Bir dizi ziyaretlerde bulunmak için Trabzon'da bulunan Derviş Eroğlu, Avrasya Üniversitesi’ni ziyaret etti. Eroğlu, burada yaptığı konuşmada, Kıbrıs'ta müzakere masasında dirsek çürütmeye devam ettiklerini söyledi.
"1959-60'larda başlayan Kıbrıs görüşmeleri, bizim cumhuriyetten dışlanmamızla uzun süre sessizliğe büründü. 1968'de tekrar müzakereler başladı, halen müzakere masasındayız. Ucu açık müzakereler devam ediyor." diyen Eroğlu, "Şu anda üzerinde hassasiyetle durduğumuz konu artık bu müzakereler ucu açık bir şekilde devam edemez. Yıllardır Kıbrıs sorunu masada, yıllarca tutanak okuduk. Şimdi tutanak yazıyoruz. Kıbrıs müzakerelerine artık bir son verme zamanı gelmiştir diye düşünüyorum." şeklinde konuştu.
Müzakerelere bir zaman limiti koyulması gerektiğini dile getiren Eroğlu, "Diyelim ki mesela 6 ay içinde biz bu Kıbrıs sorununu şöyle ya da böyle bitirme kararındayız. Anlaşabileceğimiz masada mümkün olabilirken anlaşamamamız da mümkün. Çünkü 48 yıldır Kıbrıs sorununun görüşülmeyen ve tartışılmayan bir tarafı kalmamıştır. Niyet varsa bir hafta içinde bile anlaşılabilir. Ama komşumuzda niyet yok. Maalesef bizi cumhuriyetten dışladıklarından sonra Kıbrıs Cumhuriyeti devleti onlara bırakılmıştır." dedi.
"KIBRIS SORUNU ÇÖZÜLSE DE TÜRKİYE AB'YE ALINMAYACAK"
Avrupa Birliği (AB)'nin Türkiye'yi üyeliğe kabul etmezken, henüz problemleri bitmemiş, sorunları çözülmemiş Güney Kıbrıs Rum devletini Avrupa Birliği'ne üye yaptığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Eroğlu, "Güney Kıbrıs Rum devleti 1 Temmuz'da dönem başkanı olacaktır. Türkiye'ye gelince 'Kıbrıs sorununu çöz öyle gel' diyorlar. Bu iş, işin hikâye tarafı tabi. Kıbrıs sorunu çözülse bile Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne girmesi mümkün görünmüyor." şeklinde konuştu.
"2023'den sonra Türkiye'nin çok daha güçlü olacağı bir dönemde ne olur?" diye soran Eroğlu, şöyle konuştu: "O zaman da Avrupa Birliği kalır mı? Onları da tartışmak gerekir ama şu anda biz ambargolar altında yaşamaya mahkûm edilen tarafız. Kim uyguluyor bunu bize? Bütün dünya. O nedenle de ambargolar altında da müzakerelere devam etmenin anlamı yok. Biz ambargolar altında müzakerelere oturduğumuz sürece hele de ucu açık müzakereler devam edecek, Rumların düşüncesi kabul görürse demek ki biz müzakere masasında dirsek çürütmeye, Rumların uzlaşmazlığına seyirci kalacağız. Kıbrıs'ta bir çözüm olacaksa sadece karşı tarafın değil benim istediğim de olmalı. Tarafların istekleri orta bir noktada buluşacak ve ona göre müzakereler devam edecek. 2013'ün Şubatı'nda Rumların cumhurbaşkanlığı seçimi olacağını dikkate alırsak, bu arada görüşmenin de bir anlamı yok. Onun için biz diyoruz ki artık teknik düzeyde güven artırıcı önlemleri görüşüp metodolojiyi ortaya koyalım. Hangi koşullarda müzakere masasında müzakere edeceğiz, onu tartışalım."
