İslam İşbirliği Teşkilatı 6. Sağlık Bakanları Konferansı

Sağlık Bakanı Demircan:'(ABD'nin Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıma planı) Bunu kesinlikle kabul etmiyoruz ve kabul etmeyeceğiz. Böyle bir adım, uluslararası hukukun ve Birleşmiş Milletler kararlarının açık ve ağır bir ihlalidir. Tüm İslam alemi derinden yaralanmakta, barış sürecinin başarı şansı yok edilmektedir. Kudüs, İslam aleminin kırmızı çizgisidir. ABD yönetiminin, bu vahim hatadan dönmesini temenni ediyoruz'

Sağlık Bakanı Ahmet Demircan, ABD Başkanı Donald Trump'ın Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıma planına ilişkin, "Bunu kesinlikle kabul etmiyoruz ve kabul etmeyeceğiz. Böyle bir adım, uluslararası hukukun ve Birleşmiş Milletler kararlarının açık ve ağır bir ihlalidir. Tüm İslam alemi derinden yaralanmakta, barış sürecinin başarı şansı yok edilmektedir. Kudüs, İslam aleminin kırmızı çizgisidir. ABD yönetiminin bu vahim hatadan dönmesini temenni ediyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

Suudi Arabistan'ın ev sahipliğinde, 56 ülkenin sağlık bakanları ve üst düzey yöneticilerinin yer aldığı "İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) 6. Sağlık Bakanları Konferansı" Ritz Carlton Otel'de başladı.

Cidde'de iki gün sürecek konferansın açılış oturumunu, İİT Sağlık Yönlendirme Komitesi Başkanı olarak Sağlık Bakanı Ahmet Demircan'ın yürüttüğü konferansta, AK Parti Rize Milletvekili Hikmet Ayar, AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet İlker Çitil ve CHP İçel Milletvekili Aytuğ Atıcı da yer aldı.

Sağlık Bakanı Demircan, burada yaptığı konuşmada, konferansın tüm Müslümanların ve insanlığın sağlığı, huzuru, güvenliği ve refahı için hayırlı bir geleceğe vesile olması temennisinde bulundu.

Müslümanların ilk kıblesi Mescidi Aksa'ya karşı düzenlenen kundaklama eylemi sonrasında ulvi bir amaç için temelleri atılan İİT'nin çatısı altında birleştiren bağın, diğer uluslararası örgütleri oluşturan bağlardan çok farklı olduğunu vurgulayan Demircan, "Bu bağ, din-i mübin-i İslam'dan kaynaklanan ortak inancımız ve kardeşliğimizdir. Bu kardeşlik ırk, dil veya bölge temelinde değildir. Ferdi çıkarlar temelinde bir kardeşlik hiç değildir. İman ekseninde, yüce değerler ve yüksek idealler etrafında şekillenen İslam kardeşliğidir. Müslümanlar, aynı bütünün parçalarıdır, birbirinin tamamlayıcılarıdır. Müslümanlar, aynı bedenin organları, aynı binanın tuğlaları gibidir." ifadelerini kullandı.

Demircan, Müslümanın, Allah'a ve onun emirlerine itaat eden ve Allah'ın yarattığı bütün mahlukata şefkat nazarıyla bakan, kendisi için istediğini kardeşi için de isteyen insan olduğunu dile getirerek, Müslümanın, kardeşine sırt çeviremeyeceğini, sıkıntılı anında ona destek olarak üzüntüsü paylaşması gerektiğini söyledi.

İİT'de başta Kudüs ve Filistin davası olmak üzere İslam ülkelerinin iş birliği ve dayanışmasının gerçekleştirilmesi için teşkil edilmiş bir zemin olduğunu belirten Demircan, bu bakımdan İİT'ye özel önem ve öncelik verdiklerine dikkati çekti.

Sağlık ve sağlıkla ilgili konuların küresel gündemin bütüncül parçası haline geldiğine işaret eden Demircan, "57 üye ve 5 gözlemci ülkesiyle, Birleşmiş Milletler'den sonra en çok üye sayısına sahip olan, Latin Amerika'dan tutun Avrupa’ya, Asya’ya ve tüm Afrika’ya yayılan bir coğrafyaya nüfuz eden İİT, küresel sağlık politikalarının oluşturulmasında seyirci olarak kalamaz. Bu sebeple, sağlık alanında Teşkilat tarafından atılan her türlü adımı canı gönülden destekliyorum." dedi.

Demircan, konferansın dönem başkanlığını üstlenecek Suudi Arabistan Krallığı Sağlık Bakanı Tevfik Al Rabiah'a ve Genel Sekreter Yusuf Al Othaimeen'e çalışmalarında başarılar diledi ve Türkiye'nin iş birliğine her zaman hazır olduğunu bildirdi.

