Kılıçdaroğlu'nun sözlerinin aslı astarı yok

Beyaz Tv ekranlarında Ferda Yıldırım’ın hazırlayıp sunduğu ‘Oy Pusulası’nın dün akşam ki konuğu Ak Parti Grup Başkanvekili Suat Kılıç’tı. Samsun’dan gerçekleştirilen canlı yayında konuşan Suat Kılıç, ana muhalefet lideri Kemal Kılıçdaroğlu hakkında sert söylemlerde bulundu.

Kılıçdaroğlu’nun dayanağı olmadan çeşitli ithamlarda bulunduğunu söyleyen Kılıç “Kılıçdaroğlu üniversitede ki başörtüsü sorununa katkı sağlayabiliriz dediğinde, kendi parti meclisi üyeleri tarafından yalanlandı. Ve bu görüş Kılıçdaroğlu’nun şahsını bağlar, CHP’yi bağlamaz” dediler. Bizde o tarihten itibaren öğrendik ki Türkiye’de, Genel başkanı tarafından ifade edilen görüşler, Genel başkanını bağladığı halde partisini bağlamayan partilerde varmış. Böyle bir partide CHP’ymiş.” diyerek Kılıçdaroğlu’nun sürekli geri adım attığını söyledi.

YALAN MAKİNASI
Kemal Kılıçdaroğlu için ‘Yalan Makinesi’ tabirini kullanıldığını ifade eden Suat Kılıç “Kılıçdaroğlu’na Yalan makinesi diyenlerde var. Yalan makinesine bağladılar, sigortası attı diyenlerde var. Siyasi aktörlerin aile bireylerini, eş ve çocuklarını siyasetin malzemesi haline getirmemeye bugüne kadar büyük özen gösterdik. Kılıçdaroğlu eski SSK Genel Müdürü olması dolayısıyla, SSK kanununda ki değişikliği en erken fark eden kişi oldu. SSK kanununda bizim dönemimizde yapılan değişiklik doğrultusunda torununa sigorta yaptı ve torununu reklam oyuncusu olarak gösterdi. Ve ilk defa bir siyaset adamı torununu sigortalattırma unvanını kazanmış oldu.” dedi

Siyasette seviyeye inandıklarını kaydeden Suat Kılıç “Biz bunlara girmemeyi uygun gördük, Şu an bile doğru yaptım yanlış yaptım muhasebesini kendi vicdanımda yapmaya devam ediyorum. İnsanların eş ve çocukları, oğulları,gelinleri, torunları siyasi arenanın tüketim malzemesi haline getirilmemeli. Bunlar üzerinden siyaset yapılmamalı.” diye konuştu.

Ferda Yıldırım Kılıçdaroğlu’nun Başbakan Erdoğan’ın Ürdün Kralına özel uçakla davetiye götürdüğü iddiaları hakkında Suat Kılıç’a bir soru yöneltti. Kılıç ise bu soruya şu sözlerle yanıt verdi.
SÖZLERİNİN ASLI ASTARI YOK
“Başbakan eşiyle birlikte eşiyle birlikte resmi bir ziyaret gerçekleştiriyor. Bu resmi ziyaretlerin akabinde bir düğün davetiyesini Ürdün kralına takdim ediyor. Gitmişken bir davetiyeyi Ürdün Kralına vermesinin önünde yasal bir engel var mıdır? Başbakan bu kadar problem arasında, sırf bir davetiye için Ürdün’e gidecek zamanı olabilir mi? Bizim başbakanımızın kızının düğününe Ürdün Kralının katılması bu kadar elden davetiyeyi götürecek kadar önemli olabilir mi?Bu cümleleri kuran insanın sayın başbakana yönelik büyük bir kompleksi vardır demektir. Bu kompleksi hiçbir zeminde aşamadığı için, hiçbir zeminde yarışamadığı için, adeta aile bireylerine saldırma başlığını burada tercih ediyor. Bu çok büyük bir ayıp. Ayıp olmanın ötesinde, alenen yalan bir ifşaat. Tamamen yalan dört dörtlük bir yalan. O nedenle yalan kavramının bu siyasetçiyle bu kadar örtüştüğünü ifade etmek artık nezaketsizlik sayılmayacaktır. Demek ki söyleyecek hiçbir şey kalmadı. Söylediklerinin de bugüne kadar aslı astarı olmadı.”

