Sosyalist Demokrasi Partisi, Barış ve Demokrasi Partisi ile devrimci ve sosyalist kurumlara yönelik baskınlar ve ardından yaşanan tutuklamalar Beyoğlu'nda protesto edildi. Galatasaray Meydanı'nda oturma eylemi yapan yaklaşık 100 kişilik grup, 'İşte AKP demokrasisi. Sıra kimde' yazılı pankart ile 'Tutuklama terörüne son' , 'Sıra kimde' yazılı dövizler taşıdı.
Basın açıklaması öncesi kendisine söz verilen BDP Eş Başkanı Gülten Kışanak demokrasilerde iktidarın egemenliğini sınırlayabilen, halkın talepleri doğrultusunda politika üretilmesini sağlayabilen şeyin toplumsal muhalefet, direnme odakları, haksızlığa, yanlışlığa karşı çıkabilme olanakları olduğunu söyledi.
Türkiye'nin kendisine demokrasiyle yönetilebilen bir ülkeymiş sıfatını layık görürken tüm devrimci direnme odaklarına da baskıyı ve susturmayı layık gördüğünü belirten Kışanak, "O zaman bu demokrasi lafının altı boştur. O zaman bu bir demokrasi değil, tam tersine baskıcı bir sistemdir. Eğer bu ülkede insanlar en aykırı sözleri söyleyemeyecekse, sözlerinin gerektirdiği şekilde politikalar üretip bunu örgütleyemeyecekse bizim bu sisteme demokrasi dememiz mümkün olmayacaktır. Bugün Türkiye'nin en önemli sorunu olan Kürt sorunu konusunda çözüm perspektifi ortaya koyan, birlikte yaşamayı savunan, birlikte yaşamanın olanaklarını tartışan Türkiyeli devrimcilere karşı yapılan bu baskı ve gözaltı tutuklamaların sonu aslında Kürt sorunundaki çözümsüzlük niyetinin de bir yansımasıdır." Dedi.
'Biz bu ülkenin tüm farklılıkları ile birlikte yan yana yaşayabiliriz. Ortak bir yaşam kurabiliriz.' diyebilen devrimciler ve sosyalistlerin olduğuna dikkat çeken Kışanak şöyle konuştu: "İşte bu sesi susturmak istiyorlar. Bu sesi susturmak isteyenler, Kürt sorununu çözmek değil bu mücadeleyi çözmek ve tasfiye etmek isteyenlerdir. Bir kez daha buradan bu yaklaşımlı bu zihniyeti, AKP Hükümeti'ni şiddetle kınıyoruz. Tutuklanan arkadaşlarımızın Türkiye'nin aydınlık geleceği adına derhal serbest bırakılmasını istiyoruz. Onların mücadelesi bizim de mücadelemizdir. Türkiye'nin tüm demokratik muhalefeti ile birlikte Türkiye'nin demokrasi mücadelesini Kürt sorununu da barışçıl çözümünün her platformda savunacağız. Bundan sonrada bu baskıların işe yaramayacağını ve bu ortak mücadelenin devam edeceğini ifade etmek istiyorum. Arkadaşlarımıza saygı ve selamlarımızı gönderiyoruz."
Kışanak'ın ardından konuşan Özgürlük ve Dayanışma Partisi Genel Başkanı Alper Taş ve Emekçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sibel Uzun, Hükümet'i protesto ettikleri gerekçesiyle gözaltına alınan arkadaşlarının serbest bırakılmasını istedi.
Ortak basın açıklamasının okunması sırasında grup 'Gözaltılar baskılar tutuklamalar bizi yıldıramaz' , 'Yaşasın devrimci dayanışma' , 'Komplolar sökmedi sökmeyecek' , 'Yaşasın halkların kardeşliği' şeklinde sloganlar attı.
Açıklamaların ardından grup olaysız dağıldı.