Konferansın beşincisinin iki yıl önce Türkiye'nin ev sahipliğinde İstanbul'da gerçekleştirildiğini, Sağlık Yönlendirme Komitesi dönem başkanlığı görevinin de Endonezya'dan Türkiye'ye geçtiğini anımsatan Bakan Demircan, şöyle konuştu:

"Şu konuda sizi temin ederim ki ülke olarak bu görevi aldığımız andan itibaren sağlık ve dış politika alanındaki en öncelikli gündem maddelerimizden birisi İİT kapsamındaki yetki ve sorumluluklarımız olmuştur. Bu iki yıllık dönem başkanlığımız süresindeki bazı tespitlerimi sizlerle paylaşmak isterim. Esasen burada ilk akla gelen eksiklikler mali ve insan kapasitesi eksikliğidir. Ancak en önemli eksik gördüğüm nokta farkındalıktır. Sekretaryanın faaliyet programında sağlığın yeri, üye ülkelerin sağlık gündeminde İİT’nin yeri ve küresel sağlıkta İİT’nin yeri konularında ciddi bir farkındalık çalışması yapmamız gerektiğini düşünüyorum. Tüm üye ülkelere teşkilatımızı mali ve kurumsal açıdan destekleme konusunda görevler düştüğünü belirtmek isterim. Sağlık alanında bir problemle karşı karşıya kalan bir üye ülkenin İİT’den beklentileri olmalıdır. Oluşacak bu talep ve ihtiyaçlara karşılık verebilme gerekliliği bu teşkilatı daha ileri taşıyacaktır."

- "Kudüs davası müşterek davamızdır"

Bakan Demircan, Filistin'in, işgal ve abluka şartlarında ciddi sıkıntılar içinde tüm Müslümanlar adına varlıklarını devam ettirmeye ve özellikle Kudüs'e sahip çıkmaya çalıştığının altını çizerek şöyle devam etti:

"Mescid-i Aksa ve Kudüs davası, İslam İşbirliği Teşkilatının kuruluş gerekçesidir. Filistin devletinin 1967 sınırları içinde başkentinin Kudüs olarak kurulması Ortadoğu'da ve barış ve istikrarın sağlanmasının temeli olduğu gibi tüm İslam aleminin müşterek ideali ve davasıdır.

Amerika Birleşik Devletleri yönetimince, Kudüs'ün İsrail'in sözde başkenti olarak tanıma ve büyükelçiliğini bu kutsal şehre taşıma niyetinin artık açık edilmesi büyük bir kaygıyla takip edilmektedir. Bunu kesinlikle kabul etmiyoruz ve kabul etmeyeceğiz. Böyle bir adım uluslararası hukukun ve Birleşmiş Milletler kararlarının açık ve ağır bir ihlalidir. Tüm İslam alemi derinden yaralanmakta, barış sürecinin başarı şansı yok edilmektedir. Kudüs İslam aleminin kırmızı çizgisidir. ABD yönetiminin bu vahim hatadan dönmesini temenni ediyoruz."

Rohinga Müslümanlarının da ağır zulüm ve şiddet karşısında vatanlarını, evlerini terke zorlandığını hatırlatan Demircan, Bangladeş'in onlara kucak açtığına ancak kamplarda sağlık, barınma ve beslenme ihtiyaçlarının büyük olduğuna dikkati çekti.

Demircan, İslam ülkeleri olarak dayanışma anlayışı içinde mağdur ve muhtaçlara sosyal, insani ve ekonomik yardımları daha güçlü ve etkin biçimde ulaştırmak zorunda olduklarını vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Türkiye olarak, yardıma ihtiyacı olan bütün kardeş İslam ülkelerine ve Müslüman azınlık ve topluluklara elimizden gelen her türlü yardımı süratle ve devamlılık arz edecek surette sağlama gayretindeyiz. 'İnsanların en hayırlı olanı, insanlara en faydalı olandır.' buyuran Peygamber Efendimizin izinden yürüme gayret ve çabası içindeyiz. İslam dünyasını ilgilendiren her meseleye, İslami ve insani nazarla bakıyoruz. Bakmaya devam edeceğiz.

Suudi Arabistan Krallığı Sağlık Bakanlığının bizim başlattığımız çalışmaları daha ileriye taşıyacağından, yapamadıklarımızı ise hayata geçireceğinden şüphe duymuyorum. Bu anlayış ve bayrak yarışı ile İİT’nin küresel sağlıkta olması gerektiği konuma doğru her geçen gün hızlı adımlarla ilerleyeceğini ümit ediyorum. Her ne kadar bu bayrağı teslim etsek de Türkiye olarak aynı gayret ve azimle çalışmalarımızı sürdürerek Suudi kardeşlerimize her türlü desteği vereceğimizi ifade ediyorum."

Sağlık Bakanı Ahmet Demircan'ın konuşmasının ardından konferans yönetimi için seçim yapıldı ve Türkiye dönem başkanlığını ev sahibi ülke Suudi Arabistan'a devretti.

Daha sonra, konferansa katılan ülkelerin heyet başkanları "aile fotoğrafı" çektirdi. Konferansta, "Bütün Politikalarda Sağlık" teması altında çeşitli programlar gerçekleştirilecek.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile