120 Stk Başbakan'ın Söylemlerini Bekliyor

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yarın Diyarbakır'a yapacağı Referandum Mitingi nedeniyle bir araya gelen 120 Sivil Toplum Örgütü (STK) temsilcisi Başbakan'a seslenerek, "Sayın Başbakan'ın kaygılarımızı giderecek bir çaba ve irade içerisinde olmasını bekliyoruz" dediler

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yarın Diyarbakır'a yapacağı Referandum Mitingi nedeniyle bir araya gelen 120 Sivil Toplum Örgütü (STK) temsilcisi Başbakan'a seslenerek, "Sayın Başbakan'ın kaygılarımızı giderecek bir çaba ve irade içerisinde olmasını bekliyoruz" dediler.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yarın kentte yapacağı miting için 120 STK bir araya gelerek basın toplantısı düzenledi. Sümer Park'ta toplanan hem 'evet'çi hem de boykotçu grup olarak adlandırılan STK'lara, Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eş Başkanları Ahmet Türk ile Aysel Tuğluk da katıldı. 120 STK adına açıklama yapan Diyarbakır Baro Başkanı Avukat M. Emin Aktar, referandumun Türkiye için şüphesiz çok önemli olduğunu ancak çözüm bekleyen temel meselenin kürt meselesi olduğunu belirterek, "STK, DTK ve
Sivil girişimler olarak bizler referandum ve Türkiye'nin temel meselelerinin çözüm yöntemlerinde zaman zaman farklı yaklaşımlarımız olsa bile, kürt meselesinin demokratik çözümü ve kalıcı barışın sağlanması söz konusu olduğunda yaklaşımlarımız ortaktır. Bu yaklaşımımız da kürt meselesinin diyalog çerçevesinde barışçıl ve demokratik çözüme kavuşturulmasıdır" dedi.
Aktar ayrıca eylemsizlik süresinin referandumun hemen ardından sona ereceğini de hatırlatarak, "Kürt meselesinin barışçıl çözümüne zemin hazırladığına inandığımız eylemsizlik sürecinin ilan edilen takviminin, referandumdan hemen sonra olumlu bir yaklaşım göstermemesi halinde 20 Eylül'de sona erebileceği yönünde ciddi bir kaygı taşımaktayız. Bu nedenle Sayın Başbakan'ın bu kaygılarımızı giderecek bir çaba, söylem ve irade içerisinde olmasını bekliyoruz. Geçmişte yaşadığımız ve ciddi can kayıplarına yol
açan acı deneyimlerden ders alarak bu eylemsizlik sürecinin de heba edilmemesini talep ediyoruz. Bu sürecin devamı operasyonların yapılmaması ve diyalogların başlamasına bağlıdır. STK'lar olarak eylemsizlik sürecinin kalıcı bir ateşkese dönüşmesi için başta Cumhurbaşkanı olmak üzere hükümet ve devletin kurumları, siyasi partiler, kürt tarafından da çözüme etkisi ve rolü olabilecek kişi ve dinamikler ile görüşmeler yapmaya başlayacağımızı, her türlü yapıcı önermenin tartışılması, gündemleşmesi ve bir sonuca
ulaştırılması için üzerimize düşeni de her zaman yapacağımızı bir kez daha kamuoyuna duyuruyoruz" şeklinde konuştu.
Basın açıklamasına katılan DTK Eş Başkanı Ahmet Türk'e, dün Kılıçdaroğlu'nun boykot demek 'evet' demektir söylemlerinin sorulması üzerine, "Tabi ki bu yorumun doğru olmadığı çok açıktır. Yorum böyle algılansaydı bugün farklı bir tartışmanın içinde olurduk. Ama biz BDP adı altında iki kesim tarafından hedef haline getirilmişiz. Tabi ki özgür irade ile insanların nasıl oy kollanacakları konusunda vicdanen rahat olması gerekir. Partimizin almış olduğu bir boykot kararı var, bu karar da bir haktır. Yine uzun
zamandır bu partinin içindeyim ve Genel başkanlığını yaptım, partimin almış olduğu kararlar beni de bağlar, ama bu bir seçimdir, irademin üzerinde hiç bir ipoteğin olmaması konusunda da bakıyorum ve düşünüyorum" şeklinde cevap verdi.
Bir gazetecinin Süleymaniye'de Barzani ve Talabani ile yapacağı ateşkes görüşmesine ilişkin soru üzerine ise Ahmet Türk şöyle cevap verdi:
"20 Eylül'de biraz da ateşkes ile ilgili daha barışçıl bir sürecin işlemesi için demokratik sivil insiyatiflerin bu konuda söz ve karar sahibinin yapacağı bir çalışmaya ihtiyacı var. Biz bugün sadece çözümü Talabani'de ve Barzani'de aramıyoruz, biz çözümü iç dinamiklerde arıyoruz. Bugün STK'lar ile beraberiz ve barışçıl bir sürecin gelişmesi için çaba gösteriyoruz. Bu sürece katkı sunacak herkes ile görüşeceğimiz ifade ettik. Bu nedenle Sayın Talabani ve Barzani ile bu sürecin barışçıl bir sürece
dönüştürülmesi konusunda elbetteki diyaloglar oluşturacağız ve bu sürece katkı sunmasını isteyeceğiz. Sadece onunla kalmayacağız, devletle barışçıl bir sürecin gelişmesi konusunda sayın Cumhurbaşkanı ile bu konuda görüşmek istiyoruz. Bu işin diyalog ile çözülebileceğine inanıyoruz. Bu konuda çalışmalarımız sürüyor. Sayın Aysel Tuğluk çalışmalar yapıyor ve görüşmeler yapıyor. Öcalan'ın avukatı olduğu için gidip görüşecek."
(RB-RB-AŞ-Y)

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile