Erdoğan, Eit Zirvesi Katılımcıları Onuruna Akşam Yemeği Verdi

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Ekonomik İşbirliği Teşkilatı (EİT) Zirvesine katılan devlet başkanları onuruna akşam yemeği verdi.

Başbakan Erdoğan'ın Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesine katılmak üzere İstanbul'a gelen devlet başkanları onuruna verdiği akşam yemeği, Dolmabahçe'deki Başbakanlık Çalışma Ofisi'nde yenildi. Yemeğe, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Afganistan Devlet Başkanı Hamid Karzai ve Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani'nin de aralarında bulunduğu devlet ve hükümet başkanları katıldı. Başbakan Erdoğan, yemek öncesi yaptığı konuşmada, "Sizlerle bu toplantılar çerçevesinde son olarak Mayıs 2006'daki Bakü'de bir
araya gelmiştik. Bu zaman zarfında kurucu üyesi olduğumuz örgütün çalışmalarını izlemeye devam ettim. Yarınki toplantıda örgütün dönem başkanlığını üstlenmekten memnuniyet duyuyor ve örgütün çalışmalarına şimdiye kadar verdiğimiz önemi bu vesilesiyle bir kez daha vurgulamak istiyorum" dedi
Başbakan Erdoğan, 2 yıla yakın bir süredir Ekonomik İşbirliği Teşkilatı dönem başkanlığını yürüten İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad'a başarılı ve etkin çalışmaları için tebriklerini sundu. Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ekonomik işbirliği teşkilatı eşsiz jeostratejik konumu ve doğu-batı arasındaki birleştirici özelliği nedeniyle tüm dünyada dikkat çeken bölgesel ekonomi oluşumuna yükseldi. Örgütümüz 8 milyon kilometre karelik bir alanda 400 milyonluk nüfusu temsil ediyor. Bu bölge geniş tabii kaynakları ve dinamik iş gücüyle büyük kalkınma potansiyelini muhteşem bir ekonomi potansiyelini barındırıyor. Bu avantajlarımızı özellikle ülkelerimiz ve halklarımız için fırsata dönüştürme açısından ekonun önemli bir imkan
olduğuna inanıyorum. 2005 yılında Astana'da düzenlenen bakanlar konseyi toplantısında 2015 vizyon belgesi kabul edilmişti. Bu belge kapsamında işbirliğimizi güçlendirecek ve bunu güçlendirmek üzere ticaret yatırım, ulaştırma, haberleşme, enerji, çevre, tarım ve sanayi gibi alanlarda 2015'e kadar hedefler tespit etmiştik. Bu 11. toplantıda hedeflerin gerçekleştirilmesi yönünde kat edilen mesafeye ilişkin bir durum değerlendirmesi yapacağız. Hedef tarihe kadar buraya kadar alınması gereken ilave önlemler
konusunda en üst düzeyde ifademizi sergileyeceğiz. Umarım yarın kabul edecek İstanbul Bildirisi örgütümüzün geleceğe dönük vizyonuna zengin katkı sağlayacak ve işbirliği temelinde hedeflerimize ulaşmakta bize yol gösterecektir. Bugüne kadar küresel krizin aşılması konusunda başka gelişmiş ülkeler olmak üzere bütün ülkeler çok ciddi bir gayret ve azimle çalıştılar. 2010 yılının ilk yarısında küresel büyüme hızının beklentilerin üzerinde gerçekleşmesi hepimiz açısından sevindirci bir gelişme. Üstelik küresel
ticaret hacmini yıl ortasından itibaren kriz öncesi seviyesine ulaştığını görüyoruz. Ne var ki küresel krizin tam anlamıyla sona erdiğini, zor günlerin geride kaldığını ifade etmenin şu an için erken olduğunu düşünüyorum. Küresel ekonomik canlanmanın itici gücünü eko gibi örgütlerin üyelerinden oluşan gelişmekte olan ülkeler olduğu dikkat çekiyor. Türkiye küresel ekonomik krizi en az etkiyle atlatan ülkelerden biri oldu. 8 yıl boyunca ekonomide gerçekleştirdiğimiz cesur yapısal reformlar ve kriz süresinde
uyguladığımız tedbirler krizde Türkiye'yi çok farklı bir konuma taşıdı. Son çeyrekte yüksek büyüme oranına ulaşan ekonomi 2010 ilk çeyrekte büyüme oranları ile dünyada ilk sıralarda Avrupa'da birinci sırada yer aldı. Mali disiplini ve para politikaların tavizsiz uygulayarak 2011 yılına çok daha büyük umutlarla giriyoruz. İhracatın arttığı turizm gelirlerini arttığı yatırım ortamının daha da iyileştiği ülkemiz katılım müzakerelerini yürüttüğü Avrupa ülkelerinden daha işi bir performans seriliyor. Bütçe açığı
ve borç yükü konusunda iyi durumda olduğumuzu, bu alanlarda Maastricht Kriterlerini şimdiden yakaladığımızı hatırlatmak isterim" dedi.
"Bölgedeki tüm meseleleri geride bıraktığımızda, barış adalet ve huzuru pekiştirdiğimizde, kültürel ortak paydaları daha fazla işlettiğimizde, bu bölge dünyanın ekonomik cazibe merkezine güç merkezine dönüşecektir" diye devam eden Erdoğan, "Türkiye olarak barış huzur ve adaletin, ekonomik kalkınmada önemli bir faktör ve itici güç olduğuna inanıyor ve bunu için çaba harcıyoruz. 8 yıl önce hükümetimizi dış politikada sıfır sorun ilkesini benimsedi ve bunun gereklerini yerine getirdi. Bütün bu çabalarımızın
çok ciddi ve yararlı sonuçlar verdiğine bölgesel işbirliklerini çok geliştiğine bölge ülkelerini hep birlikte kazandığına şahit oluyoruz. Bizim ülkelerimiz refahı da, huzur ve istikrarı da, demokrasi ve insan haklarını da fazlasıyla hak ediyor. İnsanımıza en güven verebilecek potansiyele ziyadesiyle sahibiz; yeter ki buna inanalım, özgüvenimiz olsun" ifadelerini kaydetti.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile