Zorunlu Eğitimi 12 Yıla Çıkaran Teklif Komisyonda

AK Parti Grup Başkanvekili Ünal: ''Direnme, haklı muhalefet etme, kesinlikle kürsü işgali değildir.'' CHP Grup Başkanvekili İnce: ''Uzlaşmaya davet ediyorum, teklifi askıya alın size teşekkür edelim. Tartışalım, doğruyu bulalım.'' MHP Grup Başkanvekili Vural: ''Bu konu siyasi tartışmalara çekilmemeli, yoksa kendi ayağımıza kurşun sıkmak olur.'' BDP'li Kaplan: ''Ana dili inkar ederseniz, bir gün gelecek Kaplan gibi bir milletvekilini aranızda bulmayacaksanız.''

TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu, ''İlköğretim ve Eğitim Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi''nin görüşmelerine, kavga nedeniyle verilen aranın ardından yeniden başladı.

Toplantının başlangıcında Komisyon Başkanı Nabi Avcı, salonda ciddi yoğunluk olduğunu ifade ederek, milletvekili danışmanları ve korumaların salondan çıkmasını istedi. Avcı, komisyon üyelerinin oturacak yer bulamadığını ifade ederek, komisyon üyesi olmayan milletvekillerinden, üye milletvekillerinin önceliğine saygı göstermelerini talep etti. Daha sonra CHP Aydın Milletvekili Lütfi Baydar'ın, görüşmelerin devam etmesi ve konuşma sürelerinin 10'ar dakika olmasına ilişkin önergesi kabul edildi. Daha sonra teklifin görüşmelerine, 3. maddede verilen önergeler üzerinde devam etti.

Baydar, Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer'in, ideolojik temelli bir tartışmadan sıkıntı duyduğunu ifade ettiğini belirterek, ''Asıl biz bundan dolayı sıkıntı duyuyoruz'' dedi. CHP İstanbul Milletvekili Nur Serter, Dinçer'in, ''CHP bize öneri sunmadı'' açıklamasını hayretle dinlediğini, şaşırdığını ifade ederek, ''Neredeyse yalvardık, birlikte yeniden yapalım, bilgi, birikimimiz var diye. CHP'nin iyi niyetini hiç kimse yargılayamaz, buna hakkı yoktur, bunu söyleyen yalan söylemektedir. Teklif, siyasi amaçla hazırlanmış bir kağıt parçaları demetidir'' diye konuştu.

''Teklif askıya alınsın''

BDP Grup Başkanvekili Hasip Kaplan, teklifin geri çekilmesini değil, askıya alınmasını istedi. Kaplan, inatlaşmanın, rövanşlaşmanın kimseye bir şey kazandırmayacağını, çocuklara kaybettireceğini dile getirdi. Ana dile işaret eden Kaplan, ''Ana dili inkar ederseniz, bir gün gelecek Kaplan gibi bir milletvekilini aranızda bulmayacaksanız. Bizden sonraki kuşağı biz bile zapt edemiyoruz. Ortaklaşmak, birlikte çözüm bulmak zorundayız. Sizi, dilinizi, inkar eden bir anlayışla aynı yerde oturup, iradeyi temsil etmek zorlaşabilir. Bunu aşmamız gerekiyor. Barışçıl, demokratik çözüm, yeni anayasanın anahtarıdır'' görüşünü savundu.

''Ayağa kurşun sıkılması''

MHP Gurup Başkanvekili Oktay Vural, bu konunun, siyasi tartışmaya çekilmesinin, kendi ayaklarına kurşun sıkılması anlamına geleceğini belirtti. Vural, teklifte, siyasi partilerin endişelerini üst seviyede ele alınarak, çözüm imkanı olup olmayacağının değerlendirilmesinden sonra komisyona gelecek bir sürecin hazırlanmasını önererek, ''Grup başkanvekilleri, ilgili arkadaşlar biraraya gelelim, temel itiraz noktalarını ve bunların giderileceği konusunda bir anlayış oluşsun. Bu anlayış içinde uzlaşılabilinirse beraber, uzlaşamazsak çatışmaya çevirmeden karara varalım'' çağrısında bulundu. Eğitim sistemini tartışmak için sağlıklı bilgi ve veriye ihtiyaç olduğuna işaret eden Vural, eğitimin kamusal olduğunu, bu özelliğin gözardı edilmemesi gerektiğini söyledi.

