'Yüksek Yargıdaki Yargılamaların Yüzde 70'İ Adli Tatile Kadar Bitecek'

Eski yüksek yargıçların FETÖ üyeliğinden Yargıtay 9. Ceza Dairesinde yargılandığı davalarda bir yıl geride kaldı Dairenin ilk derece mahkemesi sıfatıyla yürüttüğü toplam 172 davada büyük oranda sona yaklaşıldı, bir davada karar verildi Duruşmalar sırasında FETÖ'nün yargıyı ele geçirmek için yürüttüğü faaliyetler, terör örgütü elebaşının talimatları, örgütün bu amaçla kullandığı yöntemler deşifre edildi Yargıtay 9. Ceza Dairesi Başkanı Burhan Karaloğlu: 'Adaletten ayrılmadan, davaları bir an önce sonuçlandırmak için çabalıyoruz. Bu davaların yaklaşık yüzde 6070'ini 2019 yılı adli tatil başlangıcına kadar bitirmeyi hedefliyoruz'

AYLİN SIRIKLI DAL/FERDİ TÜRKTEN - Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sonrasında meslekten ihraç edilen ve tutuklanan eski yüksek yargı üyelerinin yargılandığı davalarda bir yıl geride kaldı.

İlk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 9. Ceza Dairesinde geçen yıl 27 Kasım'da başlayan duruşmalarda, eski Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu üyeleri ile eski askeri yargıçlar hakim karşısına çıktı.

Ayrı ayrı hazırlanmaları nedeniyle iddianamesi tamamlanan sanıklar tek tek yargılanırken, bu kapsamda geride kalan bir yılda 172 sanık 9. Ceza Dairesi heyetince dinlendi.

Balyoz, Ergenekon, Devrimci Karargah, OdaTV, Poyrazköy, Kurtoğlu, Zirve Yayınevi, Futbolda Şike gibi soruşturma ve davalarda görev alan isimlerin yanı sıra talimatla örgütün stratejisi ve amaçları doğrultusunda karar veren yüksek yargıçlar heyet önünde hesap verdi. Yargılanan isimler arasında örgütün Yargıtay, Danıştay ve HSYK "imamları" da yer aldı.

Görülen 172 davanın büyük bölümünde sona yaklaşıldı, bir davada karar verildi. Eski Yargıtay Üyesi Şuayip Şen, 22 Kasım'da görülen duruşmada terör örgütü üyeliğinden 7,5 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Davaların 60'ında dosya esas hakkındaki mütalaa için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildi. Bunlardan yaklaşık 15'inde Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca esas hakkındaki mütalaası duruşmada okundu ve sanıklar son savunmalarını yapmak için süre aldı.

Mütalaalarda, sanıkların "terör örgütü üyeliği" suçundan 7,5 ile 15 yıl arasında hapis cezasına çarptırılması talep edildi. Bu sanıkların bir sonraki duruşmalarında esas hakkındaki savunmalarını tamamlamalarının ardından heyetin karar vermesi bekleniyor.

Yargılamalar sırasında örgütün önde gelen isimleri oldukları belirlenen bazı sanıkların ilk duruşmalarda benzer savunma yapmaları dikkati çekti. İlk celse boyunca yalnızca usule yönelik itirazlarını dile getiren bu sanıklar, esas hakkındaki savunmaları için süre istedi. Esasa ilişkin savunmalarını da tek duruşmada tamamlayamayan sanıkların bu tutumu duruşmaların uzamasına neden oldu.

Yargıtayın üye sayısının artırılmasının ardından yargılama sürecini hızlandırmak isteyen dairede heyet sayısı ikiye çıkarıldı.

- Yargı ayağı duruşmalarda deşifre oldu

Duruşmalar sırasında FETÖ'nün yargıyı ele geçirmek için yürüttüğü faaliyetler, terör örgütü elebaşının talimatları, örgütün bu amaçla kullandığı yöntemler deşifre edildi.

Yargıtay 9. Ceza Dairesi heyeti, sanıkların binlerce sayfayı bulan HTS kayıtları ile ByLock çözüm tutanaklarını tek tek inceledi. İnceleme sonunda FETÖ'nün Yargıtay ve Danıştaya üye seçtirdiği bazı yüksek yargıçların ByLock yazışmalarında, örgütün, 2016'da düzenlenen operasyonlar nedeniyle moralleri bozulan mensuplarına motivasyon için gönderilen mesajları ortaya çıktı. Bazı Yargıtay üyelerinin çözümü yapılan Ocak 2016'ya ait ByLock yazışmalarında, darbe girişimine işaret ettiği düşünülen, "Bahara çok az kaldı, biraz daha dayanın, bahar gerçekten çok yaklaştı" ifadeleri dikkat çekti.

Duruşmalarda, FETÖ'nün HSYK imamı Nazmi Dere'nin, örgüt talimatlarını "Kahramanlar" adıyla kurduğu ByLock grubundan ilettiği de tespit edildi. Grupta, hakkında FETÖ üyeliğinden dava açılan eski HSYK üyeleri Şaban Işık, Kerim Tosun, Ahmet Berberoğlu, Mahmut Şen, Mustafa Kemal Özçelik gibi isimlerin olduğu belirlendi.

