Başbakan Erdoğan'ın partisinin grup toplantısında yaptığı açıklamalar şöyle:
DELİKLİ KURUŞA MUHTAÇ ETTİLER
Bu kürsüler nice hatiplere konuşmalara tanıklık etti. Ancak bugün sise sizlere gönlümle kalbimle konuşmak istiyorum. Samimi hissiyatımla hitap ediyorum. Bu millet çok ciddi badireler atlattı. İçin yanarak ifade ediyorum bu ülkeyi kötü yöneten siyasetçiler yüzünden ağır faturalar ödedik.
Geri kalmış ülke yaftasını astılar. Yoksulluğu bu ülkenin adeta kaderi haline getirdiler. Yurt dışında bir kuruş borç alamayacak hale getirdiler. Bizi delikli kuruya muhtaç ettikleri günleri hatırlayın. Milleti rengine diline göre tasnif ettiler. Şu anda yok mu ama onlara direnen AK Parti iktidarı var.
EĞER VAZGEÇERSEK
İnsanlarına hizmet götüremeyen çaresiz tabloya mecbur ettiler. Ellerinde tutuşturduğum oyuncağı ilk kez görmenin çocuklarda şaşkınlığını gördüm. Nice evler nice kerpiçten haneler gördüm. Güneşin girmediği sıcak tas çorbanın girmediği nice evler gördüm. Geri kalmışlığın çaresizliğin temelinde ciddi bir zihniyet problemi var. Değişimi demokratikleşmeyi reddeden bir anlayış var. Her türlü baskıyı ortadan kaldırsın dile millet bizi iktidara getirdi. Eğer başımızı öne eğersek eğer vazgeçersek o yavruların minik masum elleri bizim yakamıza yapışacaktır.
SİZ NE YAPITINIZ?
Hapishanede kendi yavrusu ile ana dilini konuşamayan anne bugün bize hayır duası ediyor. Hapishanedeki yavrusuyla ana diliyle konuşamayan vatandaş bugün konuşabiliyor. Dün köyüne ulaşamayan vatandaş hızlı trene biniyor, uçağa biniyor. Schroder 25 yıl sonra Türkiye dünyanın ilk 5 ülkesine girer diyor. Cebindeki parasını gururla taşıyor. Biz içimize bakınmadık dedelerimiz gibi. Biz sağır duvarlara hapsolamayız. Bunlar bu ülkede tek başına iktidar olamasalar bile tadını aldılar. Yolsuzlukla suçlayanlar siz iktidarda ne yaptınız. Bir eser söyleyin. Her yere bu iktidar eserini koymuştur.
BİZE DUA EDİYOR
Dün köyüne ulaşamayan vatandaşımız bugün hızlı trene biniyor. Dün hapishanedeki yavrusuyla konuşamayan anne inanıyorum ki bugün bize dua ediyor. Benim vatandaşım artık yurt dışında pasaportunu onurla gösteriyor. Cebindeki parasını gururla taşıyor. Bizler artık sadece biz gurur duymuyoruz, dünyanın her yerindeki mazlumlara siz sahip çıktınız, benimle birlikte her zaman ve her zeminde hakkı ve hukuku sizler savundunuz sizler haykırdınız.
Geçenlerde bir arkadaşım Yemen'e gitti. Bir grup öğrenci ile karşılaştım diyor. İngilizce konuşmak için yanıma geldiler, Türk olduğumu öğrenince gözleri faltaşı gibi açıldı. Filistin'de yaşananlara karşı sesini yükselten bir ülkenin vatandaşı ile konuşmanın heyecanı içindeydiler diyor.
PARTİ KAPATMADAN NEMALANANLARI GÖRDÜ BU ÜLKE
Bu ülkede yayın yapan TRT 6 açıldı, nankörlük yapmayın. Ana dilini öğrenmek istiyorsan kursunu aç öğren diyen iktidar var. Allah'tan başka kimseden korkmayız. Başka kimseyle muhabbetimiz yok. Bu ülke 7.5 yılda tarihi reformlar gerçekleştirdi. Sessiz devrimlere imza attı. Biz daha yukarılarda olmamız lazım. Sessiz devrimlere imza attı. Biz daha yukarılarda olmamız lazım. Yüzüncü yılda dünyanın ilk on ekonomisi olma hedefimiz var. Muhtar bile olamaz diye manşetler attılar. Çetelerle mücadele edemezsiniz dediler. Parti kapatmadan nemalananları gördü bu ülke.
KİMSEDEN TALİMAT ALMIYORUZ
Bizim siyaset anlayışımız bu değil. Herkes unutsa Danıştay saldırısının ardından atılan manşetleri, kışkırtmaları yorumları, yapılan provokasyonları unutmayacağız ve aziz milletimize unutturmayacağız. Milletin iradesine nasıl ipotek koyulduğunu unutulmasın. Nesi söke söke aldın. Yanınıza aldığınız kişilerle 30 yıldır niye alamadın. Bugün 1 Mayıs'ı resmi tatil ilan eden iktidarı hangi yüzle eleştiriyorsunuz. Siz yanınızda diğer sendika liderini konuşturmayacak kadar demokratsınız. Gerçek yüzleri ortaya çıktı. Bize halkımızdan başka talimat verecek güç yok farkımız bu.
CHP BİRAZ DAHA KURCALARSA ARŞİVİMİ AÇIKLARIM
Biz başımızı yastığımıza koyduğumuzda makamlarımızı koltuklarımızı görmüyoruz. Biz koltukları ile zenginleşen bir anlayış değiliz. Biz o koltuklara itibar kazandırmanın gayreti içinde olan bir zihniyetiz. Biz yastığa başımızı koyduğumuzda gözlerinden umut fışkıran Türkiye'nin çocuklarını görüyoruz. Tabii ki destek vermezler. Yaklaşık 12-13 gündür nelerin konuşulduğunu görüyoruz. Kimse Anayasa'yı konuşmuyor. Birisi matbu baskı döne döne devamlı onu okuyor, öbürü aynı şekilde. Benim oğlum bina okur, döner döner yine okur. Bu ülkede bunlar hangi değişime destek oldular, omuz verdiler. Bugüne kadar arkalarında enkazdan başka ne bıraktılar. Siz olsa olsa vesayeti, statükoyu, darbeleri getirdiniz. Ben karne gösterince kızıyorlar, neden kızıyorsunuz? CHP'nin cibiliyetinde o var. O karnelerde yağ damgaları var, ekmek damgaları, şeker damgaları var ben bunları görerek büyüdüm. İkinci dünya savaşında Almanya'da taş üstünde taş kalmadı, Türkiye'ye ne kazandırdınız? CHP lideri Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı'nı hitlere benzetiyor, bende diyorum ki siz kendinize bakın. Siyasiler elbette hayırla anılacaktır, ama hiçbir siyasetçi eleştirilmez, sorgulanmaz değildir. Gazi Mustafa Kemal vefat ediyor. TL'den hemen Atatürk resmi çıkartılıyor kim tarafından? Devlet dairelerinde Atatürk resimleri indiriliyor kim tarafından? Bak bu konularda CHP bu işi kurcalarsa söyleyeceğim çok şey var. Bu konuda dosyam arşivim kabarıktır. Bir çok gerçekleri benim milletimin bilmesi lazım.
195 MÜLTECİ SOVYETLERE TESLİM EDİLDİ
Dün bir gazete bizi manşetten "yakışıksız" ve "düzeysiz" diye. Aynı gazete Hitler'in doğum günün manşetten vermişti. 1945 Yılı Haziran ayında hükümetin aldığı bir kararla savaş boyunca çeşitli yollardan Türkiye'ye sığınmış 195 mülteci Türk Sovyetlere geri teslim edildi. Benim milletim her partinin geçmişini de bugününü de iyi biliyor.
Ey faşist yumurcakları işte bu ahval ve şerait içerisinde dahi vazifen matbaaları yıkmak, makinaları ısırmak, namuslu vatanperverleri kovalamaktır, muhtaç olduğun kazma balta Halk Partisi'nin ambarlarında mevcuttur' Ben söylemiyorum Aziz Nesin söylüyor. Zincirli Hürriyet Sayı 1. Geçmişi baskı ile dayatma ile meşhur olan bir partinin AK Parti'yi Hitlerle anması trajikomiktir. Bu tarih 1948 . Bu ülkede kimler vardı bunu siz şuanda düşünün. Benim milletim her partinin geçmişini de bugününü de bilmelidir.
CHP VE BDP KENDİ VEKİLLERİNE GÜVENMİYOR
Bu ülke zincirlerinden prangalarından kurtulacak mı yoksa böyle gelmiş böyle gidecek diye yerinde sayacak mı? Milletvekillerini Genel Kurul'dan çıkartanları benim milletim gördü. Kendi milletvekilinin güveni bir defa onlarda yok. Ya bir lider kendi milletvekiline güvenemez ise neye güvenecek? Sen bu siyaseti neden yapıyorsun? Hani demokrattın, bırak gitsinler hayır desinler neden güvenmiyorsun. Aynı şeyi BDP'de yapıyor. Bunun neresi demokrasi? Diğeri de ıskartaları getirin diyor. Yani beyazın dışındaki o pusulaları getirin görelim diyor. Pardon Beyaz ile beraber Red'di getirin diyor. Sonra baktılar sıkıntı var vazgeçer gibi oldular. Milletin hür iradesine saygısızlık değil mi bu? Bu çirkin tavırların yaklaşımların içerisine biz asla giremeyiz. Muhalefet bugün ortaya koyduğu tavırla parti yönetimleri olarak demokratik olmayan bir üsluba sahip olduklarını gösteriyorlar. Türkiye'de bugüne kadar en son 26 siyasi parti kapatıldı.
Her üç parti de vekillere saygı duysa baskı kurmasa da sonuç ortaya çıkmayacaktı. BDP hem kendisini inkar etmiş hem de kendisine reva görülen haksızlıklara alkış tutmuştur. Hem de statükocuların yanında olmuştur. Takdir yüce Meclis'indir. Ama milletim hesap gününde olanları en iyi şekilde değerlendirecektir. 8. maddeye destek olmayanları halkımız yargılayacak Durmak yok yola devam. Allah yolumuzu açık etsin.
Parti kapatmadan nemalananları gördü bu ülke
Ak Parti grup toplantısında gündemdeki konulara ilişkin değerlendirmelerde bulunan Başbakan Erdoğan, anayasa paketinde yer alan 8. maddenin düşmesi sonrası muhalefeti adeta topa tuttu.