Hülya Avşar için 'Onun kültürü jüri başkanlığına yetmez ' diyerek 49. Antalya Altın Portakal Ulusal Jüri üyeliğinden çekilen usta oyuncu Levent Kırca, geçen ay 'Asıl siz festival bittikten sonra kopacak kıyameti görün ' demişti. Kırca, festival sonuçlarını Milliyet'e değerlendirdi. Avşar'ın özellikle Çağatay Tosun'un 'Derin Düşün - ce ' filmini çocuk pornosu olarak değerlendirip psikologlara izleterek büyük bir skandala imza attığını belirten Kırca, ayrıca 'En İyi Kadın Oyuncu ' dahil 5 dalda yabancılara ödül verilmesini de eleştirdi. Kırca, şöyle konuştu:
'Hülya ensest ilişkiyi anlatıyor dediği film için kendi başına psikologlardan raporlar falan almış. Psikologlar da filmin lehine karar vermiş. Bu çok büyük bir skandal. Kızlık raporu alır gibi rapor aldı, böyle saçma ve ayıp bir şey olabilir mi? Bana başta 'Levent Kırca biz işimize bakalım, aman sende' diyen diğer jüri üyeleri de kalkıp bu kez birlikte Hülya Avşar'a karşı kendilerine leke düşmesin diye bir bildiri yayınladılar. Ellerine yüzlerine bulaştırdıkları, sanatçıları küstürdükleri bir festival oldu. Çağatay Tosun'u kırdılar ama bence onun filmi ödül almış gibi oldu. Tam tersi çok reklamı oldu. Ben de merak ediyorum, koşa koşa gidip izleyeceğim. Bir de Türk sinemasına destek vermek için yapılan bir Türk festivalinde 5 ödülün yabancılara verilmesi de bir sanatçı olarak beni mutlu etmedi. Yerli isimlere ödül vermeyerek tartışma ve mukayese olanağını da kaldırmaya çalışmışlar sanki... Dilerim seneye daha adaletli bir festival yaşanır. '
'Derin Düşün - ce ' ekibi katılmadı
“Derin Düşün-ce” filmi sayesinde festivale damgasını vuran yönetmen Çağatay Tosun ve ekibi final gecesine katılmadı. Festivalden filmi kovacağını söyleyen Hülya Avşar ise tören öncesi 'Türk toplumunun izleyebileceği filmlerden yanayım. Onun 16 yaş üstü bir film olduğunu düşünüyorum. Bilmediğimiz bir konuyu işlemişler. Bir kere filmi çok beğendiğimi söylüyorum. Her şeyiyle çok başarılı bir film ama içerik açısından beni rahatsız etmiştir. Hiçbir jüri üyesi arkadaşım bana bu konuda katılmadı. Ben içerik açısından duyduğum rahatsızlığın arkasında duruyorum” dedi. Avşar, tören sonunda ise salonun arka kapısından çıktı. Taşıdığı pahalı mücevherlerden dolayı koruma ordusuyla dolaşan Avşar, kırmızı halıda yürürken kıyafetinin kuyruğuna takıldı ve düşme tehlikesi atlattı.
Avusturya filmi tartışması
'Küf ' filminin yapımcısı Sevilay Demirci, 'En İyi Film ' seçilen ve 400 bin TL kazanan “Güzelliğin On Par ' Etmez” filminin daha önce yurtdışında Avusturya filmi olarak yarıştığına dikkat çekti ve “Filmin daha önce katıldığı festivallerde Avusturya filmi olarak kabul edildiği bir gerçek… Paranın nereden geldiğine bakmayın, yapıldığı yere bakın. Düzenlemenin derhal değiştirilmesi gerekiyor” dedi. Antalya Kültür ve Sanat Vakfı Genel Müdürü Göksel Kumsal ise tartışmayla ilgili “Filmin yapımcı da, ortak yapımcısı da Türk… Bu nedenle Altın Portakal Film Festivali'nde yarışmasında ve ödül almasında bir sorun yok” dedi.
Ödül alırken kendimden geçtim
'En İyi Erkek Oyuncu Ödülü 'nü 'Güzelliğin On Par' Etmez ' filmindeki rolüyle kazanan 13 yaşındaki Abdülkadir Tuncer, 'Bu rolü kapabilmek için çok çaba gösterdim. İçimden bu filmde olmayı çok istedim. Konya 'da doğdum. 3 yaşından beri Avusturya 'da yaşıyorum. Orada Türk, örf, adetlerimize göre yaşıyoruz. Biz Türk 'üz her zamanda gurur duyuyorum” dedi. Ödül alacağını hiç düşünmediğini belirten genç yıldız, “Çok şaşkınım. Film olarak hiç ödül alacağımızı düşünmüyordum. Ödül alırken kendimden geçtim” dedi.
Ödüller genellikle çocuklara verilmez
“Güzelliğin On Par Etmez”in yapımcısı ve yönetmeni Hüseyin Tabak hiçbir ücret almadan kamera karşısına geçen oyuncularına teşekkür etti ve 'Hiç beklemiyordum. Sürpriz oldu. Mutluluğumu anlatacak kelimeleri bulamıyorum. Bizim buraya gelmemiz de çok aniydi. En büyük isteğimiz filmin vizyona çıkması... Şu anda bizim dağıtımcımız yok. Biz filmi kendimiz için yapmadık. Film vizyona çıkmazsa bu kadar ödülün hiçbir önemi yok. Abdülkadir'in de bu ödülü alacağını hiç beklemiyorduk. Bu tür ödüller genellikle çocuklara verilmez. Abdülkadir bu ödülü hak etti. Biz çok iyi oynadığını biliyorduk” diye konuştu.
İnanır'ın bakışlarından korktum
Gerçek bir hayat hikâyesinden yola çıkılarak senaryolaştırılan Türk-Rus ortak yapımı 'Elveda Katya 'yla 'En İyi Kadın Oyuncu Ödülü 'nü kazanan Rus oyuncu Anna Andrusenko ise 'İlk sinema filmimle, üstelik yabancı bir ülkede ödül almanın hayalini bile kurmamıştım. Şu an çok şaşkın ama çok mutluyum. Kadroya seçildiğimde Türkiye 'nin en büyük aktörü Kadir İnanır ile oynayacağımı bilmiyordum. İlk çalışma günlerimizde bakışlarından korkmuştum ama sonra keyifle çalıştık ve kendisinden çok şey öğrendim” dedi.
Kadir Bey'e ödül bekliyordum
Kadir İnanır 'ın bu yıl Antalya Altın Portakal Film Festivali 'ne gelip gelemeyeceği son anda belli oldu. Törene gelmeyen İnanır 'ın yerine yer aldığı Elveda Katya filminin yönetmeni Ahmet Sönmez “Kadir Bey sağlık sorunlarından dolayı yurt dışındaydı. Gönlümüz onun ödül almasından yanaydı. Ama olmadı. Ben Kadir Bey'in almasını bekliyordum” açıklamasını yaptı.
Sol yumruk havada
Festival kapsamında Onur Ödülü alan İlyas Salman, kırmızı halıda sol yumruğunu havaya kaldırarak yürüdü. İlyas Salman, salona girdikten sonra CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın'ın geldiğini duyunca tekrar kapıya çıktğ ve Kılıçdaroğlu ve Akaydın'ı karşılayarak onlarla kol kola salona girdi.
En iyi kadın oyuncu ödülünü bekliyorduk
'Zerre ' filmiyle 'En İyi İlk Film ' ve 'En İyi Yönetmen ' dallarında Altın Portakal kazanan Erdem Tepegöz, “Hâlâ heyecanlıyım. Sorumluluğu ağır bir ödül... Altın Portakal'la benim duygusal bir bağım var. Ben buraya ilk kısa filmlerimle geldiğimde burada sinemacılardan çok şey öğrendim. Jürinin kararlarına çok saygı duyuyoruz. Ama 'En İyi Kadın Oyuncu ' dalında Jale Arıkan'a bir ödül bekliyorduk. Ama olmadı” diye konuştu.
Levent Kırca: 'Hülya kızlık raporu alır gibi rapor aldı'
Altın Portakal film festivali bitti, tartışmaları bitmedi...