FETÖ'cü eski hakimlerin Danıştaya üye seçildikten sonra, örgüt elebaşı Fetullah Gülen'in ABD'ye gitmeden önce kaldığı Altunizade'deki FEM Dershanesinin en üst katını müze gibi gezdikleri ise itirafçı ifadelerine yansıdı. Eski Danıştay üyelerinin yargılandığı duruşmalarda tanık olarak dinlenen eski Danıştay Üyesi Vahit Bektaş, geziyi deşifre etti. Danıştaya yeni seçilen cemaatçi üyeler için düzenlenen İstanbul gezisi sırasında, Gülen'in ABD'ye gitmeden önce Altunizade'deki dershanenin en üst katında kaldığı odanın gezdirildiğini anlatan Bektaş, "Gülen'in kaldığı oda mevcut haliyle korunmuştu. Bize, 'Şu odayı kullandı, sohbetleri şurada yapıyordu.' diye anlatıldı." dedi.

Duruşmaların büyük çoğunluğunda, darbe girişiminin ardından tutuklanan ve etkin pişmanlıktan yararlanarak tahliye edilen eski HSYK Başkanvekili Ahmet Hamsici, eski HSYK üyeleri Mustafa Kemal Özçelik, Kerim Tosun ile eski Adalet Bakanlığı Müsteşarı Birol Erdem ve halen tutuklu bulunan eski HSYK Birinci Dairesi Başkanı İbrahim Okur tanık olarak dinlendi.

Bu kişilerin beyanlarıyla Yargıtay ve Danıştaya 2011'deki üye seçiminde örgüt elebaşı Gülen'in talimat verdiği ortaya çıktı.

Eski HSYK Genel Sekreteri Mehmet Kaya'nın evinde üye seçimi için yapılan toplantıda, sayıda anlaşılamaması üzerine eski HSYK Üyesi Ahmet Berberoğlu'nun "Hocaefendiye danışılmış, 140'tan aşağısına razı olunmamasını istemiş. Benim için tartışma bitmiştir." dediği tanık ifadelerinde geçti.

Tanıklardan eski savcı Ferhat Sarıkaya, Van 100. Yıl Üniversitesi ve Şemdinli soruşturmalarının örgüt talimatıyla yapıldığını itiraf ederken, duruşmalarda bir başka itirafçı tanık, eski HSYK Teftiş Kurulunda çoğunluğu sağlayan ve teftişte verdikleri notlarla yapıdan olmayan yargı mensuplarının yükselmesini engelleyen FETÖ mensubu müfettişlere, teftişe gitmeden önce "cemaatçi yargı mensupları"nın listelerinin dağıtıldığını açıkladı.

"Ergenekon" davasında "gizli tanık Efe" adıyla yalan beyan verdiği belirtilen eski savcı Bayram Bozkurt da dinlenen tanıklar arasında yer aldı. Bozkurt, Erzincan'daki Ergenekon soruşturması kapsamında dönemin başsavcısı İlhan Cihaner'in makamında gözaltına alınmasının ayrıntılarını anlattı. Bozkurt, Cihaner'in tutuklanması sırasında cemaatin çeşitli kollarından tanıklık yapması için telkinde bulunulduğunu, özel yetkili savcıların, yargının önde gelen isimlerinin tanık olarak ifade vermesini istediğini kaydetti.

FETÖ'nün darbe girişiminin başarılı olması halinde yargılamaları yapacak sözde "sıkıyönetim mahkemeleri"ne atanan eski askeri yüksek yargıçlar da hakim karşısına çıktı.

Bu sanıklar arasında sözde sıkıyönetim direktifi listesinde görev verilen Askeri Yargıtay ve Askeri Yüksek İdare Mahkemesinin eski üyelerinin arasında bulunduğu 15 askeri hakim yer aldı.

- "Özveriyle çalışıyoruz"

Yargıtay 9. Ceza Dairesi Başkanı Burhan Karaloğlu, AA muhabirine değerlendirmesinde, davaların hızla bitirilmesi için adli tatilde bile ara vermeden duruşmaları sürdürdüklerini, şu anda da 2 heyet halinde her gün duruşma yaparak, büyük özveriyle çalıştıklarını söyledi.

Yargı sisteminin en tepesinde olan Yargıtaydaki yargılamalar sırasında usul hükümlerine azami derecede uymak zorunda olduklarını vurgulayan Karaloğlu, bu nedenle duruşmaların, özellikle sanıkların savunma haklarını kısıtlamadan, usul ve yasa hükümlerine uygun yürütüldüğünü anlattı.

Bu yargılamaların, ulusal ve uluslararası diğer mahkemelerde dava konusu olma ihtimali bulunduğuna dikkati çeken Karaloğlu, "Buralarda aleyhe karar verilmesi, en çok bizi üzer, Türk yargı sistemini de yaralar. Bu nedenle büyük özen gösteriyoruz. Adaletten ayrılmadan, davaları bir an önce sonuçlandırmak için çabalıyoruz. Bu davaların yaklaşık yüzde 60-70'ini 2019 yılı adli tatil başlangıcına kadar bitirmeyi hedefliyoruz." diye konuştu.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile