Sultan Alparslan bu toprakları Türk Milletinin yeni hayat alanı olarak fethetmiş ve İstiklal Savaşı ile de Gazi Mustafa Kemal Atatürk yeniden milli yolumuz yapmıştır. Değerli konuklar hepimiz iyi bilmeliyiz bu topraklar milletler mezarlığıdır. Sencilik, bencilik kavgası güder etnikçilik, mezhepçilik kavgası başlatmaya çalışan hainlerin tuzaklarına düşersek bu topraklarda yaşama şansımız yoktur. Hep uyanık olmak zorundayız. Gaflete düşenlerin ezilip yok olduklarını hep hatırımızda tutmalıyız. Viyana kapılarına dayanan bir milletin Sakarya kıyısına kadar neden çekildiğini iyi bilmeli ve ders çıkarmalıyız. Dünyaya yön verme iddiası olan bir millet asla gaflete düşmemelidir. Dünyadaki gelişmelere gözünü kapayan kulaklarını tıkayan bir milletin yok olup gitmesi mukadderdir. Bilime ve fenne sırtını dönen topraklarını yabancıların pazarına çeviren milletlerin uzun süre ayakta kalma şansları yoktur. İlmi, ahlakı ve adaleti hep el üstünde tutmak zorundayız. Moral değerlerimizi yaşatmak, toplumsal dinamiklerimizi canlı tutmak için hakkı her zaman üstün tutmalıyız. 100 yıl önce uğradığımız felaketin tekerrür etmemesi için geçmişi doğru tahlil edip dersler çıkartmalıyız. Yakın çevremizde yaşanan sorunların tarihten ders çıkartılmamasından kaynaklandığını unutmamalıyız. 100 yıl önce tek bayrak altında olduğumuz devletlerin bugün uğradığı felaketler yüreğimizi sızlatıyor. Bu acıların biran önce dinmesini temenni ediyorum. Türkiye olarak onların bu sıkıntılardan kurtarılmasında yol gösterici ve yardımcı olmamız gerekiyor. 2. İnönü zaferinin 95. Yıl dönümünü kutladığımız bu günde, devletimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü anmaktan duyduğum mutluluğu bir kez daha ifade etmek istiyorum” Dedi.
Konuşmaların ardından İlçe Müftüsü Selami Bağcı’nın dua ettirmesinin ardından TBMM Başkan Vekili Mücahit Durmuşoğlu tarafından şeref defterinin imzalaması ve şehitliğin ziyaret edilmesiyle Akpınar şehitliğindeki programlar sona erdi.
2.'İnci İnönü Zaferinin 95.'İnci Yıl Dönümü Kutlandı
İkinci İnönü Zaferi’nin 95.’inci yıl dönümü, Bilecik’in Bozüyük ilçesindeki Metristepe Anıtı ve Akpınar şehitliğinde düzenlenen törenlerle kutlandı.