Batman Cumhuriyet Savcısı Ercan Yalçınkaya, Ankara Adliyesi'nden Zabit Katibi Nalan Koç ile Orhan Turhan Açıkgöz'ün katıldığı duruşmaya, soruşturma yürüttüğü bir kısım şahıslarla aynı davada yargılanmak istemediğini belirten İstanbul Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Selim Berna Altay ise katılmadı.
Ankara Yargıtayevi ve Antalya Yargıtay ve Anayasa Mahkemesi Sosyal Tesisleri işletmecisi Abdulkadir Baysal ile ortağı Nesrin Söylemez'in de katılmadığı duruşmayı, zanlıların avukatlarının yanı sıra eski YARSAV Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu da takip etti.
Duruşmada savunmasını yapan Batman Cumhuriyet Savcısı Ercan Yalçınkaya, telefon dinlemelerin delil niteliğinin olmadığını ileri sürerek bunların teknik olarak değiştirilme ihtimalinin bulunduğunu söyledi. Hadiselerin olduğu dönemde Ankara Adliyesi'nde cumhuriyet savcısı olduğunu, bu sebeple yetkinin Sincan Ağır Ceza Mahkemesi'ne ait olduğunu savunan Yalçınkaya, Bakırköy 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nin yetkisinin olmadığını ileri sürdü.
Müfettişlerin dosyayı incelemeden, herhangi bir araştırma yapmadan çalışma yaptığını iddia eden Yalçınkaya, hakkında verilmiş dinleme kararı bulunmadığını belirterek tesadüfen elde edilmiş bir delilin de olmadığını ifade etti. Asıl dinleme konusunda kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğini hatırlatan Yalçınkaya, dinleme kayıtlarının silinmediği için suç işlendiğini belirtti.
Savunma hakkının ihlal edildiğini iddia eden Yalçınkaya, afaki isnatlarla suçlandığını savundu. Abdulkadir Baysal'ı işletme sahibi olarak tanıdığını dile getiren Yalçınkaya, Baysal'ın üst düzey yargı mensuplarıyla diyalog içinde olduğunu belirterek o dönemdeki Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Boyrazoğlu'nun da Baysal'a itibar ettiğini ileri sürdü.
Baysal ile herhangi bir ilişkisinin bulunmadığını iddia eden Yalçınkaya, İzmir'e gitme nedenini ise eşinin öğretmen olan dayısının bir sorunundan dolayı olduğunu ifade etti. Telefon kayıtlarını kabul etmediğini vurgulayan Yalçınkaya, suçlamaların iftira olduğunu savundu.
Asıl suçluların devletin imkanlarını kullanarak kendisini suçlayanlar olduğunu ileri süren Yalçınkaya, onların yargılanması gerektiğini iddia etti. Telefon dinlemelerinin hukuka aykırılığının tespitini isteyen Yalçınkaya, telefon kayıtlarının imhasını istedi. Batman'da görev yapması nedeniyle duruşmalardan 'vareste' tutulmasını talep eden Yalçınkaya, 10 sayfalık savunmasını sundu.
SAVCILARLA BU KADAR KOLAY İRTİBAT KURULUP İŞ YAPTIRILMASI ZORUMA GİTTİ
Tanıklardan Fahrinaz Ünlü ise Yalçınkaya'nın normalin üstünde odasında bulunmadığını belirterek, dosyaların nasıl dağıtıldığı konusunda bilgisinin bulunmadığını söyledi. Tanık olarak dinlenen avukat Murat Güllü de karşı taraftan davadan vazgeçilmesi konusunda taleplerin olduğunu belirtti.
Mehmet Aktarlı'nın gerçekten çok kısa sürede tahliye olduğunu dile getiren Güllü, saldırıya uğrayan müvekkilinin bu duruma içerlediğini anlattı. Kendisinin de tahliyeyi yadırgadığını vurgulayan Güllü, bir ayarlama yapıldığına tanık olmadığını ifade etti. Dosyanın olağanüstü bir hızla geliştiğini dile getiren Güllü, bu kişilerin cumhuriyet savcılarıyla irtibatı bu kadar kolay kurmaları ve işlerini halletmelerinin çok zoruna gittiğini vurguladı.
Tanık ifadeleriyle ilgili konuşan Batman Cumhuriyet Savcısı Ercan Yalçınkaya, aleyhindeki beyanları kabul etmediğini belirterek müfettişlerin çarpıtarak ifade aldığını iddia etti. "Haklarında soruşturma yürüttüğü bir kısım şahıslarla aynı davada yargılanmasının meslek onuru ile bağdaşmadığını ve hakkındaki davanın ayrılmasını ya da duruşmaya katılmadan talimatla ifadesinin alınmasını" daha önce talep eden İstanbul Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Selim Berna Altay ise yine duruşmaya katılmadı.
Yargıtay 5. Ceza Dairesi Başkanı Ahmet Ceylani Tuğrul da Altay hakkında yazılan müzekkereye cevap verilmediğini söyledi. Altay'ın savunması için yazılan talimatın cevabının beklenmesine karar verildiğini dile getiren Tuğrul, Batman Cumhuriyet Savcısı Yalçınkaya'nın 'vareste' talebinin de kabul edildiğini açıkladı. Duruşma ileri bir tarihe ertelendi.