''Eğitimi çözemeyen...''


CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, ilk milletvekili seçildiğinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Yalova'ya geldiğini, kendisinin de karşılamaya gittiğini, burada Erdoğan'a, bir köye kanalizasyon yapılmasını isteyen mektup ilettiğini, ertesi gün özel kalemin aradığını anlattı. İnce'nin, ''Başbakan şimdi gelse karşılamaya gitmem, Başbakan da mektubu yırtar atar'' demesi üzerine, AK Parti'li milletvekilleri, ''Yırtmaz'' diye karşılık verdi.

İnce, ''O zaman ben de karşılamaya giderim'' dedi. Teklifin, askıya alınarak tartışılmasını talep eden İnce, muhalefetin tepkisinin, ''Pes ettirdik'' yerine, ''Aklıselim galip geldi'' olması gerektiğini belirtti. İnce, teklifte, 5. sınıfları okutan 52 bin öğretmenin, kız çocuklarının, engelli çocukların, YİBO'ların ne olacağının belli olmadığını savundu. ''Grup başkanvekilleri, komisyon üyeleri, eğitimciler biraraya gelsin'' çağrısında bulunan İnce, bir yol bulunabileceğini dile getirdi.

İnce, ''Ancak 2003'ün Erdoğan mantığı olursa bulunur, 2012 Erdoğan mantığıyla olursa bulunmaz. Ortak akılla eğitimi çözemeyenler, Türkiye'nin hiçbir sorununu çözemez. Eğitimi çözemeyen, işsizliği, terörü çözebilir mi? Uzlaşmaya davet ediyorum, teklifi askıya alın size teşekkür edelim, tartışalım, doğruyu bulalım'' diye konuştu.

''Teklifin arkasındayız''

AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal, teklifin hazırlanma sürecine ilişkin bilgi verdi. Ünal, bunun çok uzun süreden beri yaptıkları bir çalışma olduğunu dile getirerek, toplantıların çoğunu kendisinin yürüttüğünü, eski milli eğitim bakanlarıyla, eğitim bürokrasisinde çalışan milletvekilleriyle biraraya geldiklerini, uzmanlık bilgisine başvurduklarını anlattı. Ünal, Türkiye'nin bir paradigma değişimi yaşadığını ifade etti. Mahir Ünal, ''Eğitim Komisyonunda yumruklaştılar, kavga ettiler'' denildiğinde, kamuoyunda, ''Kavga edenlerin bize sundukları eğitim nasıl olacaktır'' kaygısının ortaya çıkacağını belirtti.

Ünal, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Konuşarak, uzlaşarak, kandan, kan dökmekten bahsetmeden... Teklifi getirme, arkasında durmak gibi hakkımız var. Bu teklifin arkasındayız. Müzakere denildi, zaten komisyonların amacı budur. Komisyon müzakere yeridir. Demokrasilerde tabii ki sorun, kriz olabilir. Ama direnme, haklı muhalefet etme, kesinlikle kürsü işgali değildir. Tolstoy anlatır; anne oğlunu savaşa gönderir, 'oğlum bir düşman öldür nefeslen, bir düşman öldür dinlen, bir düşman öldür soluklan' der. Çocuk, 'Anne düşman beni öldürürse ne yapayım?' der. Anne, 'Evladım sen düşmana ne yaptın' diye karşılık verir.''

''Sizin yüzünüzden aile birliğimiz bozulacak '

CHP Sinop Milletvekili Engin Altay, ''Hakkım gasbedilirse kürsüyü de işgal ederim, her şeyi yaparım'' diye karşılık verdi. MHP Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri, teklifi, her gün gece yarılarına kadar görüştüklerini anımsatarak, ''Sizin yüzünüzden aile birliğimiz bozulacak. Psikolojimiz de bozuluyor. Buna kimsenin hakkı yok'' diye eleştirdi.

Teklifin 3. maddesi üzerinde, ifadede kullanım kolaylığı için ilkokul ve ortaokul ibarelerine yer verilmesine ilişkin önerge verildi. Kabul edilen önergeye göre, ilköğretim kurumları; ilkokul ve ortaokul olarak bağımsız okullar halinde kurulacak. Ancak imkan ve şartlara göre ortaokullar, ilkokullarla veya liselerle birlikte de kurulabilecek. Teklifin görüşmeleri 3. madde üzerinden devam ediyor.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile