Galatasaray'dan gönderilme nedenini anlatan Mustafa Turgun, Radyospor'a verdiği röportajda, "Bunu iki başlık altında toplayabiliriz. Birincisi rahmetli Özhan Canaydın'a yakınlığım ikincisi ise yeni yönetimin eski çalışanlarla devam etmek istememesiydi. Göreve gelen yeni yönetim eski yönetimin uzantılarını istememiştir. Bunlar normal şeylerdir." şeklinde konuştu.
Galatasaray'da sorunlar olduğunu dile getiren Mustafa Turgun, "Önemli olan krizden önce sorunları tespit edip önlemler almaktır. İki-üç ufak hamleyle önemli sorunları daha başlamadan sona erdirebilirsiniz. Ben ofisi sürekli açık olan birisiydim. Ancak şu anda Galatasaray'da benim görevimi devam ettiren Adnan Sezgin'in kapısı kapalı. Belli bir süre sonra bu sıkıntı yaşatıyor." dedi.
Galatasaray'ın son iki sezondaki kadrosunun, Galatasaray tarihinin en iyi kadrolarından biri olduğunu dile getiren Turgun şöyle devam etti;
"Çok iyi kadrolar; ancak sadece takım yapmakla bitmiyor. Soyunma odasındaki denge ve ahengi sağlayamazsanız kopukluklar oluşur. Özellikle Türkiye'de yerli oyuncularla yabancılar arasında sürekli kopukluklar vardır. Yabancı oyuncu çok fazla paralara ve havaalanında dört bin beş bin kişinin karşılamasıyla geliyor. Aldıkları ücretler de yerli oyuncudan çok fazla. Bunun için yerlilerle yabancılar arasında dengeyi korumak ve sağlamak gerek."
ARDA KAPTAN OLMAMALIYDI
Arda'nın kaptanlık konusuna da değinen Mustafa Turgun, "Arda konusu çok ayrı bir konu. Arda'yı altyapıdan tanırım. Kardeşim çocuğum gibi severim. Son iki sene de Arda'ya yapılanlar belki güzel fikirlerle yapıldı ancak dönüşü olmayan şeyler yaşandı. Arda şu an kaptan olmamalıydı. Birincisi çok genç. Daha futbolunun sorumluluğunu yeni taşımaya başlamışken, koskoca Galatasaray kulübünün sorumluluğunu veriyorsunuz. O kendini daha da geliştirmesi ve kendine konsantre olması gerekirken herkesin sorumluluğunu veriyorsunuz. Bu takımda daha önce kaptanlık yapan Hakan Şükür, Ümit Karan, Hasan Şaş gibi isimler en az 27-28 yaşında kaptan oldular. Bu açıdan Arda'nın kaptanlığı yanlış karar." dedi.
Galatasaray'ın ara transfer döneminde aldığı isimlerin hatalı isimler olduğunu vurgulayan Mustafa Turgun, "Avrupa Kupası'nda oynayacaksanız, aldığınız isimlere dikkat etmeliydiniz. Aldığınız kişi kupalarda oynamayacaksa, transferde yaptığınız samimiyeti sorgularım. Bu tamamen şova yönelik bir hareketti. Seçimi kazanmak her aday için önemlidir; ancak o arada futbol takımını yönetmek de önemlidir." şeklinde konuştu.
GALATASARAY İYİ YÖNETİLMİYOR
Galatasaray takımında sevgisizlik olduğunu söyleyen Mustafa Turgun, "Kulüpte içeride ayrı, dışarıda ayrı tavırlar sergileniyor. İçeride samimi görünüp, dışarıda birbirlerinin aleyhine konuştuklarını görmek Galatasaraylı olarak beni üzüyor. Galatasaray'ın bir üslubu vardır, buna uygun davranmak zorundasınızdır. Ancak şu anda bu tarzı Galatasaray'da görmek zor. Bu kadroyla da başarısızlığın nedeni de bu. Şu anda da Galatasaray iyi yönetilmiyor. Oradaki insanlar ellerinden geleni yapıyorlar; ancak Galatasaray iyi yönetiliyor dersem inançlarıma ihanet ederim." dedi.
2007-08 sezonunda Galatasaray'ın son haftadaki şampiyonluğunu da değerlendiren Turgun, "O şampiyonlukta, bugünkü Galatasaray'da olmayan çok düzgün bir soyunma odası vardı. Şu anda Galatasaray'ın soyunma odası dağınık, küsmüş. Son şampiyonluktaki soyunma odasında kimi isimler vardıki onlar takım için her şeyi yaptılar. Hakan Şükür, Hasan Şaş, Arif Erdem gibi isimler şampiyonluk için büyük katkılar sağladılar. Bu isimler kolay karakterde değillerdir; ancak bazı şeyleri aşmışlardır. Şampiyonluğun nasıl kazanıldığını da bilirler. Soyunma odasında herhangi bir sorun varsa önce onlar bunu görür bilir düzeltmeye çalışır ve olmazsa size söylerler. Eğer ki futbolcu soyunma odasında sizi görmüşse inanmışsa, futbolu size yaklaşır size gelemiyor mu Hasan Abi'sine Hakan Abisi'ne gider. Problem olmadan sorun orada çözülür." ifadelerini kullandı.
LINCOLN'Ü FELDKAMP KÜSTÜRDÜ
Galatasaray'dan olaylı şekilde ayrılan Lincoln konusuna da değinen Mustafa Turgun, "Lincoln geldiği yıl sezona çok güzel başlamıştı. Sezon öncesi çalışmalarında, kampta herşey yolundaydı. Ancak ne olduysa Beşiktaş maçı öncesi yapılan kampta oldu. Brezilya'dan kuzenleri gelmişti. Bir ya da bir buçuk saat Lincoln onları misafir etmiş. Aynı gece kampa kaptan Hakan Şükür'ün çocuğu da gelmiş. Maçın eşgüdüm toplantısındaydık. Orada Feldkamp, Lincoln'le Hakan'ın maç kadrosundan çıkarıldığını söyledi. Toplantı bitti; ama kimin ne konuştuğunu kimse hatırlamıyor. Ben ömrümde bir maç toplantısının dinlenmeden bittiğini ilk kez gördüm." şeklinde konuştu.
Lincoln'le Hakan Şükür arasında kavga olduğu iddialarını "Külliyen yalan" şeklinde ifadeleriyle yalanlayan Mustafa Turgun, "Rahmetli başkanımız Özhan Canaydın da daha yeni ameliyat olmuş. Neler olup bittiğini yine de yakından takip ediyordu. Ancak tüm bunların yanında, ikilinin arasında kavga olmadığını net biliyorum. Kadrodan çıkarılan Lincoln gidiyorum dedi ve gitti. Daha sonra da ben de teselli için evine gittim; ancak benden önce kaptan Hakan oraya gitmiş ve onu ikna etmeye çalışıyordu. İkisi de kadro dışıydı; ama Hakan Şükür küsmedi. Hakan ile Lincoln beni kırmayarak da Beşiktaş maçını da stada gelip yan yana izlediler. Benden önce Lincoln'ün evine giden onu sakinleştirmeye çalışan kişi Hakan Şükür'dü. Buna karşın kavga var denildi. Lincoln'de bu olayın ardından zaten bir daha eskisi gibi olmadı ve ayrılışın ilk adımları Feldkamp'la yaşanan bu tatsızlıkla başladı. " ifadelerini kullandı.
