Bdp Diyarbakır Milletvekili Emine Ayna:

Şırnak‘ın Cizre ilçesinde Demokratik Özgür Kadın Hareketi (DHÖK) Kadın Aktivisitleri Komitesi tarafından BDP ilçe binası önünde "Demokratik Özerklik" mitingi düzenlendi. Canlı müzik eşliğinde düzenlenen mitinge aralarında BDP Milletvekili Emine Ayna, Uludere Belediye Başkanı Şükran Sincar, Cizre Belediye Başkan Yardımcısı Hanım Onur, Kadın Kolları temsilcileri ve çok sayıda kadın ve erkek katıldı. Demokratik Özerklik mitinginde Cizreli kadınlar canlı müzik ve havai fişek gösterisi eşliğinde Demokratik

Özerkliği kutladılar. Mitingde bir konuşma yapan BDP Milletvekili Emine Ayna, Başbakanın ‘Bizden iyi niyet beklemesinler‘ çağrısına sert bir dille cevap verdi. Ayna, "Başbakan bizden iyi niyet beklemesin diyor, biz bugüne kadar iyi niyet görmedik ki iyi niyet bekleyelim. Biz ölümden korkmuyoruz onun için Başbakan televizyonlara çıkıp askerlerle operasyon yapacağız, polislerle şehir merkezinde mücadele edeceğiz demesin. Bize gözümüzün içine baka baka diyorlar ki özerkliğin bizim hiçbir değeri ve kıymeti

yoktur diyorlar. Biz zaten sizin için bir değeri olsun diye ilan etmedik özerkliği. Biz kendimiz için, halk için, bir değeri olduğu için ilan ettik. Biz kendimizi yönetebileceğimize inandığımız için ilan ettik özerkliği. Biz artık talep etmediğimizi gerçekleştirmeye gücümüz olduğu için ilan ettik. Demokratik Toplum Kongresi Demokratik Özerkliği ilan edeceğini bir hafta önceden açıkladı. 14 Temmuz‘dan iki gün önce Silvan‘a operasyon yapılacağını basın kuruluşları duyurmaya başladı. 14 Temmuz günü Demokratik

Toplum Kongresinin Demokratik Özerkliği ilan edeceği gün Silvan‘da askeri operasyonda bu ilana Recep Tayyip Erdoğan belki 15-20 gerilayı öldürerek cevap vermek istedi. 14 Temmuz günü Silvan‘daki askeri operasyonun nedeni buydu. Ama o askeri operasyonda kendi Helikopterlerinden attıkları bombalarla ölen gerilla olmadı, ölen asker oldu ve 13 asker öldü. O 13 askerin ölümünün sorumlusu Recep Tayyip Erdoğan‘dır" dedi.

Yapılan operasyonlara da tepki gösteren Ayna, "Siz eğer askeri operasyona savaşa, gönderiyorsanız öldürme ihtimali olduğu kadar ölme ihtimali de vardır.13 asker öldü diye gazetelerde, televizyonlarda bize karşı bir linç kampanyası başlatıldı. Ondan önceki askeri operasyonda 12 gerilla öldüğünde neden kimsenin kılı kıpırdamadı. Eğer o gün 15-20 gerilla ölseydi bu basın ne diyecekti. Başbakan Erdoğan o zaman ne diyecekti. Onlar da öldüğünde onların anaları babalarının içi kan ağlamıyormuş gibi keyiflerine

bakacaklar. İşte savaş bu. Nasıl ki bundan iki ay önceki askeri operasyonda savaşın adı ölümse, bir günde yedi gerillanın öldüğünde de savaşın adı ölümse İşte Silvan‘daki operasyonda da savaşın anlamı 13 askeri kaybetmekle Ölümdür. Savaşın sadece ve sadece anlamı ölümdür. Başbakan açıklama yapıyor ve diyorki biz Özel Tim‘lerimizle, Polis‘imizle savaşa devam edeceğiz. Bizde buradan diyoruz ki bunun adı ölümdür. Çiller‘de özel Tim‘lerle, Polis‘le savaşa devam etti onlarca, yüzlerce, binlerce insan öldü ama