"UCU AÇIK MÜZAKERELERDEN BİR SONUÇ ALMAK MÜMKÜN DEĞİL"
"Bizim inancımız odur ki ucu açık müzakerelerin devamından bir sonuç almak mümkün değil." diyen Derviş Eroğlu, "Güvenlik Konseyi'nde onların savunucuları var. Ağa babaları var. Rusya, Fransa ve Çin gibi. Bizim lehimize olan her şeyi veto etme alışkanlıkları olan maalesef 3 ülke. Kıbrıs'la ilgili garantör 3 ülke vardır. Türkiye, İngiltere, Yunanistan. Bizim önerimiz bu 3 garantör ülkenin katılımıyla ayrıca Türk toplumu lideri ve Rum toplumu liderinin de katılacağı 5'li bir zirvede, biz bu sorunu çözmeye çalışalım. Sorunun çözülüp çözülmeyeceğini dünya da görsün, anlasın. Artık çözülecekse çözülür. Çok şükür açıkta değiliz, anavatanımız Türkiye yanı başımızda. Anavatanımızla işbirliği içinde kurduğumuz Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti devletimiz var. Ayrı bayrağımız, ayrı devletimiz var. Kurum ve kuruluşlarıyla uluslararası hukuka göre devlet olarak tanımlanacak bir yapımız var. Tanınma sonradan gelir. Bizi anavatanımız Türkiye tanıyor. Bugün için yeterli, yarın için daha başka devletlerin de bizi tanıması en samimi arzumuzdur. Eğer anlaşma olmayacaksa bunu altını çizerek söylüyorum. Ama anlaşmadan çok uzak olduğumuzu ben de söyleyeyim." diye konuştu.
Müzakere masasındaki görüşmelerinin durduğuna dikkat çeken Eroğlu, "Bizim önerimiz teknik komiteler, güven artırıcı önlemleri tartışsın. Cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra da yeni bir masa, yeni koşullar Kıbrıs'ta bir çözüm olacaksa sadece Rumların istediği şekilde değil, bizim istediğimiz şeklin de biçimlendirilerek oluşturulacak masada görüşmeleri devam ettirmemizde fayda var diye düşünüyorum. Onun için bugün sizlere, yarın anlaşma olacak müjdesini veremiyorum. Bende de o umut kalmamıştır. Çünkü müzakerelere başlarken umutla başlamıştık. Rumları tanıdıkça öyle bir anlaşma niyetlerinin olmadığını gördük. Sadece almayı düşünen bir zihniyet ile karşı karşıyayız. Bizim dinimizde bir söz vardır. Alma sadece Allah'a mahsustur. Sen durmadan almak istiyorsun. Biraz da bize bir şeyler vermekten bahset, adamın öyle bir niyeti yok. O zaman 'al-ver'in olmadığı bir masada, anlaşmanın olmayacağını söylemek de anlaşmaya varmanın mümkün olmadığını söylemek de herhalde zor olmasa gerek." ifadelerini kullandı.KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, daha sonra Dünya Ticaret Merkezi’nde düzenlenen Goldexpo Karadeniz 4. Trabzon Mücevher ve Saat Fuarı’nın açılışına katıldı.
Eroğlu, Trabzon Valisi Recep Kızılcık, Rize Valisi Seyfullah Hacımüftüoğlu ve diğer yetkililerle fuarın açılış kurdelesini kestikten sonra stantları gezdi.Eroğlu, daha sonra Vali Recep Kızılcık ve diğer yetkililerle Maçka ilçesinde bulunan tarihi Sümela Manastırı’na gitti. Programının yoğunluğu nedeniyle patika yolu yürümeyen Eroğlu, manastırı uzaktan seyretmekle yetindi .
KKTC Cumhurbaşkanı Eroğlu: Ucu Açık Müzakerelerden Bir Netice Alınamaz
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Kıbrıs’ta ucu açık müzakerelerden bir netice alınacağına inanmadığını söyledi.