KAYSERİ’DEN BİR ŞEY ÇIKMADI
Kılıçdaroğlu’nun, Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki içinde aslı astarı olmayan iddiaları gündeme getirdiğini anlatan Suat Kılıç “Kayseri Büyükşehir Belediyesi ile ilgili bir dizi yalanları gündeme getirdiler. Bugün onların hepsi unutuldu. Niye unutuldu?Hepsi çürütüldü. Kayseri Belediye Başkanımın bizzat hakkında suç duyurusunda bulunduğu kişinin beyanlarına bakarak, ana muhalefet lideri ithamlarda bulundu. Oysa ki belediye başkanı o kişi hakkında bizzat suç duyurusunda bulunmuştu.” dedi.

Kılıçdaroğlu’nun eski bakanların yolsuzluk yaptığı iddialarının sorulması üzerine ise Suat Kılıç şöyle yanıt verdi;

KILIÇDAROĞLU GÜVENİLMEZ BİRİSİ
“Kılıçdaroğlu’nun ne kadar güvenilmez birisi olduğunun göstergesi aslında bu yaklaşım. TOBB’nun Genel Kurulunda eski bakanlarımızda Kürşat Tüzmen, nedendir bilinmez Kılıçdaroğlu’na bir yakınlık gösterdi ve onunla bir süre sohbet etti. Anlaşılıyor ki Kılıçdaroğlu kendisi ile yapılan birkaç dakikalık sohbeti bile, miting meydanlarında eline mikrofonu alarak istismar edecek kadar güven vermekten uzak bir devlet adamı. Daha doğrusu bu kadar güven vermeyecek bir adamın devlet adamı olması mümkün değil. O nedenle değerlendirmeye değer bir siyasi duruşlu da söz konusu değil. Kabine dışında kalan yada liste dışında kalan bakanların varlığından hareketle, bu bakanların yolsuzluk yapabileceğini iddia edecek kadar çirkinleşti. O zaman ben kendisine şunu soruyorum. CHP seçime giderken 104 milletvekiline sahipti. Bu milletvekillerinden 70 tanesi yok. Kılıçdaroğlu yolsuzluğa bulaştıkları için mi, bu milletvekillerini liste dışı bıraktı? Çıksın bu soruya cevap versin. Onun düz mantığı ile gidersek geleceğim nokta burasıdır.”

MUHALEFETİN M’si BİLE EMANET EDİLMEZ
CHP Liderinin Bakan Hayati Yazıcı’ya yönelttiği e-posta iddialarına da cevap veren Kılıç “Bir ana muhalefet lideri düşünün ki, elektronik postayla ÖSYM başkanından kendi yeğenini bir tıp fakültesine yerleştirme talebinde bulunabileceğini düşünüyor ve buna inanıyor. Buna inanan bir muhalefet liderine, bırakın ana muhalefeti muhalefetin M’sini bile emanet etmek uygun değildir, caiz değildir, doğru değildir. Siz böyle bir siyasetçiyi devleti ve devletin her şeyini emanet edebilir misiniz? Önüne gelene belge diye inanan, her iftirayı her dedikoduyu yolsuzluk iddiası ile gündeme taşıyan bir siyasetçiye güven duyulabilmesi mümkün müdür? Hayati Yazıcı e-postayla ÖSYM’den ricacı olacak. Bu deli saçmasıdır.” diye konuştu.

SANDIKTA HESABINI VERİRLER
MHP ve CHP’nin demokrasiye müdahale planları nedeniyle tutuklu bulunan isimleri aday göstermesine seçmenin tepki vermesi gerektiğini kaydeden Kılıç “MHP ve CHP Engin Alan gibi Mehmet Haberal gibi isimlere liste başı yer vermesinin bedeli sandıkta ödeyecektir. CHP ve MHP’nin Ergenekon’un tutuklu sanıklarını aday göstermesinin bedelini sandıkta ödemesi lazım. Türk demokrasinin açılması için CHP ve MHP seçmeninin bu hesaplaşmayı yapması lazım.” diye konuştu.

BEYAZ GAZETE