Yaz Bitti Türk Filmleri Mevsimi Başladı

Haziran-eylül döneminde gösterime giren yerli yapımların sayısı bir elin parmağı kadarken sonbaharla başlayan Türk filmleri mevsimi beyaz perdeye de yeşil ışık yakıyor.

Eylül'de "Şimdi Zaman", "Şeytan-ı Racim", "Neva", "Meryem", "Menekşe'den Önce", "Karnaval", "Öyle Sevdim ki Seni", "Benimle Oynar Mısın" ve "3 Kadın 3 Kader", Ekim'de "Benim Dünyam", "Vay Başıma Gelenler", "Uzay Kuvvetleri 2911", "Oflu Hoca Büyük Takip", "Toprağa Uzanan Eller", Kasım'da "Su ve Ateş", "Behzat Ç. Ankara Yanıyor", "Ayas", "Hükümet Kadın 2", "Tamam Mıyız?", "Evliya Çelebi ve Ölümsüzlük Suyu", "Kedi Özledi" gibi farklı türlerdeki filmler seyircinin beğenisine sunulacak.

-Sinema mevsimi oyuncuların dizi takvimine göre belirleniyor

Film Yapımcıları Meslek Birliği Başkanı Galip Gültekin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, haziran, temmuz ve ağustos aylarındaki sessizliğin yerli sinema sektörü için yazın vizyon değil, mutfak dönemi olmasından kaynaklandığını belirterek, "Yaz dönemi aslında sinemanın gösterim değil üretim dönemi oluyor. Bir filmin vizyona girme tarihi okulların açılmasından sonra ekim ayında başlar ve gişenin yüksek olduğu kasım-nisan aylarına kadar devam eder. Bunun dışında büyük gişeler yapamaz film" diye konuştu.

Televizyon dizilerinin büyük önem kazandığı ve oyuncuların da beyaz perdeden çok ekranı tercih ettiği Türkiye'de, yayın sezonunun genellikle eylül ayından hazirana kadar sürdüğüne işaret eden Gültekin, dizi çekimleri yazın sona eren oyuncuların da yeni bir sinema filmi için kamera karşısına geçebildiğini ve böylece yazın çekilen filmlerin güzün veya kışın gösterildiği belirtti.

Gültekin, seyircinin yazları kapalı mekanları dolayısıyla sinemayı fazla tercih etmemesi ile film festivallerinin güz aylarında yapılmasının da Türkiye'de sinema mevsimi üzerinde etkili olduğunu bildirdi.

-"Yaz dönemi Türk filmi için çok riskli"

Gençen yılın verilerine göre Türkiye'de yaklaşık 44 milyon izleyici bulunduğunu söyleyen Gültekin, bu sayının en fazla 4 milyon kadarının yaz dönemine ait olabileceğini savunarak, şunları dile getirdi:

"Yaz döneminde 4 milyonu hedeflemek bir Türk filmi için çok risklidir. Amerikan filmleri için fark etmez, yaz da girer kış da, çünkü o dolaşımdaki filmdir. Ama Türk filmlerinin böyle bir şansı yok. Bizde çekilen 100 filmin belki 80'i sanat filmi olarak çekiliyor. Festivaller de Altın Koza eylül sonunda, Altın Portakal ekim ayında yapılyor ve festivale gönderebilmek için filmin önceden vizyona girmemiş olması gerekiyor. Dolayısıyla vizyonu yakalayabilmesi için yazın çekilip bazen bir yıl festival festival dolaşıyor sonra vizyona giriyor."