Kürtler bitmedi. Kürt halkının özgürlük mücadelesi bitmedi. Bugün geldiğimiz nokta doksanlı yıllarda Demirel‘in, Çiller‘in, Doğan Güreş‘in olduğu yıllarda bu savaşın en şiddetli olduğu yıllar da ben Cizre sokaklarını çok iyi hatırlıyorum. Nevruz‘da asker ve polis ablukasında öle öle gelip bu meydanlarda Nevruz‘u kutladıklarını hatırlıyorum ve Nevruz şuan özgür. İçişleri Bakanı bundan önceki günlerde veciz bir laf etti; dedi ki bu ülkeyi kanımızla kurduk kimseye vermeyiz. Bu ülke onun babasının malımı ki.

Bu ülke bizimdir. Bu yeni kurulmuş bir şirkete benziyor. Şirket kurulurken hem türk ailesi, hem kürt ailesi, hem arap ailesi hem Çerkez ailesinin hepsi bu şirketin kuruluşuna maddi manevi her türlü imkanını ortak ediyor, şirketi kuruyor ondan sonra da Türk ailesi diyor ki bu şirketin sahibi benim. Sizlerde çalışan işçilersiniz anlamı budur. İşte isyanımız da bunadır. Bu ülkenin kuruluşunda emeğimiz var, kanımız var, canımız var. Bu ülke kurulurken Atatürk bize bir söz verdi. Türkiye Büyük Millet Meclisi

(TBMM) içinde verdiği sözde Özerkliktir, Muhtariyettir. O gün Atatürk‘ün verdiği söz ihlal edildi, yok sayıldı ve meclis tutanaklarından da çıkarıldı. Hani diyorlar ki bizden iyi niyet beklemeyin. Siz seksen yıl önce onlardan beklediğimiz iyi niyeti, bizim iyi niyetimizi ve özgüvenimizi su istimal edip güvenimizi sarstılar. Bugünde sizden iyi niyet beklemiyor ve istemiyoruz. Ama bizim olanı alacağız. Kimsenin sahip olduğunda gözümüz yok demiyoruz bizim ana dilimiz olsun Türk‘lerin olmasın. Demiyoruz bizim

sadece kimliğimiz anayasada olsun Türk‘lerin olmasın. Bunun adı gasptır. Seksen yıldır bizimki gasp edildi bizim kimsenin olanını gasp etmiyoruz hakkımızı alıyoruz. Başkaban‘a söylüyorum kimsenin hakkı kimsede kalmaz, kalmıyor da" diye konuştu.

Ayna, Türkiye‘nin geçmişten ders çıkarması gerektiğini belirterek konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Türkiye Cumhuriyeti tarihinden ders çıkarsın. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde Kürtleri kim inkar etmişse, Kürtlere kim ölümü dayatmışsa, kim zulmü dayatmışsa Siyasi tarihin çöplüğünde boğulmuştur. Çiller‘e baksın ve bundan ders çıkarsın. Kendisini bekleyen o gelecekte o tarihin siyasi çöplüğü olacaktır. Başbakan‘a son söyleyeceğimiz şey şu; Ölüm bizim korktuğumuz şey değil. Bu yüzden televizyonlara çıkıp askerlerle operasyon yapacağız, polislerle şehir merkezinde mücadele edeceğiz demesin. Biz ölümden

korkmuyoruz. Yaşamı uğrunda ölecek kadar çok seviyoruz."

Demokratik Özgür Kadın Hareketinin Cizre‘de düzenlemiş olduğu Mitingde yapılan konuşmaların ardından Cizreli kadınlar Demokratik Özerkliği canlı müzik ve havai fişek gösterisi ile kutladfe diyecekti. Onlar da öldüğünde onların anaları babaları. Havai fişek gösterisi sırasında kadınların arasına düşüp patlayan bir havai fişek paniğe neden olurken yaralanan kimse olmadı. Demokratik Özerklik Mitingi gece geç saatlere kadar canlı müzik eşliğinde devam etti.