Bakan Mus, Haziran Ayi Dis Ticaret Rakamlarini Açikladi Açiklamasi (2)

'Buradan bir kez daha çagrida bulunmak istiyorum, AB'nin Gümrük Birligi'nin güncellenmesi konusunda ülkemizin uluslararasi hukuktan kaynaklanan hak ve menfaatleri ile Kibris Türklerine yönelik olumsuz tutumundan vazgeçmesi en büyük temennimizdir''(Muhalefetin Kanal Istanbul Projesi'ne yönelik elestirileri) Bir yandan 'Sermayeye hukuki güvence', 'Hukukun üstünlügü' diyeceksiniz, öte yandan Türkiye'ye yatirim yapmayi planlayan is çevrelerini hukuksuzca tehdit edeceksiniz. Bu tam anlamiyla samimiyetsizliktir. Ayrica kanunlarimiza göre de açik bir suçtur'

Ticaret Bakani Mehmet Mus, Gümrük Birligi'nin güncellenmesi için Avrupa Birligi'ne (AB) çagrida bulunarak, "AB'nin Gümrük Birligi'nin güncellenmesi konusunda ülkemizin uluslararasi hukuktan kaynaklanan hak ve menfaatleri ile Kibris Türklerine yönelik olumsuz tutumundan vazgeçmesi en büyük temennimizdir." ifadesini kullandi.

Bakan Mus, Türkiye Ihracatçilar Meclisi (TIM) ile Bakanlik Konferans Salonu'nda düzenledigi basin toplantisinda, haziran ayi dis ticaret rakamlarini açikladi.

Türkiye'nin en önemli ticaret ortagi olan Avrupa Birligi'nin kendileri için önemli bir çipa olmayi sürdürecegine isaret eden Mus, geçen hafta gerçeklestirilen AB Liderler Zirvesi Sonuç Bildirisi'nde, Gümrük Birligi'nin güncellenmesinde AB Komisyonuna yetki verilmesine dair teknik çalismalarin baslatilmasi hususunda çagrida bulunuldugunu animsatti.

Mus, bu kapsamda daha ileri adimlarin hizlica atilmasi gerektigine ve AB üyeliginin ülke için stratejik bir hedef olduguna dikkati çekerek, "Bu husustaki kararli tutumumuza paralel sekilde Ticaret Bakanligi olarak bizler de Türkiye ve AB arasinda Gümrük Birligi'nin güncellenmesi basta olmak üzere AB ile ekonomik iliskilerimizi daha da güçlendirmek için var gücümüzle çalisiyoruz, çalismaya da devam edecegiz." diye konustu.

Bu kapsamda, AB Liderler Zirvesi öncesinde Çekya, Macaristan ve Polonyali muhataplariyla bir araya geldigini söyleyen Mus, ayrica Italyan, Alman, Fransiz ve Ispanyol mevkidaslariyla görüstügünü ifade etti.

Mus, bu görüsmelerde ayrica Türkiye-AB iliskilerinin tüm boyutlari için pozitif bir gündemin hayata geçirilmesinin öneminin altini çizdigini belirterek, "Buradan bir kez daha çagrida bulunmak istiyorum, AB'nin Gümrük Birligi'nin güncellenmesi konusunda ülkemizin uluslararasi hukuktan kaynaklanan hak ve menfaatleri ile Kibris Türklerine yönelik olumsuz tutumundan vazgeçmesi en büyük temennimizdir. Ilerleme kaydedebilmek ve nitelikli sonuçlara ulasabilmek için AB tarafinin çabalarimiza karsilik vermesi önem arz etmektedir." dedi.

AB Liderler Zirvesi akabinde de Avrupali muhataplariyla temaslara hiz kesmeden devam ettigini dile getiren Mus, bu görüsmelerde AB'nin gelecek yillarda izleyecegi politikalarin merkezinde yer alacak "Avrupa Yesil Mutabakati"nin önemli yer tuttugunu söyledi.

