Müezzinoğlu, Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Tıp Fakültesi 2015-2016 Eğitim Öğretim Yılı Açılış ve Beyaz Önlük Giydirme Töreni sonrasında, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
"Terör olaylarının yaşandığı bölgelerde, sağlık hizmet sunumunun aksayıp aksamadığına" yönelik bir soru üzerine Müezzinoğlu, "Güneydoğu Bölgesi'nde terörün yoğun olduğu, yer yer valiliklerin sokağa çıkma yasağı ilan ettiği ilçe ve mahallelerde, sağlık hizmeti sunumunda veya vatandaşların sağlık hizmetine ulaşımında 4-5 aydır sorunlarımız, sıkıntılarımız var" dedi.
Buna farklı boyutlarda çözümler üretmeye ve tedbirler almaya gayret edildiğini ifade eden Müezzinoğlu, terörün en ağır bedeli ödettiği kitlenin Kürt kökenli vatandaşlar olduğunu vurguladı.
Müezzinoğlu, sağlık camiası olarak da acı kayıpların olduğunu ve bunlar içinde de Kürt kökenli vatandaşların bulunduğunu anımsatarak, şunları kaydetti:
"Sağlık çalışanlarımızı, hemşire arkadaşlarımızı, ambulanslarımızın hizmete ulaşmalarında engelleyen insanlık dışı bir anlayış var. Biz bütün buna rağmen, hamile annelere ulaşabilmek, diyaliz hastalarını hizmetten mahrum bırakmamak veya herhangi bir acil sağlık hizmeti sorunu olan bütün vatandaşlarımıza hizmet götürebilmek için değişik çalışmaları, sahada sorumluluk üstlenen arkadaşlarımızla birlikte şekillendirmeye gayret ediyoruz.
Dün itibarıyla UMKE'de görevli olan arkadaşlarımız, gönüllülük esasına dayalı bir grup, yanılmıyorsam 56 sağlık çalışanımızı bölgeye gönderdik. Bunlar içinde hekim var, hemşire var ve bunları da acil hizmetlerin aksamaması adına hastanelerimize konuşlandırıyoruz. İlave de, ihtiyaç talebi olursa da bunu da her halükarda sağlarız. Çünkü, biz yaklaşık 130 binin üzerinde hekimi olan bir ülkeyiz. Bizim, oradaki tüm sıkıntılara karşı hekim arkadaşlarımızla, sağlık çalışanlarımızla birlikte çözüm üretecek gücümüz ve dinamiklerimiz var. İstiyoruz ki, hiçbir vatandaşımız sağlık hizmetine ulaşamamak veya sağlık hizmeti alamamaktan dolayı bir sıkıntı yaşamasın ve kayba uğramasın."
- "Sahadan gelen bir öneri"
Kamuoyuna "haftalık nöbet uygulaması" şeklinde yansıyan haberlere ilişkin olarak da Müezzinoğlu, "Bu, tamamen sağlık çalışanlarımızın güvenliği açısından düşünülen ve sahadan gelen bir öneri. Biz 24 saat veya vardiyalı hizmet verecek arkadaşlarımızı bir hafta boyunca hastanede iskan edelim ya da hastane koşulları içinde onlara mekan yapalım ve onlar bir hafta boyunca gelirken güvenlikle gelsin, giderken güvenlikle gitsinler. Ama 'bir hafta devamlı nöbetçi olacaklar' diye bir algı yanlıştır" dedi.
Bakan Müezzinoğlu, şöyle devam etti:
"Burada üç genel cerraha ihtiyacımız varsa, bu üç genel cerrah 24 saati paylaşarak götürecek. Üç acil uzmanına ihtiyaç varsa üç acil uzmanı normal mesailerini veya 24 saatlik nöbetlerini tutacaklar ama nöbetin bittiği andan sonra, eve gitmede sorun yaşıyor. Cizre'de Eyüp Ergen kardeşimiz, evine giderken katledildi arabasında. Dolayısıyla, biz de 'hekimimizi haftalık getirelim, onlar mesailerini haftalık yapsınlar, sonra değiştirirken de haftalık değiştirelim' dedik. Dolayısıyla 'bir hafta nöbet tutacaklar' yanlış bir değerlendirme oldu.
Şu anda, dün giden ekiplerimizin o çerçevede uygulamasını gözlemliyoruz. Sahadan gelen talepler de bu yönde. Süreç böyle sıkıntılı devam ederse, onun altyapı çalışmalarını başlattık. 'Fiilen uygulama bugün için başladı' diyecek noktada değiliz."
- Doktorlara mesaj gönderilmedi
Bir gazetecinin, "Batıda görev yapan bazı doktorlara Sağlık Bakanlığının mesaj gönderdiği belirtiliyor. Nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusu üzerine de Müezzinoğlu, "Hayır, benim böyle bir bilgim yok. Böyle bir çalışmamız da yok. Ama biz ihtiyaç neyse ihtiyaçları çıkartıyor ve her türlü çalışmayı yapıyoruz. Bu, dinamik bir süreç. Bir gün sonra farklı bir talep geliyorsa o talebi de değerlendiriyoruz" yanıtını verdi. Müezzinoğlu, bazı çalışmaların planlı olurken, bazı çalışmaların da koşullara göre değiştiğini kaydetti.
"Terör bölgesine bir hekim ataması olup olmadığı" sorusuna karşılık Müezzinoğlu, normal atamaların zaten yapıldığını belirtti. Müezzinoğlu, "İhtiyaç neyse o atamaları yapıyoruz. Rutin atamaları yapıyoruz" dedi.
Bakan Müezzinoğlu, "bölgeden ayrılmak isteyerek dilekçe veren hekim sayısının" sorulması üzerine de buna ilişkin rakamları bir ay önce verdiğini ifade ederek, "Geçtiğimiz yıl, terörün olmadığı temmuz-ekim ayı arasındaki rakamları vermiştik. O iki rakam arasında anlamlı bir farklılığın olmadığını görmüştük. Şu anda ama bir fark vardır. Rakam birazcık daha farklı olabilir" değerlendirmesinde bulundu. Müezzinoğlu, Türkiye'nin büyük bir ülke olduğunu ve her sorunu çözebileceğini vurguladı.
"Güneydoğu'da sağlık çalışanlarına destek vermesi aşamasında güvenlik güçlerinin artırılmasının söz konusu olup olmadığının" sorulmasına karşılık Müezzinoğlu, "Sağlık çalışanlarımızın güvenliğiyle ilgili 4-5 aydır devamlı talep ediyoruz" diye konuştu.
Sağlık Bakanı Müezzinoğlu Açıklaması
Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, "Terörün yoğun olduğu, yer yer valiliklerin sokağa çıkma yasağı ilan ettiği ilçe ve mahallelerde, sağlık hizmeti sunumunda sıkıntılarımız var. Dün itibarıyla UMKE'de görevli olan arkadaşlarımızdan gönüllülük esasına dayalı olarak, yanılmıyorsam 56 sağlık çalışanımızı bölgeye gönderdik. Acil hizmetlerin aksamaması adına hastanelerimize konuşlandırıyoruz" dedi.