ABD'de Türk-Amerikan ilişkilerinde Suriye'nin rolü ile ilgili panelde konuşan uzmanlar, Suriye'deki mevcut durumun gidişatı ve terör örgütü DEAŞ sonrası inşa sürecinde Türkiye, ABD ve Rusya arasındaki uzlaşma veya anlaşmazlık noktalarının büyük ölçüde belirleyici olacağını ifade etti.
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı Washington Ofisi (SETA DC) tarafından düzenlenen 'Suriye Bağlamında ABD-Rusya-Türkiye Üçgeni' paneline, SETA Güvenlik Çalışmaları Direktörü Murat Yeşiltaş, Atlantik Konseyi Kıdemli Uzmanı Faysal Itani, Hudson Enstitüsü Siyasi-Askeri Analizler Merkezi Direktörü Richard Weitz ve araştırmacı-yazar Mark Perry konuşmacı olarak katıldı. Panelin moderatörlüğünü ise SETA DC Koordinatörü Kadir Üstün yaptı.
SETA Güvenlik Çalışmaları Direktörü Murat Yeşiltaş, Türkiye'nin Suriye'deki pozisyonunu değerlendirdiği konuşmasında, 'ABD’nin Suriye’deki pozisyonuyla ilgili hala birçok belirsizlik var ancak Türkiye, ABD, Rusya ve diğer aktörler arasındaki müzakerelerle Suriye’de siyasi bir çözüm bulunabilir.' dedi.
- PYD'nin Fırat'ın doğusuna geçmesi Türkiye için öncelik
Türkiye’nin Suriye'nin kuzeyindeki askeri adımları hususunda ABD, Rusya ve İran gibi önemli aktörler nezdinde anlaşmazlıklar olduğuna işaret eden Yeşiltaş, ABD ve Rusya'nın, terör örgütü PKK'nın Suriye uzantısı PYD'ye verdikleri desteğe dikkat çekti.
Türkiye'nin önemli önceliklerinden birinin PYD'nin Fırat'ın doğusuna geçmesi olduğunu anlatan Yeşiltaş, hala bu konunun Ankara'nın istediği çizgide olmadığını belirtti.
- 'Türkiye, PYD olmaksızın Rakka operasyonu için bastırıyor'
'Türkiye, PYD olmaksızın Rakka operasyonu için bastırıyor.' diyen Yeşiltaş, kentin DEAŞ'tan geri alınmasıyla ilgili henüz net bir yol haritasının çizilmediğini kaydetti. İki ülke arasındaki diplomatik temaslarda bu operasyona ilişkin birçok konunun konuşulduğuna dikkati çeken Yeşiltaş, kısa zaman içinde daha somut bir çerçevenin ortaya çıkacağına inandığını dile getirdi.
ABD'nin önceki Başkan Barack Obama dönemindeki 'bekle-gör' politikasının hiçbir işe yaramadığını ve bu politikanın devam etmesi durumunda yine işe yaramayacağını ifade eden Yeşiltaş, en çok Türkiye'nin Suriye'de ABD ve Rusya dahil ilgili aktörlerle birlikte siyasi bir süreç için çok çaba harcadığını vurguladı.
Yeşiltaş, ABD'nin, nüfusunun çoğunluğu Arap olan Rakka'yı almak için Kürt unsurları kullanmaya devam etmesi halinde ortaya ciddi sorunların çıkacağını kaydetti.
- Trump döneminde atılan bomba sayısı arttı
Obama yönetiminin ardından ABD Başkanı Donald Trump'ın DEAŞ'la mücadeleye hız verdiğine vurgu yapan Mark Perry ise önceki döneme göre son 2,5 ayda DEAŞ'la mücadele için özellikle Musul bölgesinde, yaklaşık yüzde 20 daha fazla bomba ve mühimmat kullanıldığını belirtti.
ABD'nin DEAŞ'la mücadelesinde kaynak meselesinin oldukça belirleyici olduğuna işaret eden Perry, Trump yönetimi ile Kongre arasında bunun önemli bir tartışma konusu olduğunu dile getirdi.
- 'Bu, komutanların savaşına dönüştü'
'Artık bombalanacak bir hedef Beyaz Saray'da değil, Pentagon'da komutanlarca belirleniyor. Bu, komutanların savaşına dönüştü.' ifadesini kullanan Perry, Obama döneminde bombalanacak yerlere nihai olarak Beyaz Saray'da karar verildiğini, artık Pentagon'da bu kararların alındığını savundu.
ABD'nin son dönemde fazlasıyla artan sivil kayıpları konusunda da Perry, Musul bölgesindeki hedefleri Iraklı yetkililerin söylediğini ve bu hedefler vurulduğunda sivil kayıplarının arttığını iddia etti.
ABD'nin Irak ve Suriye'de DEAŞ sonrası için nitelikli bir planının olmadığına dikkat çeken Perry, Washington yönetimini bunun için yeteri kadar çaba göstermemekle suçladı.
Hudson Enstitüsünden Richard Weitz, Türkiye ile Rusya arasında bir yandan PYD gerginliği yaşanırken, diğer yandan turizm ve S-400'ler konusunda sıcak gelişmelerin meydana geldiğini anlattı.
Atlantik Konseyinden Faysal Itani ise Türkiye ile ABD arasında DEAŞ'la mücadele konusunda daha önce geniş çaplı bir iş birliği olmadığını, zaman içinde iki ülke arasında artan iş birliğinin DEAŞ'la mücadeledeki etkinliği de artırdığını kaydetti.
'ABD'nin Suriye'deki Pozisyonuyla İlgili Hala Birçok Belirsizlik Var'
SETA DC tarafından düzenlenen panele katılan konuşmacılar, Suriye'deki mevcut denklemin gidişatı ve DEAŞ sonrası inşa sürecinin oluşumunda Türkiye, ABD ve Rusya arasındaki uzlaşma veya anlaşmazlıkların belirleyici olacağını vurguladı SETA Güvenlik Çalışmaları Direktörü Yeşiltaş: 'ABD’nin Suriye’deki pozisyonuyla ilgili hala birçok belirsizlik var ancak Türkiye, ABD, Rusya ve diğer aktörler arasındaki müzakerelerle Suriye’de siyasi bir çözüm bulunabilir' Araştırmacıyazar Perry: 'Artık bombalanacak bir hedef Beyaz Saray'da değil, Pentagon'da komutanlarca belirleniyor. Bu, komutanların savaşına dönüştü'