Bu amaçla devlet olarak "Sinirda Karbon Düzenlemesi" basta olmak üzere Yesil Mutabakat ile hayata geçirilecek uygulamalarin Türkiye ile AB arasinda korumaci politikalara dönüsmemesi ve bu alanda AB'nin yesil dönüsüme yönelik fonlarina erisim basta olmak üzere, AB ve üye ülkeler nezdinde girisimlerini sürdürdüklerini anlatan Mus, "Bu noktada en büyük beklentimiz, özel sektörümüzün dijital ve yesil dönüsüm konusunda proaktif bir anlayisla hareket etmeyi bir ilke haline getirmesidir." ifadesini kullandi.

- Bakan Mus'tan muhalefetin elestirilerine yanit

Mus, son dönemdeki Kanal Istanbul Projesi tartismalarina deginerek, bazi siyasi çevreler tarafindan Türk is dünyasina, yerli ve yabanci yatirimcilara yönelik "Bu projeye girenlerin Türkiye'de yatirim yapmasinin önünü kesecegiz", "Burnunuzdan fitil fitil getirecegiz", "Bu projeye finans saglayanlar da unutsun kendini" gibi bazi tehditlerin yapildigini belirtti. Mus, "Bu tehditleri kinadigimizi buradan özellikle ifade etmek istiyorum. Bir yandan 'Sermayeye hukuki güvence', 'Hukukun üstünlügü' diyeceksiniz, öte yandan Türkiye'ye yatirim yapmayi planlayan is çevrelerini hukuksuzca tehdit edeceksiniz. Bu tam anlamiyla samimiyetsizliktir. Ayrica kanunlarimiza göre de açik bir suçtur. " diye konustu.

Söz konusu açiklamalari yapanlarin dertlerinin ülke menfaati olmadigini, tam aksine birtakim siyasi saiklerle, sirf karalama kampanyasi amaçli bu tip söylemlere girdiklerini ifade eden Mus, "Bugüne kadar Türkiye'nin hayrina hiçbir is yapmayanlarin, ülkemizin lehine olan projelere destek vermelerini beklemek elbette hayal kirikligi olacaktir. Türkiye'ye yabanci yatirimci gelmesin diye çaba harcayanlarin, lobi yapanlarin, Türkiye'nin her basarisinda üzülenlerin, bu ülkeye yapilacak her hayirli isin önünde takoz olmalari kendi tabiatlarinin geregidir." degerlendirmesinde bulundu.

Mus, söz konusu çevrelerin "Güçlü Türkiye"den rahatsizlik duyduklarini dile getirerek sunlari kaydetti:

"Gümrüklerde Ticaret Bakanligi personeli tarafindan yakalanan uyusturucuyla ilgili bile 'Bu uyusturucuyu piyasaya sürecekler' deme rezaletini göstermislerdir. Gümrüklerde yakalanan uyusturucu olayiyla ilgili yürütülen sorusturma kapsaminda 6 kisinin tutuklanmasina ragmen hukuken hiçbir islem yapilmadigini ima etmislerdir. Bir siyasi parti genel baskaninin kendi devletine bu haksiz suçlamalari yapmasi, elbette akil ve izanla degil ancak gaflet ya da kötü niyetle açiklanabilecek bir durumdur."

Bakan Mus, esnafa salgin sartlarinin getirdigi zorluklardan ötürü 3 bin ve 5 bin liralik hibe destegi, kira yardimi, gelir kaybi destegi ve ciro yardimi gibi desteklerde bulunduklarini hatirlatarak, yapilan bu destekleri bazi siyasi çevrelerin görmezden geldigini söyledi.

Gerek gümrüklerde gerek ihracatta ve dis ticarette gerek esnafa yaptiklari desteklerde elde ettikleri her basarinin, bazi muhalif siyasi çevreleri rahatsiz ettigini belirten Mus, "Ama kim, nasil rahatsiz olursa olsun, biz gece gündüz demeden daha müreffeh, daha güçlü bir Türkiye için durmadan, yilmadan çalisacagiz." dedi.

(Bitti)
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile