Yükseköğretim Kurulu Akademide Kadın Çalışmaları Birimi Başkanı Prof. Dr. Sezer Şener Komsuoğlu, Türkiye'deki 207 üniversitede yaklaşık 7,5 milyon öğrencinin bulunduğunu, bunların 3 milyon 921 binini erkek, 3 milyon 491 binini de kızların oluşturduğunu belirterek, "Bu sonuca göre eğitime erişimde kız öğrencilerin herhangi bir sıkıntısı bulunmamaktadır." dedi.
TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu (KEFEK) bünyesinde kurulan Başta Kız Çocukları Olmak Üzere Gençlerin Bilim, Teknoloji, Matematik ve Mühendislik Alanlarına Yönlendirilmesi (STEM) Alt Komisyonu, AK Parti Gaziantep Milletvekili Derya Bakbak başkanlığında toplandı.
Yükseköğretim Kurulu Akademide Kadın Çalışmaları Birimi Başkanı Prof. Dr. Sezer Şener Komsuoğlu, komisyona yaptığı sunumda, Türkiye'de 207 üniversitenin bulunduğunu, bu üniversitelerde ise yaklaşık 7,5 milyon öğrencinin yer aldığını söyledi.
Söz konusu 207 üniversitedeki öğrencilerin cinsiyete göre dağılımının 3 milyon 921 bini erkek, 3 milyon 491 bininin kız öğrenciden oluştuğunu belirten Komsuoğlu, "Görünen rakamlara bakıldığında dağılım yarı yarıya. Bu sonuca göre eğitime erişimde kız öğrencilerin herhangi bir sıkıntısı bulunmamaktadır." değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye'de akademik yükselmenin önlisans, lisans ve yüksek lisans şeklinde sıralandığını, bu açıdan meslek yüksekokullarının göz bebeği konumunda yer aldığını vurgulayan Komsuoğlu, bu okulların ülkenin en çok ihtiyacı olan elemanları yetiştirdiğini ifade etti.
Meslek yüksekokullarındaki kız öğrenci sayısının da erkek öğrenci sayısı ile yarışır halde olduğunun altını çizen Komsuoğlu, verilen rakamlar doğrultusunda Türkiye'nin, Avrupa'nın en iyisi konumunda olduğunu söylemenin yanlış olmayacağını dile getirdi.
Türkiye'nin nüfus yapısına da değinen Komsuoğlu, şu bilgileri verdi:
"82 milyon nüfusa sahip Türkiye, cinsiyet dağılımı açısından dengeli bir ülke. Nüfusun yüzde 68'i çalışma çağı aralığındadır. Bu olağanüstü bir durum ve altın değerinde rakamlardır. Yüzde 23,4'ü 15 yaşından küçük ve iyi eğitilmek üzere bize emanet edilmiş çocuklardır. Bu nüfus hiçbir Avrupa ülkesinde dengeli bir şekilde bulunmamaktadır. Türkiye'nin ortanca yaşı ise 32 olarak verilmektedir. Bu nüfus bilgileri bizi daha çok eğitime, daha iyi sağlığa, daha iyi genç nesil yetiştirmeye heveslendirmektedir. Nüfus bilimciler demografik fırsat penceresi diye bir terim kullanır. Yapılan değerlendirmeler ışığında ekonomik gelişmelere göre Türkiye tam da bu noktada altın dönemdedir. Bizim de bunu iyi değerlendirmemiz gerekiyor. Buna biz fırsat penceresi diyoruz. Fırsatın kullanılması için de 25-30 yıl gibi bir süremiz var. Hem 15 yaş altı nesli hem de 15 ile üstü çalışma grubuna girenleri iyi yetiştirmek hedefindeyiz."
Gençlerin Mühendislik Alanlarına Yönlendirilmesi Alt Komisyonu
Prof. Dr. Sezer Şener Komsuoğlu: Türkiye'deki 207 üniversitede yaklaşık 7,5 milyon öğrenci bulunmaktadır. Bunların 3 milyon 921 bini erkek, 3 milyon 491 bini de kız öğrenciden oluşmaktadır''Eğitime erişimde kız öğrencilerin herhangi bir sıkıntısı bulunmamaktadır'