CHP İzmir Milletvekili Dr. Aytun Çıray 7 Temmuz Pazar günü Meclis Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmasında, ücret rejimini düzenleyen 666 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'de yeni bir düzenlemeye gidilmek istendiğini bu maddeyle Hükümetin ücret düzenini önce bozduğunu sonra da tekrar düzeltmeye çalıştığını belirterek, “Her şeyi bir araya toplarsanız ve yeterli bir tartışma ortamını sağlamazsanız, Meclisi devre dışı bırakmaya çalışırsanız sürekli kanun çıkarırsınız; bu Meclisi kanun fabrikası hâline getirirsiniz, bir gün yapar bir gün düzeltmeye çalışırsınız. Bu ülkenin zamanını da, parasını da boşuna harcamış olursunuz, çıkardığınız kanunlarla hukuk düzenini bozuyorsunuz, sonra da bozduğunuz hukuk düzenini tekrar düzeltmeye çalışıyorsunuz.” dedi.
Çıray, eleştirilerini şöyle sürdürdü:
"Benzer bir durum kürtaj tartışmalarıyla ortaya çıkan sezaryen yasasında yaşandı. Kanuna bir madde koydunuz ve yasadan kürtaj ile Sağlık Bakanlığı bürokratlarına zam çıktı. Her kanunun içine fark ettirmeden bazı maddeler koyuyorsunuz. Bu madde, tam 3 boyutlu bir skandal oluşturmuştu o dönemde. Bunlardan bir tanesi, Anayasa'ya aykırıydı. İkincisi, devletin mali rejimini bozdunuz, üst düzey bürokratların sözleşmeli olabileceği kriterini getirdiniz. Bu devlette ilk defa olan bir şey ve aynı zamanda, devlet hiyerarşisini bozan bir sistem. O kanun maddesinin aynı zamanda üçüncü ve en önemli boyutu, ahlaki açıdan skandal olmasıydı. Sağlık Bakanlığı bürokratlarına bu maddeyle 6 bin lira zam yapılmış oldu, devletin diğer bürokratlarına değil, sadece Sağlık Bakanlığı bürokratlarına. Bir yandan, Sağlık Bakanlığı tüm valiliklere genelge gönderiyor "Doktorlar çalıştığı yerlerin sınırları içinde ikamet etmelidir:" deniliyor; diğer yandan, çıkarılan bu kanunla bu genelgeye paradoks bir durum ortaya konuluyor ve Sağlık Bakanlığının bürokratları bir saadet zinciri anlayışı içerisinde hastanelerde çalışan sözleşmeli personel olarak gösteriliyor. Eğer hakikaten, bu, farkında olmadan bir bürokratik operasyonsa ben şimdi sizi iyi niyetle uyarmış oluyorum. Bu sorunu derhâl çözmek gerekir. Eminim, AKP Grubu da bu maddelerin birçoğunun aslında ne anlama geldiğinin farkında olmadan oyluyor.
Çıray konuşmasının devamında “Ben bir soru önergesi verdim, bana gelen cevapta sadece, yurttaşlarımızın hastaneye adım attıkları anda alınan katkı paylarının bir yıllık miktarı 2 milyar 132 milyon lira. Vatandaştan alınan toplam katkı payını hesapladığınız zaman, bir yıl içerisinde cepten sağlık harcamalarını 11 milyar liraya çıkarmış oluyorsunuz. Peki, sağlık politikalarını devraldığınız 2002 yılında bu ne kadardı? 2,5 milyar liraydı. Bir yandan "Muayenehaneleri kapattık." diye övüneceksiniz diğer yandan devleti büyük bir muayenehane hâline getireceksiniz. Bunların hepsini ahlaki bulmuyorum.” dedi.
Konuşmasının sonunda, OECD'nin 2013 sağlık verilerine değinen Çıray, Türkiye bütün sağlık göstergelerinde sonuncu sırada ya da sondan ikinci sırada olduğunu, söyleyerek “Biz sağlık politikalarındaki başarılı olan kısımları övmeye devam edeceğiz ancak bu söylediğimiz şeyler, aynı zamanda Türk milletinin sağlığı için de ve sağlığın partiler üstü bir siyasetle götürülmesi konusunda önemli uyarılardır.” Biz devlette bunları yaşayıp gelerek, deneyerek öğrendik. sizden ricamız, hiçbir komplekse kapılmadan bu eleştirileri ciddiye alarak çaresini bulmanızdır" diyerek sözlerini tamamladı.
Hükümetin Sağlık Politikalarına Eleştiri…
CHP İzmir Milletvekili Dr. Aytun Çıray 7 Temmuz Pazar günü Meclis Genel Kurulunda yaptığı konuşmada hükümetin sağlık politikalarını eleştirdi.